Dünyanın en iyi orkestralarından Budapeşte Festival Orkestrası’ndan ‘Kızılcık’ selamı

Dünyanın En İyi 10 Orkestrası'ndan biri olan Budapeşte Festival Orkestrası, 52. İstanbul Müzik Festivali kapsamında dün AKM'deydi. Orkestra Brahms'a adanan repertuvarla seyirci karşısına çıktı. Ama bir sürprizleri vardı: 'Kızılcıklar Oldu mu' türküsü

İstanbul dün akşam dünyanın en önemli klasik müzik topluluklarından birini ağırladı. Konser için Atatürk Kültür Merkezi’ne gelenler, birbirlerine önceki gece yine aynı mekânda dinledikleri ‘Requiem’in etkisinden çıkamadıkları söylüyordu. İlber Ortaylı önceki gece olduğu gibi dün de salondaydı. Bir önceki gecenin performansını unutamayan izleyicileri yine harika bir gösteri bekliyordu. Budapeşte Festival Orkestrası, festivalin en özel icralarından biri için sahnedeydi. Şef Ivan Fischer yönetimindeki orkestra, İtalyan piyanist Francesco Piemontesi’ye eşlik etti.

Budapeşte Festival Orkestrası’ndan Brahms’a adanan konser

Tamamı dolu olan Atatürk Kültür Merkezi ana sahnesinin koltuklarına oturan dinleyiciler Johannes Brahms’a adanmış bir konsere tanıklık etti. Elbette Brahms’ın seçiminin de bir anlamı vardı. Tıpkı festivalde izlediğimiz çok sayıda Macar müzisyenin de programda yer alması gibi. Konserin ilk yarısında Brahms’ın ‘2 nolu Macar Dansı’, ikinci yarısındaysa ‘7 nolu Macar Dansı’ seslendirildi. Diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yılı şerefine ilân edilen Türk-Macar Kültür Yılı şerefine festival programında yer alan konserde çalınan diğer eserler de yine Brahms’ın ‘2 nolu Senfonisi’ ve ‘2 nolu Piyano Konçertosu’ydu.

Aradan önce sahneye gelen genç piyanist Franceso Piemontesi, Brahms’ın ‘2 nolu Piyano Konçertosu’nu seslendirirdikten sonra dakikalarca ayakta alkışlandı. Doğrusu, İtalyan piyanistin icrası da bu alkışları fazlasıyla hak ediyordu. Sanatçı üç kez sahneye geri gelip kendisine yoğun ilgi gösteren müzikseverleri selamladı.

Budapeşte’den Keşan’a bir selam

Aradan sonra şef Ivan Fischer yönetimindeki Budapeşte Festival Orkestrası yeniden sahnedeydi. 1983’te Fischer ve Zoltan Kocsis tarafından kurulan orkestra, her sesiyle neden dünyanın en iyilerinden biri olduğunu göstermeye devam etti. Klasik müzik dünyasının referans dergilerinden Gramophone tarafından Dünyanın En İyi 10 Orkestrası’ndan biri olarak gösterilen topluluk kapanışta Brahms’ın ‘2 nolu Senfonisi’ni seslendirdi. En azından seyirciler öyle olduğunu düşünüyordu. Ancak Budapeşte’den İstanbul’a gelen topluluk iyi hazırlanmış bir sürprizi sunmadan gitmeyecekti.

Brahms’ın ‘2 Nolu Senfonisi’ bittikten sonra müzikseverler şefin doğal olarak sahneden ayrılacağını düşünürken orkestra üyeleri ayağa kalktı ve bir türküyü söylemeye başladı. Edirne-Keşan’dan şöhreti Budapeşte’ye yayılan ‘Kızılcıklar Oldu mu’ AKM’de orkestra tarafından seslendirilirken seyirciler önce duyduklarına inanamadı. Birkaç saniyelik duraksamanın ardından salondan yükselen alkış ve bağırışlar performansa gerçekten bir renk kattı. Bu acapella performansın ardından orkestra sahneden dinmeyen alkışlarla gitti.

Festivalin imza konseri: 'Requiem'Festivalin imza konseri: ‘Requiem’