Türkiye’de bir ilk: ChatGPT’yle oluşturulan 3 reklama para cezası
Sahte ve yanıltıcı ilanlarının önüne geçmek için emlak ilan portallarına yönelik 1 Kasım'da başlatılan uygulamaya rağmen sorun çözülmedi. Bir ilan yine onlarca emlakçı tarafından sitelere girilirken anahtarcıların kullanılması da dikkat çekti.
İlan portalları üzerinden satılacak gayrimenkuller için Ticaret Bakanlığı tarafından 1 Kasım 2023 başlatılan düzenlemenin üzerinden iki ay geçmesine rağmen piyasada sorunlar çözülmedi. Sektör temsilcilerine göre ilanlar yine onlarca yetkisiz emlakçı tarafından ilan sitelerine yanıltıcı bilgilerle verilmeye devam ediyor.
Oysaki 1 Kasım’daki uygulama sektörde milat olarak değerlendirilmişti. İlan sitelerine verilecek gayrimenkul ilanlarına e-Devlet üzerinden kimlik doğrulama koşulu getiren uygulama ile sadece üzerinde tapu kaydı bulunan kişinin mülkünü satışa çıkarmasına izin verilirken emlakçılara da sahip oldukları yetki belgeleriyle doğrulama yaparak ilan verme zorunluluğu getirildi. Böylece bir emlak için bir ilan verilmesi sağlanmak isteniyordu.
Yanıltıcı ilan ve fiyat spekülasyonun önüne geçmeyi amaçlayan uygulama kapsamında mevzuata aykırı davrananlar hakkında her bir aykırılık için 10 bin liradan 100 bin liraya kadar idari para cezası uygulandı.
Piyasadan gelen bilgiler ise denetimsizlik yüzünden yine eski sistemin devam ettiğini, bir emlak ilanının birçok emlakçı tarafından yanıltıcı bilgilerle yine ilan sitelerine verildiğini gösteriyor. Sistemin özellikle anahtarcılar üzerinden döndüğü de ifade ediliyor. Satış amaçlı tadilatı tamamlanan bir gayrimenkulün anahtarı anahtarcıya verilerek çevresindeki emlakçılara vermesi isteniyor. Böylece anahtarcı anahtarları daha yüksek fiyata da satabiliyor.
Konuyla ilgili konuşan İstanbul Emlak Brokerleri Kulübü İşletme Kooperatifi (İSTEB) Başkanı ve Bosforce Yönetici Ortağı Ulvi Özcan “31.08.2023 tarih ve 32295 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak 1 Kasım 2023’de başlayan Taşınmaz Ticaretindeki Hakkındaki Yönetmeliğin ilanlarla ilgili düzenlemesinin bugüne kadar sorunları ortadan kaldırır bir faydasını görmedik. Yine bir emlak için onlarca emlakçı kayıt giriyor, yine yetkisiz emlakçılar emlak portallarında cirit atıyor, yine denetim yok” diye yakındı.
Ulvi Özcan piyasada gördüğü somut aksaklıkları şöyle açıkladı: “Bağdat Caddesi civarında al-sat yapan yatırımcı ve emlakçılar tadilatını yaptıkları emlakın anahtarını anahtarcılar üzerinden onlarca, belki de yüzlerce emlakçıya vererek WhatsApp üzerinden güncelliyor. Bu emlakçıların çoğu bu portföyleri ilanlara giriyor ve bir kayıt onlarca belki de yüzlerce tüketicinin karşısına çıkıyor. Levent – Etiler civarında da bir portfoyü daha yüksek m2 ve daha düşük fiyatla ilana girip sanki müşteri varmış gibi kayıt sahibi emlakçıyı arıyor ve emlakçının o müşteriden alacağı hizmet bedeline ortak oluyorlar. Bu durumdan çoğu emlak portalı da memnun olduğu için ses çıkarmıyor, hatta şikayetlere de kulak asmıyor.”
Piyasada bakanlık denetimi olmadığına da dikkat çeken Özcan “Sadece şikayet halinde bakanlık inceleme yapıyor ve ceza kesiyor ki cezada bu işten elde edilen kazanç/ödenen ceza rasyosu hiç caydırıcı değil. Bakanlığın re’sen denetim yapabilmesi fiziken mümkün değil, 39 ilçeye düşen ve her sektöre bakan denetim personeli sayısı yeterli değil. Bir emlak şirketinin personel sayısı/portföy sayısı karşılaştırıldığında bazı firmaların bu yerleri pazarlamasının mümkün dahi olamayacağını görebiliriz” dedi. Franchising firmaları ile ilgili yönetmelikte daha ağır müeyyideler olmasına rağmen bu alanda da denetim olmadığı için hiçbir caydırıcılık olmadığını belirten Özcan “Bu firmaların çoğu sadece ofis sayısını ve emlak danışmanı sayısını arttırma motivasyonunda… Bu konuda standartlar oluşturulmalı, oluşturulan standartlar denetlenmeli … Herşeyden önemlisi emlakçının ‘’kim’’ olduğu belli değil, ‘’nasıl’’ yapıldığı (standartları) yok maalesef” diye konuştu.
Teknoloji kullanarak Türkiye’nin dört bir yanında emlak pazarlama faaliyeti yaptıklarını anlatan Kuzeybatı Gayrimenkul CEO’su Murat Ergin de “Yüksek teknolojimiz, deneyimimiz ve işe yatırımımızla hizmet verdiğimiz kişi ve kurumlara fayda üretmeyi hedefliyoruz. Ancak piyasada aynı işi yaptığını iddia eden sözde meslektaşlarımız yetkisiz, kuralsız cirit atıyor ve mesleğimizin algısını ve saygınlığını yerle bir ediyorlar. Somut bir örnek vermek istiyorum. Caddebostan’da evime çok yakın bir yerde aynı daireye 23 emlakçının farklı şekilde ilan girdiğini gördüm. Kimi 150 m2, kimi 145 m2, kimi 205 m2, kimi 3+1, kimi 4+1 girmiş, ama eminim hepsi aynı yer. Çünkü fiyat aynı, görseller aynı. Alıcı adayı kimi arayacağını bilmiyor. Hatta bir alıcı adayı için birçok emlakçı hak iddia ediyor. Bu durumda işini düzgün yapan, işine yatırım yapan emlakçıların emeklerine, mesleğin saygınlık algısına gölge düşmüyor mu ? Ticaret Bakanlığını göreve, tüketici derneklerini sürece davet ediyorum” dedi.
Erenköy’de faaliyet gösteren Erol Emlak yöneticisi Burak Karaman da yönetmeliğin ilanlarla ilgili düzenlemesinin bir çözüm getirmediğini söyledi. “Tabir caizse ‘Dağ Fare Doğurdu” diyen Kahraman konuyla ilgili şöyle konuştu: “Bizim bölgemizden somut bir örnek vermek istiyorum. Bölgedeki birçok dairenin anahtarı her ofisin ve danışmanın ulaşabileceği yerlere bırakılıyor ve bu konuda bilgilendiriliyor. Bu anahtarları alan bazı emlakçılar sadece portföylerindeki müşterilere bilgi verirken çoğu emlakçı sanki tek yetkililermiş gibi kendi web sayfalarına ve ilan portallarına giriyor. Dolayısı ile hem ilan portallarında bir ilanı onlarca (hatta bazen yüzlerce) emlak firması girince alacağımız hizmet bedeli düşüyor, müşteri gözünde güven kaybediyoruz ve en önemlisi belli bir süre işimize yatırım yaparak müşterimize fayda üretemiyoruz. Gerçek yetkili emlak ofislerinin ilanları ise portallarda alt sıralara düşerek görünmüyor.”
Çözümün her portföyü yetki belgesi olan tek yetkili bir emlak firmasının pazarlaması ve bakanlığın tüketici derneklerinin süreci takip etmesi verilecek cezalar ve uygulanacak müeyyidelerle tüketicinin ve legal emlakçının korunması olduğunu anlatan Kahraman “Ama cezalar da caydırıcı olmalı. Muhatabının 10 milyon kazanç elde ettiği işte 300 bin lira ceza verirseniz hiçbir fayda sağlanamaz” dedi.
Feneryolu’nda emlakçılık yapan Mega Emlak yöneticisi Muhsin Marangoz ise bölgede hem emlakçıların hem de al-satçıların çok fazla olduğunu söyledi. Elinde yetki olmayan emlakçı al-satçı tabir ettikleri yatırımcıların yatırımlarını pazarlamaya çabaladığını söyleyen Marangoz “Böyle olunca piyasada 60 satılık ilan varsa 100 emlak firması farklı farklı ilan girince 600 ilan var gibi oluyor. Dolayısı ile öne çıkmak isteyen emlak portallarından doping alıyor ve bu durum ilan portallarının da işine geliyor, çünkü buradan ciddi paralar kazanıyorlar. Burada işini düzgün yapan emlakçıların, tüketicilerin, meslek örgütlerinin ve tüketici örgütlerinin ‘kral çıplak’ demesi gerekiyor” dedi.
Etiler de faaliyet gösteren Gusto Emlak yöneticisi Begüm Bilgiç de durumun yarattığı haksız kazanca dikkat çekti. “Legal çalışan bizler de bu kümesin kazlarıyız galiba. Bir takım sözde emlakçı manipülasyonlarla ilanlarla oynayıp haksız kazanç elde ederken dürüst çalışan emlakçılar müşterisinin talebiyle küçük bir artış yaptığı için 100 bin lira ceza ödediğini görüyor, duyuyoruz” diyen Bilgiç şu örnekleri verdi: “Bölgemizde çokça gördüğümüz bir sorun. Bizim 150 m2 30 milyon liraya çıktığımız bir ilanı başka bir emlak firması 175 m2 ve 25 milyon lira olarak ilan çıkınca müşteri o emlakçıyı arıyor ve bizi haftada beş kişi ararken söz konusu emlakçıyı 15 kişi arıyor, o emlakçı da bizi arıyor. Piyasada bu tür çalışan benim bildiğim beş-altı emlakçı var. Bu emlakçıların ayda 50-60 bin lira doping parası ödediğini de duyuyoruz ki bu durum emlak portallarının da işine geliyor sanki… Hem legal çalışan emlakçılar, hem titiz tüketiciler olarak portallara yaptığımız şikayetler bugüne kadar çözüm vermedi. Tek çözüm her portföyü tek bir emlak firmasının pazarlaması. Yoksa bunca düzenleme boşa gidiyor.”