Bolu Başsavcılığının yürüttüğü Grand Kartal yangını soruşturmasında tutuklanan aşçı Faysal Yaver yangını başladığında fark ettiklerini ama etrafta yangın söndürme tüpü bulamadıkları için söndüremediklerini söylemiş.
Kartalkaya’daki Grand Kartal otelinde çıkan ve 36’sı çocuk 78 kişinin ölmesine neden olan yangınla ilgili Bolu Cumhuriyet Savcılığının soruşturması sürüyor.
Yangının restorandaki elektrikli ızgaradan çıktığı biliniyor. O sırada otelin aşçıları da mutfakta sabah kahvaltısı servisini hazırlıyordu.
Soruşturma kapsamında tutuklanan isimlerden biri o aşçılardan Faysal Yaver’di. Onun ifadesi ortaya çıktı. Bakın aşçı Yaver yangının başlangıcını nasıl anlatıyor:
“Mutfakta kahvaltı malzemesini hazırladığımız, Yusuf (Karahanlı) ve Mehmet (Gündüz) usta ekmek yaptığı sırada Yusuf usta ‘Yangın var’ diye bağırdı. Biz de bunun üzerine restoran bölümüne baktığımızda yangının çıkmış olduğunu gördük. Hemen yangın tüpü aradık ama bulamadık. Yangını gördükten dışarı çıkana kadarki sürede yangın tüpüne denk gelmedim. Bu nedenle de tüple müdahale etme şansım olmadı. Yusuf usta resepsiyon katına geçti. Diğer arkadaşlar telefonla yetkilileri aramaya çalışıyordu.”
Çalışma arkadaşlarını uyandırmak için diğerleriyle ikinci kata indiğini, uyuyan görevlileri ve insanları bağırarak uyandırmaya çalıştıklarını aktaran Yaver, uyandırabildikleri kadar insanı uyandırıp otelden çıkmak için garaj kısmına gittiklerini anlattı:
“Restorandan garaja kadar duman binayı sarmıştı. Garajın demir kapısı kapalıydı, kendi gücümüzle kapıyı açtık ve dışarı çıktık. Sonra yeniden binaya girmeye çalıştım ancak duman her yeri kaplamıştı. Girmem mümkün değildi. Bu nedenle içeri giremedim. Ben içerideyken yangını gördükten dışarı çıkana kadar geçen sürede hiçbir zaman yangın alarmı, uyarıcı mekanik ses veyahut söndürmeye yarar su fıskiyesi çalışmadı. Biz sadece kendi sesimiz ve imkanlarımızla insanları uyandırmaya çalıştık.”
Aşçı, otelde çalıştığı süre boyunca denetim yapan kimseye rastlamadığını da söyledi:
“Ben zaten bir aydır otelde çalışıyorum. Benim çalışmış olduğum saatlerde otelde herhangi bir denetime rastlamadım. Otelde kimin denetim yaptığını bilmem. Otelin herhangi bir yetkilisini tanımıyorum. Ben sezonluk çalışıyorum.
Yangının önlenmesinden kim sorumludur bilmem. Benim tek görevim geceden sabaha kadar kahvaltı hazırlamaktır. Mutfak ve restoran bölümü ayrıdır. Restoran bölümünde gece çalışan yoktur. Bu bölümle ne benim ne de ekmekçi olan görevlilerin hiçbir alakası yoktur. Ben böyle bir olay meydana gelsin istemezdim.
Benim bu olayda herhangi bir kusurlu eylemim yoktur. Sadece yangını önce görenlerden biriyim. Zaten ilk biz bağırmaya başladık. Elimden geldiğince otelde çalışan görevlilere ve kalan insanlara yardımcı olmaya çalıştım. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.”