Yeni tartışmamız: Korumalar güvenlik kamerası bantlar mı, Belediye Başkanı jammer’la dolaşır mı?

Türkiye, 19 Mart sabahı şafak vakti CHP’nin cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul’un seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu gözaltına alındığından beri gergin bir tartışmayı sürdürüyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 42 gün önce yapılan bu operasyondan beri İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’na yönelik bir yolsuzluk soruşturması yürütüyor. Ortada henüz bir iddianame yok ama savcılığın elindeki bilgi ve belgeler sık sık medyaya yansıyor.

Böyle medyaya yansıyan şeylerden biri de, Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’da bir otelde yaptığı bir toplantıya ilişkindi Savcılığın gizli tanıkları bu toplantıda rüşvet paylaşımı konuşulduğunu öne sürüyor ama o gizli tanıklar bu toplantıda yoktu, “Konuşulduğunu duymuştu.”

Peki konuşulmuş muydu? Savcılık toplantıya katılanları sorguluyor, kimse böyle bir ifade vermiyor. Ama geçen hafta bu toplantıyla ilgili olarak Sabah gazetesi bazı görüntüler yayınladı. Görüntülerde Ekrem İmamoğlu’nun. korumaları toplantının yapıldığı salonu gören kameraları bantlıyorlardı, bir başka görüntüde ise toplantı sonrası İmamoğlu ekibi otelden ayrılırken yanlarında iki büyük bavulla dışarı çıkıyordu. Sabah gazetesine göre bu bavullarda rüşvet paraları vardı.

Ancak İmamoğlu ekibi kısa sürede bavullarda para değil uzaktan telefon dinlemeyi ve başka türlü terör saldırılarını önlemek için kullanılan jammer, yani frekans karıştırıcı cihazlar olduğunu söyledi. Bunun üzerine birden bire tartışmanın yörüngesi değişti, belediye başkanlarının jammer kullanma hakkı olup olmadığı sorgulandı. Dün mesela Emniyet Genel Müdürlüğü bir açıklama yapıp belediye başkanları ve belediyelerin 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu kapsamında frekans kesici (jammer) kullanabilecek kişi, kurum ve kuruluşlar arasında sayılmadığını bildirdi. Emniyete göre bu cihazları yetkisiz biçimde kullanmak suçtu.

Ancak CHP’nin buna da cevabı vardı. İmamoğlu bu jammerları kendi döneminde almamıştı, geçmiş Ak Partili Başkanlar döneminden beri belediyede bu cihazlar vardı. CHP lideri Özgür Özel de işi gücü bıraktı, çeşitli Ak Partili belediyelerin ihaleler düzenleyip jammer aldığına dair belgeler paylaştı. Bu arada bavullarda rüşvet parası taşındığı iddiası birden bire ortadan kayboldu.

İkinci tartışmalı konu korumaların kameraların objektiflerini bantla kapatmasıydı. Hatta tam bu sebeple İmamoğlu’nun yakın koruması Çağlar Türkmen de gözaltına alınmıştı. Polis değil özel güvenlik olan Türkmen, İmamoğlu’nun gittiği oteldeki güvenlik kameralarının bantlanması kararının koruma ekibi tarafından alınan rutin bir uygulama olduğunu, bunu yapmak için kimsenin kendisine talimat vermediğini söyledi.

Son olarak cumartesi sabahı yapılan operasyondan gözaltına alınan 52 şüpheliden biri olan Çağlar Türkmen ifadesinde herhangi bir örgüte üye olmadığı için etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemediğini belirtti.

12 Ekim 2024 tarihli görüntülerde yer alan ve güvenlik kamerasının görüntü almasını engellediği tespit edilen Türkmen’e, kendisiyle aynı soruşturma kapsamında zanlı konumunda bulunanların fotoğrafları gösterilerek tanıyıp tanımadığı soruldu.

Ekrem İmamoğlu’nu İBB Başkanı olmasından dolayı tanıdığını, ticari faaliyetleri hakkında bilgi sahibi olmadığını savunan Türkmen’e, Beşiktaş’taki bir otelden temin edilen ve 8-12 Ekim 2024’de kaydedilen güvenlik kamera kayıtlarıyla ilgili bazı sorular yöneltildi.

Türkmen’e iki kişinin toplantı salonu katındaki güvenlik kamerasına bant çektiği görüntüler gösterilip “Görüntüyü karartan iki erkek şahıs kimdir,” “Görüntülerde bulunan şahıslardan biri siz misiniz,” “Bahse konu bant ne amaçla çekilmiştir,” “Kameraları ne amaçla ve kimin talimatıyla dört gün boyunca kapalı tuttunuz” soruları yöneltildi.

Kamera görüntülerinde yer alan iki kişiyi tanımadığını savunan Türkmen “Görüntülerde bulunan şahıslardan biri ben değilim. Bant çekildikten sonra kamera açısından kimlerin geçtiği hakkında bilgi sahibi değilim. Kamera görüntülerini kapatan ben olmadığım için ne amaçla ve kimin talimatıyla kapatıldığını bilmiyorum. Kamera görüntülerini kapatan şahıslar arasında yer almadığım için bu görüntülere dair herhangi bir bilgim yoktur” ifadelerini kullandı.

“Bu iş rutin olarak, önlem amaçlı yapılır”

Çağlar Türkmen’e “12 Ekim 2024’te beyaz renkli 34 EEC 632 plakalı araçtan, üzerinde siyah ceket bulunan ve elinde çekçekli valiz olan bir kişinin otele giriş yapması”yla ilgili görüntüler de soruldu.

Türkmen aracın İBB bünyesinde kullanıldığını, sahibinin kim olduğu konusunda emin olmadığını belirterek, “Araç belediyeye ait veya kiralanmış olabilir. Aracı kimlerin kullandığını bilmiyorum. Görüntülerde elinde valiz taşıyan kişi benim. Valizin içinde jammer cihazı bulunmaktadır. Genelde bu cihazın bir yere götürülmesini ekip şefleri söyler. Fakat o zaman bana kimin söylediğini bilmiyorum ve neden götürüldüğü hakkında da bir bilgim yoktur. Bu iş rutin olarak, önlem amaçlı yapılır. Bana valiz verildi. ben de götürdüm. Ayrıntısını sorgulamadım. Cihazın bahse konu yere getirildiği hakkında da bilgim yoktur” beyanını verdi.

“Kendim kamera görüntüleri bantladım”

Oteldeki toplantı salonunu gören kameralara bant çekilmesine ilişkin görüntü kayıtları gösterilip “Toplantı katında bulunan kameralara bant çeken şahıs kimdir,” “Kameranın görüş açısı kapatılmak suretiyle bant çekilmesinin sebebi nedir” soruları yöneltilen Türkmen şunları söyledi:

“Toplantı katında bulunan kameralara bant çeken kişi benim. Ekrem İmamoğlu buraya geleceğinden dolayı kamera görüntüleri kapatılmıştır. Çünkü Balıkçı Kahraman isimli restoranda İmamoğlu’nun görüntülerinin basına sızdırılması sebebiyle, daha sonra İmamoğlu’nun gideceği yerlerdeki kamera görüntüleri bantlanır ve kameranın görüntü alması engellenir. Bu karar, Ekrem İmamoğlu’nun koruma ekibi tarafından alınmış bir karardır. Rutin olarak yapılan bir işlem olduğu için bana kimse talimat vermedi. Ben kendim kamera görüntüleri bantladım.”

İmamoğlu otele mal kabul kapısından giriş-çıkış yaptı

Türkmen “12 Ekim’de İmamoğlu’nun konvoyunun otele gelmesi ve mal kabul girişinden kalabalık bir grupla otele giriş yapmasıyla ilgili soruya “Ekrem İmamoğlu’nun hangi kat ya da katlara çıktığını bilmiyorum. Yanında bulunan kalabalık grupta kim ya da kimlerin bulunduğunu bilmiyorum. Ben sadece koruma ekibini tanırım. İmamoğlu’nun neden buraya geldiğini bilmiyorum” cevabını verdi.

“Elinde iki valizle otelden ayrılan şahıs benim”

Türkmen’e söz konusu güne ait güvenlik kamerası görüntüleriyle ilgili “Valizle çıktığı kameralara yansımış şahıs kimdir,” “Otelden ne amaçla valizle çıkmıştır,” “Valizlerin içinde ne bulunmaktadır,” “Burada Ekrem İmamoğlu herhangi bir görüşme ya da toplantı yapmış mıdır” ve “Yaptıysa kim katılmıştır” soruları da yöneltildi.

Şüpheli Türkmen, cevabında “Elinde iki adet valizle otelden ayrılan şahıs benim. Elimdeki valizlerde jammer cihazı bulunmaktadır. Valizlerin 34 EEC 632 plaka sayılı araçla otelden ayrılmasının herhangi bir anlamı yoktur. Belediye hizmetlerinde kullanılan bir araçtır. O gün bu aracın kullanılması tamamen tesadüftür. Toplantı katında kimlerin bulunduğunu bilmiyorum. Ekrem İmamoğlu’nun görüşme yapıp yapmadığını bilmiyorum. İmamoğlu’nun hiçbir toplantısında yer almadım. Yapılan her görüşmede lüzum görüldüğü takdirde rutin olarak kameralar bantlanırdı” dedi.

“Valiz içindeki şey jammer cihazıdır”

“Eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ikametinde bulunan kamera kayıt cihazını siz mi söktünüz, söktüyseniz kimden talimat aldınız, kayıt cihazını nerede muhafaza ettiniz” sorusunu Türkmen “Ekrem İmamoğlu’nun ikametinde bulunan kamera kayıt cihazını ben almadım. Kimin aldığı hakkında bilgim yoktur. Kamera görüntülerinin bantlanması olayı ekipçe alınan bir karar nedeniyle yapılan rutin bir işlemdir. Valiz içerisindeki şey jammer cihazıdır. Bunun haricinde başka bir şey yoktur” şeklinde yanıtladı.

Özgür Özel: İbrahim Kalın geldiğinde kameralar bantlandı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel dün akşam Fatih Altaylı’nın YouTube yayınında bu konudaki soruları da yanıtladı. Özel, “Bu görüntüler, ilgili otelden yayınlandığı Cuma gününden iki gün önce İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından isteniyor. O zamana kadar o görüntüler kimsede yok. Onlar, otelin güvenlik kameralarına bakıyorlar ve gidip o görüntüleri alıyorlar. İki gün sonra bütün televizyonlarda kişisel verilerin gizliliği ihlal ediliyor” dedi.

Görüntülerin dosyaya konulmadan servis edildiğini kaydeden Özel, “İlk servis edildiğinde valizde para olduğunu iddia ettiler, sonradan onun jammer’ların olduğu valizler olduğu ortaya çıktı. Bu sefer ‘jammer’ın ne işi var?’ dediler. Cumhurbaşkanı’nın konvoylarında her gittiği toplantıda jammer kullanılıyor. Hangi ihtiyaçtan jammer kullanıyorsa, bizim Cumhurbaşkanı adayımız da aynı nedenle kullanıyor. Güvenlik meselesi Sayın Cumhurbaşkanı’na da olabilir, herhangi bir siyasetçiye de olsa suikast girişimleri de olabilir. Ortam dinlemesini önlemek ile birlikte esas amacı sinyali keserek suikastı önlemek” şeklinde konuştu.

İmamoğlu’nun koruma ekibini kendilerinin yetiştirmediğini, güvenlik prosedürlerini uyguladıklarını belirten Özel, şöyle devam etti: “Bu tip koruma görevlisi arkadaşlara eğitim verilir. Bir yerde yemek yiyeceğim, karşımda kamera var, bantlanmış. Bu genel bir prosedür. 7 Mart günü Avrasya Toplantı Merkezi’nde Sayın Erdoğan bir iftara katıldı. Hem salonun bütün kapıları hem de daha sonra istirahat ettiği katın kameraları koruma ekibi tarafından bantlandı. Erdoğan bizim partiye geldi, bantlama istediler. Biz öyle yapmadık. ‘Söz konusu cihazın başına birini getirin’ dedik. MİT Başkanı geldi, Sayın İbrahim Kalın otoparktan girişi, asansörü, toplantı odası girişini bantlamak istediler. Bantladık. O görüntüleri servis mi edeyim?”

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın “Böyle bir prosedür yok” açıklamasına tepki gösteren Özel, “Çağırsın kendi koruma müdürüne sorsun” diyerek “Hem fiziki koruma hem de kişinin itibarının korunması için gerekli” dedi.

Bakan Yerlikaya’nın “Sadece uluslararası toplantılarda” sözlerine de yanıt veren Özel, “Sayın Erdoğan’ın Türkiye’deki hangi toplantısı jammer’sız?” diye sordu.

“İstanbul Büyükşehir Belediyesi jammer’larını biz almadık, envanterde vardı. Bizden önce İBB Başkanı’nın konvoyunda jammer minibüsü geziyordu” diyen Özel, şöyle devam etti: “Kahramanmaraş Belediyesi AK Parti, jammer almış. Milli Eğitim Bakanlığı’nın kendisi… MEB ihtiyaç duyuyor da İBB duymuyor. İBB bütçesini düşünün, ihaleleri düşünün. Adam şartname hazırlıyor, o şartname duyulmaması lazım. Şırnak İl Özel İdaresi almış, Van Gürpınar Belediyesi almış. AK Parti’ye ait dünya kadar kuruluş. Bakanlık desen var, il il belediyesi var. Bunlar alabiliyor da İBB niçin alamıyor?”