Hande Fırat özeleştiri yaptı: Televizyonun ‘konuşan kafa gazeteciler’i değişiyor mu?

Ahmet Hakan'ın AK Partililere "iktidarı savunma işinin gazetecilere bırakmayın" çağrısının ardından yine Hürriyet gazetesinin yazarı olan Hande Fırat da benzer içerikli bir yazı yazdı. Konunun AK Parti çevrelerinde de tartışıldığı öğrenildi.

Gündem 25 Aralık 2025

Hürriyet yazarı Hande Fırat, “Şimdi iğneyi batırma zamanı” başlıklı yazı serisinin ikincisini kaleme aldı. Fırat siyasetçilerin tartışma programlarına çıkmadığını veya çağırılmadığını belirterek “Onların yerine vekalet yayınlarını ne yazık ki gazeteciler yapıyor. Hal böyle olunca da gazeteci siyasi parti sözcüsüne dönüyor. İster muhalefet ister iktidar kanadına yakın medya kuruluşu olsun ne yazık ki hepimiz çizgiyi aştık” dedi.

Fırat Cumhurbaşkanlığı uçağına binen gazetecilerin deneyim ve birikim seviyesine de değinerek “Belli ki gazetecilik geçmişleri, muhabirlik yapıp yapmadıkları, meslek hayatları boyunca uluslararası zirve izleyip izlemedikleri, dış politika bilgileri gözden kaçırıldı” eleştirisinde bulundu. 

Hürriyet yazarı Hande Fırat “Şimdi iğneyi batırma zamanı” başlıklı serinin ilk yazısını dün kaleme aldı. Dünkü yazısında medyaya çürüme eleştirilerinde bulunan Fırat bugün medyadaki liyakatsızlığa değindi. 

Fırat’ın yazısından ilgili bölüm şu şekilde: 

“Cumhurbaşkanı ya da başbakanı izleyen gazeteciler en deneyimli siyaset muhabirleridir. Bu görev, prestijden çok yük demektir. Çünkü yapılan her hata kurumu da yakar.

Türkiye’de AK Parti’nin özellikle ilk yıllarında lideri yurtiçinde ve yurtdışında ilgili muhabirler takip ediyordu. Sonrasında ise dönüşümlü olarak Ankara temsilcileri, genel yayın yönetmenleri ve ilgili köşe yazarları alındı. Ancak son dönemde uçağa binen gazeteciler çeşitlendirildi. Bu yapılırken de belli ki gazetecilik geçmişleri, muhabirlik yapıp yapmadıkları, meslek hayatları boyunca uluslararası zirve izleyip izlemedikleri, dış politika bilgileri gözden kaçırıldı.

İster muhalefet ister iktidar kanadına yakın medya kuruluşu olsun ne yazık ki hepimiz çizgiyi aştık.

ABD’de, Avrupa’da bir gazeteci ekrana çıkıp bir partinin sözcüsü gibi konuşamaz. Yorum yapar ama mesafesini korur. Türkiye’de ise bu sınır neredeyse tamamen silinmiş durumda. Gazeteciler siyasi aktör gibi konuşuyor. Bu, hem gazeteciliğe hem siyasete zarar veriyor.

Televizyon kanallarında partisinin görüşünü anlatması gereken siyasetçiler tartışma programlarına genel olarak ya çıkmıyor ya da çağrılmıyor. Onların yerine vekalet yayınlarını ne yazık ki gazeteciler yapıyor. Hal böyle olunca da gazeteci siyasi parti sözcüsüne dönüyor.

Buradan çağrım tartışma programlarına artık işin gerçek sahipleri yani siyasiler çıksın. Gazeteciler de o partinin, bu partinin gazetecisi diye etiketlenmesin. Onların işi doğruya doğru, yanlışa yanlış diyerek haber yapmaktır.”

Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan da yakınlardaki bir yazısında AK Partili milletvekillerini “iktidarı savunma işini gazetecilere bırakmak”la eleştirmişti. Konunun AK Parti çevrelerinde de tartışıldığı öğrenildi.

 

 

 

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.