Kültür savaşlarında yeni cephe: Türkiye’nin İslamcıları yeni yılı Gazze mitingiyle karşıladı

Türkiye’nin mevcut siyasi kutuplaşmasının arkasındaki büyük kültür savaşında İslamcı kanat kendi kimliğini pekiştirmek için bir süreden beri yılbaşı kutlamalarına karşı çıkıyor. Bu yılın ilk günü bu karşı çıkış Gazze ile dayanışma için İstanbul’da düzenlenen büyük bir mitingle iyice belirgin hale geldi.

Günler öncesinden yapılan çağrıyla özellikle İstanbul’dan, ama Türkiye’nin başka bölgelerinden de gelenler 1 Ocak sabahı sabah namazlarını Ayasofya Camisi başta olmak üzere tarihi yarımadanın sembol camilerinde topluca kıldıktan sonra Eminönü Meydanı ve Galata Köprüsüne yayılan büyük bir miting düzenledi. Gazze konulu mitingde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan konuşma yaptı.

Oldukça kalabalık olan, Galata Köprüsünün tamamı, Eminönü’nde Yeni Caminin önündeki meydanı ve Sirkeci’ye kadar olan bütün alanı kaplayan mitingdeki kalabalık İsrail karşıtı ve Gazze ile dayanışmayı öne çıkaran sloganlar attı, sonra da barış içinde dağıldı.

Mitingdeki tek küçük olay “Siyonizme Silah Taşıyan Katil Zim Katil Maersk Türkiye’den Defol!” yazılı pankartla girmek isteyen bir grubun polis engeliyle karşılaşmasıydı. Grup üyeleri daha sonra gözaltına alındı. Pankartı kendilerine “Özgürlük nöbeti” adını veren bir grup mitinge getirmişti.

Miting alanına sokulmasına izin verilmeyen sloganın yazılı olduğu pankart

Haydarpaşa Limanı’nda Gazze’ye insani yardım götürmesi planlanan ancak Ulaştırma Bakanlığı tarafından yola çıkması engellenen “Vicdan Gemisi” için devam eden Özgürlük Nöbeti’nin sözcüsü Hüseyin Kılıç gözaltı görüntülerini paylaşırken tepkisini şu ifadelerle dile getirdi:

“Arkadaşlarımız gözaltına alındı. ZİM ve Maersk şirketlerini korumak size mi düştü! ‘Sizin pankartınıza saygımız sonsuz’ dendikten sonra arkadaşlarımız sırf alana bir pankart sokmak istedikleri için gözaltına alındı. Galata tiyatronuzun gerçek yüzü böylelikle ortaya çıktı. Süslü püslü romantik cümlelere ihtiyacımız yok. Somut adım atın ve siyonist sermayeyi korumaktan vazgeçin. Arkadaşlarımızı serbest bırakın!”

Yürüyüşe bakanlar da katıldı

Yürüyüşe Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, eski TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, AK Parti Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi Mahir Ünal, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, TÜGVA Genel Başkanı İbrahim Beşinci, Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) Genel Başkanı Doç. Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, HAK-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, birçok milletvekili ve ilçe belediye başkanı da katıldı.

Bilal Erdoğan:Biz ayaktayız, biz uyanığız, biz buradayız

Galata Köprüsü’ndeki eylemde konuşan Bilal Erdoğan katılımcıları selamlayarak Hamas liderleri İsmail Heniyye ile Yahya Sinvar başta olmak üzere tüm Filistin şehitlerini ve şehitleri yad etti.

Dua ederek katılımcılara seslenen Erdoğan “Biz ayaktayız, biz uyanığız, biz buradayız. Filistin’le dayanışma için buradayız. Gazze’deki soykırımı lanetlemek için buradayız. Ayasofya açıldı, Emevi Camii özgürlüğüne kavuştu, şimdi Kudüs için, Mescid-i Aksa için buradayız. Kimse sanmasın ki Türkiye uyuyor. Kimse sanmasın ki dünyanın uyuduğu bu sabah Müslümanlar da uyuyor. Hayır, biz ayaktayız, biz dipdiriyiz. Biz sabah kadar taze, sabah kadar heyecanlıyız. Biz, işte hep birlikte buradayız. Öfkemizle, protestolarımızla, sloganlarımızla, dualarımızla buradayız. Gazze yalnız değil, Filistin kimsesiz değil, Suriye tek başına değil. Biz varız, İstanbul var, Türkiye var. Hep yanlarında olduk, inşallah hep yanlarında olacağız” dedi.

Erdoğan Batı’nın maskesinin Gazze’de düştüğünü vurgulayarak şöyle devam etti:
“Nerede insan hakları? Nerede çocuk hakları? Nerede kadın hakları? Nerede basın özgürlüğü, ifade özgürlüğü? Bütün batılı değerler hem Gazze’de hem batıda öldü. Kendilerinden olmayanlara hiçbir hak tanımadıklarını bir kez daha gösterdiler. Ama biz elbette kimseden merhamet dilenecek değiliz. Kendi tarihimizden, kültürümüzden, medeniyetimizden, en çok da imanımızdan aldığımız güçle biliyoruz ki Allah’ın mazlumlara olan vaadi Suriye’de nasıl gerçekleştiyse Filistin’de de gerçekleşecektir. Ayasofya nasıl zincirlerinden kurtulduysa Şam Emevi Camii nasıl eli kanlı bir diktatörün tasallutundan kurtulduysa, inşallah hürriyet ve adalet güneşi çok yakında Mescid-i Aksa’da Filistin’de de doğacaktır.”

Mitinge destek veren balıkçılar da tekneleriyle Galata Köprüsünün önündeydi.

“Suriye’den sonra Gazze de kuşatmadan zaferle çıkacak”

Bilal Erdoğan iman varsa sınırsız imkan olduğuna iman edilmesi gerektiğini söyleyerek “Suriye’de Müslümanlar azmetti, sabretti ve zaferi elde etti. Suriye’den sonra inşallah Gazze de kuşatmadan zaferle çıkacak. Bizler de o mübarek güne ulaşmak için dualarımızla böyle dayanışma gösterilerimizle boykotla gizli ya da açık gayretlerimizle Gazze’li mazlumların yanında olacağız” diye konuştu.

Dün Ayasofya’nın açılmasının hayal olduğunu belirten Erdoğan “Bugün kapıları ardına kadar açık elhamdülillah. Dün Emevi Camii’nde namaz kılmak hayal idi, bugün hem Şam hem Halep Emevi Camii’nin kapıları açık, minareleri, minberleri, özgür. Bugün Kudüs, hayal gibi gelebilir, öyle değil. İnşallah bu millet, bu ümmet tarihte yaptığı gibi bugün de Mescid-i Aksa’yı özgürleştirecektir. Her şey önce inanmakla başlar. Önce inanacağız, sonra çalışacağız, çok çalışacağız. Allah bize inşallah zaferi müyesser kılacaktır” şeklinde konuştu.