Mahfi Eğilmez’den 2026 tahminleri: Düşük gelirliler için çok sıkıntılı bir yıl olacak

Mahfi Eğilmez 2026’da Türkiye’de ekonomiye yönelik öngörülerini 2025 küresel ekonomideki tabloyla değerlendirdi. Eğilmez 2026’nın da dar gelirliler için zor geçeceğini öngördü.

Ekonomi 31 Aralık 2025

Ünlü iktisatçı Mahfi Eğilmez, 2025 yılının son yazısında 2026 yılına yönelik tahminlerde bulundu. Küresel ekonomideki karşılaştırmalarla Türkiye ekonomisinin 2026’da nasıl olacağına yönelik değerlendirmelerde bulunan Eğilmez, ekonomik sorunların yine düşük gelirlilerin sırtından çözülme çabasına devam edileceğini gösterdiğini belirtti.

Eğilmez “2026 yılı yine yüksek gelir grupları için sorunsuz, düşük gelir grupları için çok sıkıntılı geçecek bir yıl olacak” dedi.

İşte, Mahfi Eğilmez’in kişisel blogunda yayınladığı “2026 Tahminleri” yazısı:

“2025 yılında dünya GSYH’sinin 117,2 trilyon olacağı tahmin ediliyor. 2026 yılı için tahmin edilen tutar; 124 trilyon dolar. Dünya ticaret hacminin 2026 yılında yüzde 2,8 büyümesi bekleniyor. Bu oran 2025 yılı için yapılan yüzde 2,4’lük tahmine göre daha iyimser bir beklentiye işaret ediyor. Buna karşılık ABD’nin özellikle gümrük vergisi tarifelerini kullanarak bu beklentileri bozması olasılığı da söz konusu olabilir.

Aşağıdaki tablo dört temel makroekonomik göstergesini ele alarak ABD, Euro Bölgesi, Çin, Arjantin ve Türkiye açısından 2026 yılına ilişkin tahminlerini gösteriyor (kaynaklar: IMF, WEO Database December 2025, OVP 2026 – 2028 ve OECD Global Report December 2025):

Tablodaki ipuçları

Bu tablodan da bazı önemli ipuçları çıkıyor:

(1) Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD 2026’da potansiyel büyümesinin (yüzde 2,5 kabul ediliyor) altında büyüyecek ama resesyona girmeyecek gibi görünüyor. IMF, ABD büyümesi konusunda OECD’ye göre daha iyimser duruyor. Buna karşılık bölgesi, eğer bu tahminler gerçekleşirse resesyonun eşiğinde bulunuyor. Gelişmelere göre iki tarafa da devrilebilecek bir ağaç gibi. Eğer bu tahminler gerçekleşirse dünyanın en büyük ikinci ekonomisi konumundaki Çin, alışılagelmiş büyüme oranlarının yarısına razı olacak gibi görünüyor. Arjantin’in, enflasyonu düşürmek için uyguladığı parasal ve mali önlemler ve özellikle kamu harcamalarını kısıtlayıcı düzenlemelere karşın ekonomisinin yüzde 4 dolayında büyümesi bekleniyor ki bu önemli bir başarı olacak. Türkiye için tahminler potansiyel büyüme oranının (yüzde 4,9 olarak tahmin ediliyor) altında kalacağını ortaya koyuyor.

(2) İşsizlik oranlarının ABD açısından doğal işsizlik oranının (ABD için bu oran yüzde 4,5) altında kalmaya devam edeceği tahmin ediliyor. Euro Bölgesi için işsizlik oranları nispeten yüksek düzeyde olacak. Çin açısından yüzde 5,1 olarak tahmin edilen işsizlik oranları, nüfusu dikkate alınca normal görünüyor. Arjantin’in, kamu harcamalarını kısma yolunda aldığı sert önlemlere, bu yaklaşımın yol açtığı işten çıkarmalara karşın işsizlik oranını düşüreceği tahmin ediliyor. Bu gerçekleşirse bu da önemli bir başarı olarak kabul edilmeli. Türkiye’nin, yüksek sayılacak işsizlik oranı düzeyinde devam edeceği tahmin ediliyor. Türkiye’de geniş işsizlik oranının yüzde 30’a yakın olması aslında buraya alınan oranın gerçeği tam olarak yansıtmadığının da bir göstergesi olarak kabul edilmeli.

(3) Ekonomilerin çeşitli sıkıntılar içinde olması enflasyonun düşük kalmasına yol açıyor. IMF tahminlerine bakıldığında, ABD’nin enflasyonda yüzde 1,8 oranıyla Fed’in yüzde 2’lik zımni hedefinin de altına geleceği bekleniyor. Buna karşılık OECD, ABD’nin işsizlik oranının yüzde 3 dolayında oluşacağını tahmin ediyor. İkisin arasında bir tahmin (yüzde 2,5 gibi) daha gerçekçi tahmin olabilir. Euro Bölgesinde enflasyon yüzde 2’nin altında, Çin neredeyse deflasyona girecek gibi görünüyor. Burada dikkati çeken iki ülke var: Arjantin, eğer IMF tahminleri gerçekleşirse enflasyonu 2026 sonunda yüzde 10’a düşürecek. 2024 Nisan ayında enflasyonun yüzde 292,2 olduğu dikkate alınırsa bu büyük bir başarı olacak. Buna karşılık aşağı yukarı aynı tarihlerde enflasyonla mücadeleye girişen Türkiye’de enflasyon 2026 sonunda hala yüzde 20’nin üzerinde kalacak gibi görünüyor.

(4) Tabloya aldığımız üç ülke cari açık veriyor, Çin ve Euro Bölgesi de fazla veriyor. Tahminlere göre ABD’nin cari açığı yüzde 3’ün üzerinde kalmaya devam edecek. Arjantin yüzde 1 dolayında cari açık verirken Türkiye’nin cari açığının IMF’ye göre 2024 yılındaki düzeyde devam etmesi, OECD’ye göre ise yüzde 3’ün üzerine çıkması bekleniyor. 2026 yılında Euro Bölgesi ve Çin cari fazla vermeye devam edecek.

“Gelişmekte olan ülkeler için daha az sorunlu olacak”

Gelişmiş ülkeler, ekonomide geçmiş dönemlere göre bir yavaşlama olması beklenen 2026 yılına pek çok sıkıntıya karşılık başta yapay zekâ olmak üzere birçok alanda da yeni gelişmelere, buluşlara bağlı gelişen umutlarla giriyor.

Gelişmekte olan ülkeler 2025 yılında olduğu gibi 2026 yılında da gelişmiş ülkelere göre daha az sorunlu olacak gibi görünüyor.

Türkiye 2025 yılını düşük gelirlilerin sorunlarını artırma pahasına ekonomide bazı düzeltmeler yaparak geçirdi. 2026 yılı için açıklanan ve açlık sınırının altında kalan , başta enflasyon olmak üzere ekonomik sorunların yine düşük gelirlilerin sırtından çözülme çabasına devam edileceğini gösteriyor. Bu durumda 2026 yılı yine yüksek gelir grupları için sorunsuz, düşük gelir grupları için çok sıkıntılı geçecek bir yıl olacak.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.