İstanbul’da Filistinli iş insanının aracına silahlı saldırı: Bir ölü, iki yaralı
İstanbul Planlama Ajansı “Kentsel Dönüşümde Rezerv Alan ve Riskli Alan Kavramlarına Dair Değerlendirme” raporunda dönüşüm için öncelikli yedi ilçeyi sıraladı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) bağlı İstanbul Planlama Ajansı (İPA) “Kentsel Dönüşümde Rezerv Alan ve Riskli Alan Kavramlarına Dair Değerlendirme” raporu yayınladı.
Raporda 6306 sayılı “Kentsel Dönüşüm Yasası”nda geçen kasım ayında yapılan değişikliklerin ardından yeniden gündeme gelen rezerv alan ve riskli alan kavramları ile bu kavramların İstanbul’daki yansımaları incelendi.
2012 tarihli ve 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkındaki Kanun’un “kentsel dönüşümde önemli bir araç” olarak kullanıldığını yazan rapor “İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı tarafından verilen bilgilere göre İstanbul’da 6306 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği tarihten bu yana 70 adet Riskli Alan, 152 adet Rezerv Yapı Alanı ve yaklaşık 84.000 adet Riskli Yapı ilan edilmiştir” tespiti yapıyor.
İstanbul’da toplam 152 rezerv alanı olduğu belirtilen raporda bunların 132’sinin 10 Temmuz 2018 – 4 Haziran 2023 arasında Murat Kurum’un bakanlığı döneminde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ilan edildiğine dikkat çekiliyor.
Raporda yer alan bir diğer çarpıcı veri 2000 yılı öncesi inşa edilmiş ve dönüştürülmesi gereken binalar. İstanbul’da bulunan yaklaşık 1.200.000 binadan 800 bininin 2000 yılı öncesi yapı olduğuna vurgu yapan rapor son 11 yılda bunların yalnızca 84 bininin dönüştürüldüğünü söylüyor, “İstanbul’da kentsel dönüşümün gerektiği oranda ve hızda gerçekleşmemesinin tek başına yasal kısıtlardan değil aynı zamanda uygulamadan doğan sorunlardan kaynaklandığı görülmektedir” diyor.
Verilere göre Büyükçekmece, Güngören, Kartal, Küçükçekmece, Pendik, Tuzla ve Zeytinburnu ilçeleri öncelikli müdahale alanları olarak tespit edildi.
Rezerv alan konusunda en önemli ve en tehlikeli alanların başında Kanal İstanbul güzergahının geldiğine dikkat çekilerek “Kanal İstanbul güzergahındaki rezerv alanlarda merkezi yönetim tarafından yapılan açıklamalara göre 500 bin, İPA’nın analizine göre iki milyon yeni nüfus artışı öngörülmektedir” deniyor.