Mahfi Eğilmez: İrrasyonelden rasyonele geçiş hem zaman hem yoğun emek gerektirir
Türkiye'de faaliyette bulunan çok uluslu şirketlerden asgari kurumlar vergisi alınması yönünde düzenlemenin kaçınılmaz olduğunu söyleyen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, düzenlemenin son aşamada olduğunu açıkladı.
10Haber.net’in daha önce geleceğini söylediği kurumlar vergisine yönelik olarak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek bugün açıklama yaptı. Bakan Şimşek, Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası sermayeli şirketlere asgari kurumlar vergisinin geleceğini belirterek, hazırlıkları yürütülen asgari kurumlar vergisi uygulamasına ilişkin değerlendirmede bulundu. Şimşek, asgari kurumlar vergisinin tüm ülkelerin gündeminde olduğunu, asgari kurumlar vergisini yasalaştırmayan ülkelerin vergileme hakkını başka ülkeye bırakmış olacağını söyledi.
Şimşek, 2021 yılında OECD’nin organizasyonu kapsamında dünyada yaklaşık 140 ülkenin küresel asgari kurumlar vergisi konusunda mutabık kaldığına dikkati çekerek, “Alınan mutabakat kararıyla yıllık konsolide hasılatı 750 milyon euro eşiğini aşan çok uluslu şirketlerin düşük vergileme yapılan ülkelerdeki şube, iştirak ve iş yerlerinin asgari yüzde 15 kurumlar vergisine tabi tutulması öngörüldü. Bu kapsamda başta Avrupa Birliği (AB) ülkeleri olmak üzere 30’dan fazla ülke 2024 yılı kazançlarına uygulanmak üzere asgari kurumlar vergisi uygulamasını yasalaştırdı” diye konuştu.
Diğer ülkelerde de yasalaştırma çalışmalarının devam ettiğini dile getiren Şimşek, uygulamanın detaylarına ilişkin şu bilgiyi verdi:
“Çok uluslu şirketlerin faaliyette bulunduğu ülkede ödediği kurumlar vergisi yükü yüzde 15’ten aşağıda ise asgari kurumlar vergisi uygulamasını yasalaştıran ülkeler, ilgili ülkenin alamadığı vergi farkını alabilecek. Fark vergi alma hakkı öncelikle şirketin faaliyette bulunduğu ülkede. Bu ülkede asgari kurumlar vergisi uygulaması yoksa şirketin ana merkezinin olduğu ülke bu vergiyi alabiliyor. Burada da asgari kurumlar vergisi uygulaması yoksa aynı gruba dahil şirketlerin bulunduğu üçüncü ülke tarafından bu vergi alınabilecek. Kurulan model, çok uluslu şirketlerin kazançlarının her hal ve takdirde yüzde 15 vergi yükü taşımasını amaçlıyor.”
Şimşek, asgari kurumlar vergisi uygulamasına geçmeyen ülkelerin vergileme haklarını bir başka ülkeye devretmiş olması nedeniyle diğer ülkelerin bu konuda yasama çalışmalarına hız verdiğini belirterek, “Ülkemizde de çok uluslu şirketler faaliyette bulunuyor. Türkiye’de faaliyette bulunan çok uluslu şirketlerden asgari kurumlar vergisi alınması yönünde düzenleme yapılması kaçınılmaz. Aksi halde ülkemizin almadığı vergi bir başka ülke tarafından alınacak” dedi.
Vergileme hakkından vazgeçmemek için Türkiye’de de asgari kurumlar vergisi uygulanması gerektiğini vurgulayan Şimşek, çok uluslu şirketlere yönelik bu uygulamanın getirilmesi yönünde çalışmalar yapıldığını ve hazırlıkların son aşamaya geldiğini bildirdi.
Türkiye’de faaliyette bulunan uluslararası sermayeli şirket sayısının yaklaşık 80 bin civarında olduğunu ve bunlardan ana işletmesi yurt dışında olan 2 bin 134 işletmenin bulunduğunu aktaran Şimşek şunları söyledi: “Ülkemize yatırım yapan çok uluslu şirketlerin sadece yüzde 2,5 gibi bir kısmı 750 milyon euro eşiğini aşmakta olup, bunların kazanmış oldukları vergi teşviklerinin nasıl korunabileceği, farklı alanlarda nasıl değerlendirilebileceği konusunda alternatif modeller üzerinde de çalışılıyor. Bakanlık olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile sıkı bir çalışma yürüterek ülkemize yatırım yapılmasını teşvik etmeye devam edecek alternatifler geliştiriyoruz.”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, Türkiye’nin kredi risk primini değerlendirdi. Şimşek, Türkiye’nin CDS’inin 4 yılın en düşük seviyesinde olduğunu belirterek şu görüşleri ileri sürdü:
Risk primimizi gösteren CDS son 4 yılın en düşük seviyesinde.
Son bir yılda risk primindeki iyileşme gelişmekte olan ülkelerde ortalama 50 baz puan iken ülkemizde 400 baz puanın üzerinde gerçekleşti.
Uyguladığımız doğru politikalarla düşen risk primi hem kamunun hem özel… pic.twitter.com/m4gFmw2SOV
— Mehmet Simsek (@memetsimsek) May 28, 2024
Türkiye’nin kredi ödeyebilme durumunu gösteren ve risk primi olarak adlandırılan beş yıllık kredi temerrüt takası (CDS), sabah saatlerinde 4 yılın en düşük seviyesi olan 266 baz puanda bulunuyordu.