İstanbul Erkek Lisesi soruşturması tamamlandı: Taciz yok, sistematik şiddet var

İstanbul Erkek Lisesi'nde 24- 26 kasımda ortaya çıkan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran ''taciz'' ve ''tehdit'' iddialarına ilişkin inceleme ve soruşturma süreci tamamlandı.

Gündem 27 Aralık 2025

İstanbul Erkek Lisesi’nde 24, 25 ve 26 Kasım tarihlerinde yaşanan ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran ”taciz” ve ”tehdit” iddialarına ilişkin yürütülen inceleme ve soruşturma süreci tamamlandı. Soruşturma sonucunda kamuoyuna yansıyan “kız öğrencilere yönelik taciz” iddialarının gerçeği yansıtmadığı, olayın planlı ve organize bir şiddet vakası olduğu belirtildi. 11’inci sınıflar için istenen ceza pazartesi günü disiplin kurulu tarafından belirlenecek.

İstanbul Erkek Lisesi’nde 9’uncu sınıftaki erkek öğrencilerden oluşan bir grubun kız öğrenciler hakkında cinsel içerikli ve tacizle tehdit eden bir liste hazırladığı iddia edilmişti. Bunun üzerine 11’inci sınıf öğrencilerinin 25 Kasım’da 9’uncu sınıf öğrencilerini dövdüğü öne sürülmüştü. Kız öğrenciler yaptıkları açıklamada erkek öğrenciler tarafından “ölüm tehdidine, taciz ve tecavüzü normalleştirmeye varan ifadeler”e maruz bırakıldıklarını aktarmıştı. Taciz listesi hazırladığı iddia edilen öğrenciler velileri tarafından okuldan alınmıştı. “Taciz” ve “şiddet” iddialarına ilişkin yürütülen inceleme ve soruşturma süreci tamamlandı. 

“Taciz iddiası doğrulanamadı”

Sabah’tan Ceyda Karaaslan’ın haberine göre soruşturma sonucunda netleşen olayda şunlar ortaya çıktı:

Soruşturmada 9’uncu sınıf öğrencilerinin kız öğrencilere yönelik sözlü ya da fiziksel tacizde bulunduğuna dair herhangi bir şikâyet, somut delil veya yürütülmüş disiplin süreci bulunmadı.

“507 maddelik liste mağdur öğrencilere ait değil”

Soruşturmada kamuoyunda geniş yankı uyandıran ve “507 maddelik liste” olarak anılan içeriğin dövülen öğrencilere ait olmadığı da belirtildi. Listenin başka bir öğrenci tarafından hazırlandığı, ilk aşamada sınırlı bir çevrede dolaşıma girdiği, daha sonra sosyal medya üzerinden kontrolsüz biçimde yayıldığı belirlendi.

Yapılan değerlendirmede doğrulanmamış bu tür içeriklerin olayları yatıştırmak yerine daha da derinleştirdiği, okul iklimini bozduğu ve özellikle kız öğrenciler açısından güvenlik ve huzur algısını olumsuz etkilediği ifade edildi.

“Kız öğrencilere ait görüntü yok”

Dövülen 9’uncu sınıf öğrencilerinin telefon ve tabletlerinde okulda öğrenim gören kız öğrencilere ait herhangi bir uygunsuz fotoğraf ya da görüntüye rastlanmadı. Öğrenciler dijital incelemeye rıza gösterdi.

“Asıl olay erkek öğrenci pansiyonunda yaşandı”

Olay, İstanbul Erkek Lisesi erkek öğrenci pansiyonunda yaşandı. Üst sınıf öğrencilerinin, 9’uncu sınıf öğrencilerini iradeleri dışında belirli alanlarda topladığı, dövdüğü, ağır hakaretlere maruz bıraktığı, korku ve baskı ortamı oluşturduğu tespit edildi.

Olayların anlık bir kavga olmadığı, iki gece boyunca farklı mekânlarda tekrarlandığı, üçüncü gün 10’uncu sınıf öğrencilerinin de dâhil olduğu belirlendi. Bu süreç sonunda dövülen öğrenciler okuldan ayrılmak zorunda kaldı.

Alt sınıf öğrencilerinin dövüldüğü, ağır hakaretlere maruz kaldığı, korku ve baskı ortamı oluşturulduğu, bıçak ve kol saatlerinin muşta gibi kullanıldığı rapora yansıdı.

Şiddetin üst sınıf–alt sınıf ilişkisi içinde, çok sayıda fail ve mağdurun bulunduğu hiyerarşik bir yapı çerçevesinde gerçekleştiği belirtildi.

“Mağdur öğrenciler okuldan ayrılmak zorunda kaldı, damgalanma riskiyle karşılaştı”

Yaşanan şiddet süreci sonunda dövülen öğrencilerin güvenlik gerekçesiyle okuldan ayrıldığı, nakil edildikleri okullarda da damgalanma riskiyle karşılaştıkları ifade edildi.

Süreklilik, organizasyon ve mağduriyetin boyutu nedeniyle olayların “ağır nitelikli disiplin ihlali” kapsamında ele alınması gerektiği sonucuna varıldı.

“Öğrencilerin kız öğrencileri koruma amacıyla hareket ettiği doğrulanamadı”

Bazı çevrelerde dile getirilen, şiddete karışan öğrencilerin “kız öğrencileri koruma amacıyla hareket ettiği” ya da “kahramanlık sergilediği” yönündeki iddialar da soruşturma kapsamında değerlendirildi. Bu iddiaların somut bulgularla desteklenmediği ve gerçeği yansıtmadığı belirtildi. Şiddeti meşrulaştıran ve öğrenciler arasında “kendi adaletini sağlama” anlayışını normalleştiren söylemlerin eğitim ortamı ve hukuk düzeni açısından son derece sakıncalı olduğu vurgulandı.

MEB harekete geçti

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), olaylardan etkilenen tüm öğrenciler için rehberlik ve psikososyal destek hizmetleri verdi. Okul ortamında güven duygusunun yeniden tesis edilmesi ve benzer olayların yaşanmaması için bazı yeni önlemler de hayata geçirilecek. Pansiyonlu okullarda rehberlik hizmetlerinin artırılması, pansiyon işleyiş ve denetimlerinin gözden geçirilmesi ve koruyucu–önleyici uygulamaların yaygınlaştırılması için çalışma başlatıldığı öğrenildi.

 

 

 

 

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.