Genelgede durduğu gibi durmadı: İçki, Valiliğin ‘kafasını karıştırdı’

İstanbul Valiliği’nin deniz kenarında, parklarda, piknik yerlerinde alkollü içki tüketiminin önlenmesini emreden genelgesi, yaşam tarzına müdahale endişesini körükledi. Tepkiler üzerine Valilik, genelgede ‘kafa karışıklığı’ ortaya çıktığını duyurdu: ‘Kendi halinde’ içenle derdimiz yok.

Gündem 31 Ağustos 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı

İstanbul Valiliği’nin 17 Ağustos 2023’te yayımladığı, “Alkol Satışı ve Alkollü İçeceklerin Tüketimi” başlıklı genelgesinde, kolluk güçlerine, “Alkol satışı ve tüketilmesi ruhsatı bulunan işletmeler dışında halka açık deniz ve sahil kenarlarında, plaj, park, piknik ve mesire alanlarında alkollü içki satışı ve tüketilmesinin önlenmesi” talimatı vermesi dün kısa sürede sosyal medyanın ana gündemlerinden biri oldu.

Türkiye’de kamusal alanda alkol tüketimi konusunda genel uygulama; Kabahatler Kanunu’nun Sarhoşluk’ başlıklı 35. Maddesi’ni izlemek yönünde. Bu maddeye göre sarhoş alarak huzuru bozan şahıslara 617 TL para cezası veriliyor ve şahsın sarhoşluğu geçene kadar kontrol altında tutulabiliyor.

Dolayısıyla kamuya açık yerde kolluk kuvvetleri -münferit uygulamalar hariç- içki içenlere değil, içki içip etrafı rahatsız edenlere müdahale ediyor. On yıllardır mülki amirler uygulamada yasalar/yönetmelikler ile sosyal hayat arasında bir denge kurmaya çalışıyor.

Bu alandaki mevzuatın boşlukları, bu denge uygulamalarıyla tamamlanmaya çalışılırken, İstanbul Valiliği’nin söz konusu genelgesi, “Denge, gerici bir şekilde bozulacak mı?” endişesi yarattı.

Genelge neden endişeleri körükledi?

Nedeni ise bugüne dek, hem valilerin kolluk kuvvetlerine yaptıkları bu ‘hatırlatma’nın bu kez sözlü değil yazılı biçimde verilmesi hem de bu yazılı resmi yazıdaki yorum niteliğindeki bazı ifadeler.

Peki İstanbul Valisi Davut Gül imzası taşıyan bu genelgedeki hangi ifadeler yaşam tarzına müdahale endişesini körükledi:

  • Genelgede “kamu düzenini bozan ve halkın huzurunu kaçıran olaylara karışan şahısların ekseriyetle alkollü oldukları” tespitinin yer alması, içki içen yurttaşların potansiyel suçlu ilan edilmesi olarak yorumlandı.
  • Genelgede yer alan “Alkol satışı ve tüketilmesi ruhsatı bulunan işletmelerin dışında park, piknik ve mesire alanı, sahil bandı, plaj vb. alanlarda çevrenin rahatsız edilmemesi, olumsuz görüntülerin oluşmasına mahal vermemek amacıyla alkol satışı ve tüketilmesinin önlenmesi” talimatı, Kabahatler Kanunu’nun tarif ettiği gibi alkollü içki tüketip huzur bozan şahısların değil, tüm içki içenlerin mercek altına alındığı şeklinde yorumlandı. “Önlenmesi” ifadesi, bu endişeyi körükledi ve sosyal medyada büyük tepki topladı.

Vali ‘kadınların huzuru’ dedi, herkesin huzuru kaçtı

Sosyal medyada tepkilerin giderek büyümesi üzerine ilk açıklamayı bizzat Vali Davut Gül yaptı.

Gazeteci Nevşin Mengü’ye konuşan Vali Gül, kararın gerekçesi olarak ‘kadınların da İstanbul’da korkmadan gece geç saatlerde dahi park ve sahillerde rahatsız edilmeden vakit geçirmesi hakkını’ gösterdi. Gül, genelgeyle bu durumda dikkat çekmek istediklerini ileri sürdü.

Ancak ‘kadınların huzuru’ temalı bu açıklama, tepkileri dindirmek bir yana dursun, feministler başta olmak üzere birçok çevreden tepki aldı.

‘İki bira içen vatandaşla derdimiz yok’

Dinmeyen tepkiler üzerine Valilik’ten ikinci bir açıklama geldi ve söz konusu uygulamaların hiçbirinin yeni olmadığı duyuruldu.

T24’ten Gözde Yel’e konuşan İstanbul Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Emin Gökçegözoğlu, genelgenin yanlış yorumlandığını ileri sürdü.

Gökçegözoğlu’nun, “Halka açık alanlarda çevreye zarar verilmediği takdirde de içki tüketimi yasaklandı mı, cezai yaptırım uygulanacak mı” sorusuna verdiği yanıtın tamamı şöyle:

“Biz, yayımladığımız genelgede, kamu kurumlarına, ‘kanunlardan kaynaklanan sorumluluğunuzu yerine getirin’ diye bir hatırlatma yapıyoruz. Yani, ‘toplumun huzurunu bozacak şekilde davranışlara sebep veriliyorsa buna müdahale edin’ deniliyor.

İçki yasağı için kanun gerekli. Bizim yeni bir kararımız yok. Kendi halinde içkisini içen vatandaşa herhangi bir yaptırım uygulanmıyor. Genelgede bir yasaklama söz konusu değil.

Vatandaşı rahatsız edecek, parklarda, çocukların olduğu ortamda alkol tüketmek tabii ki hoş karşılanmıyor ama bu uygulama şikâyet ve sarhoşluktan dolayı çevreye zarar vermeye yönelik yapılacak.

Vatandaş parka gitmiş, iki bira içiyor, bu değil bizim meselemiz. Genelgede kafa karışıklığı ortaya çıktı. Burada kastedilen sarhoşluktan dolayı çevreye rahatsızlık veriyorsa, şikâyet varsa polis buna uygulama yapacak.

Vatandaş gitmiş Maçka Parkı’nda, Caddebostan’da ya da herhangi bir yerde arkadaş grubu ile ufak tefek bir şeyler yiyip içiyor, bunlarla bizim bir meselemiz yok. Ancak çevreye rahatsızlık veriliyorsa uygulama yapılacak.”

Ancak Valilikten gelen bu açıklama da tepkileri dindirmedi. Eleştirilerin odağında söz konusu uygulama eski olsa da, Vali Gül’ün genelgesindeki “önlenmesi” talimatının yeniliği yer alıyor.

CHP’li Özgür Özel: Yaşam tarzı ayrıştırması

Genelge ve sonrasındaki tartışmalara CHP de katıldı.

CHP Grup Başkanı Özgür Özel, sosyal medya hesabından Valiliğin ‘bu sadece bir hatırlatmaydı’ temalı açıklamasını şu notla paylaştı: “Bu bir hatırlatma metni değil, açıkça genelgeyle getirilen bir yaşam tarzı ayrıştırmasıdır. Yurttaşlarımızın hak ve özgürlüklerine çok net ve cesaretle sahip çıkacağız. Yok hükmünde olan bu yasağı tanımıyoruz, anayasayı, laikliği ve tüm yaşam biçimlerine saygıyı savunuyoruz.”

 

Geçen ay zamlanan alkol ve sigaraya şimdi de ÖTV artışı geldiGeçen ay zamlanan alkol ve sigaraya şimdi de ÖTV artışı geldi

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.