Minicik Saraçhane’de milyon kişilik dayanışma

Cumhuriyet Halk Partisi’nin Cumhurbaşkanı aday adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu 19 Mart çarşamba sabahı bir şafak baskınıyla gözaltına alındığından beri Türkiye olağanüstü günler yaşıyor. İmamoğlu’nu savunmak isteyen CHP ilk günden beri İstanbul Belediye Sarayı’nın yer aldığı Saraçhane’de, görece küçük ve dar bir alanda mitingler düzenliyor. Bu mitinglerin en büyüğü dün akşam yapıldı, bir milyonu aşkın İstanbullu mitingde Ekrem İmamoğlu’nun serbest kalmasını istedi.

İstanbul Valiliği, İmamoğlu’nun gözaltına alındığı günden beri İstanbul’da aslında sokak gösterilerini yasakladı. Saraçhane’deki gösteriye katılımı sınırlamak için de yolları ve metro istasyonlarını kapatıyor. Ancak buna rağmen birinci gün Saraçhane’de 120 bin, ikinci gün 180 bin ve üçüncü gün 250 binden fazla insan vardı. Dün gece ise katılım milyonu aştı.

Miting sırasında bir grup, Bozdoğan Kemeri önünde yolu kesmiş olan çevik kuvvet polisiyle çatıştı. Bu grup miting alanından Taksim’e yürümek istiyordu, polis de buna izin vermiyor. Burada polisle göstericiler arasında göstericilerin havai fişek, polisin ise biber gazı kullandığı çatışma oldu. Bir polisin üniformasına asit atıldı. Buradaki taşkınlığı önlemek için o sırada kürsüde olan CHP lideri Özgür Özel çaba sarf etti.

İstanbul Valiliği önümüzdeki günlerde katılımı daha da sınırlamak için İstanbul’a giriş çıkışları da sınırladı, “eylem yapması muhtemel kişilerin” şehre giriş-çıkışı yasaklandı.

Bu olay dışında miting olaysız ve oldukça çoşkulu geçti. Mitinge sadece CHP ve CHP’liler değil çok sayıda küçük sol örgüt temsilcileri, üniversite öğrencileri ve sade vatandaşlar da katıldı. Ayrıca farklı siyasi partilerin temsilcileri de oradaydı. Örneğin İyi Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, sabaha kadar Özgür Özel ve Dilek İmamoğlu ile birlikteydi, Saraçhane ile Çağlayan arasında mekik dokudu. Mitingin bir başka katılımcısı Memleket Partisi lideri Muharrem İnce’ydi, o da bir konuşma yaptı. DEM Parti de mitingle dayanışma içindeydi, parti eş başkanı Tuncer Bakırhan, “İstanbul Başkanı yerine kayyım atanmasına sessiz kalmayız. Bu süreci yürütmemizin sebebi, bu antidemokratik uygulamaların olmamasıdır. Seçilmiş bir iradenin tutuklanmaması içindir. Türkiye kamuoyu bizi çok iyi biliyor” dedi.

Mitingde CHP Genel Başkanı bir konuşma yaptı. Özel şöyle dedi:

“Siz buraya gelmek istediğinizde 4 gün önce Erdoğan’ın kararı valilik kararıyla emniyet 3 kişinin bir araya gelip toplanmasını miting yapmasını yarına kadar yasaklamıştı. O kararın ardından buraya gelen bütün yollar Haliç’in üçerindeki köprüleri kaldırdılar bütün yollar kapatıldığı halde ilk gün 110 bin kişiyle ikinci gün 210 bin kişiyle dün akşam drone görüntülerini görünce biz de neye uğradığımızı şaşırdık gözün gördüğü yerde 550 bin kişi vardı. Siz göremiyorsunuz bilmiyorum orada bir ekran var göreceksiniz ki Bozdoğan kemerinin önünden gözün görebildiği yere kadar hep birlikteyiz 550 bin kişiyle göz göze tarihi yarım adada bağlantı yollarıyla birlikte 1 milyon kişi gönül gönüleyiz. Siz neyi başardınız biliyor musunuz siz sokakları geri kazandınız, meydanları kazandınız. Tepki ve protesto hakkının yasaklanamayacağını kazandınız. Hepinizin önünde saygıyla eğiliyorum.

Kanunsuz bir emir verdi Erdoğan, ne yapsın vali ne yapsın emniyet müdür bir tarafta kanunsuz emri veren bir kişi tek kişi tek adam karşısında ondan korkmayan milyonlar var kim durdurabilir sizleri! Ancak dün akşam gaz atılırken bizim buradan seslenişimize yanıt veren il başkanımın telefonlarıyla bozdoğan kemerindeki gençlere yapılanlara karşı orayı durdurup onları buraya çağırmamıza imkan sağlayan, ve bundan sonra da bu gece, yarın ve devamında karşımızdaki polise kanun dışı emirler vermemesi noktasındaki duyarlılığımıza hassasiyet göstereceğini beklediğim İstanbul valisine sesleniyorum; bu akşam burada İstanbul’da bir tarih yazılacak bunun karşısında durmayın! Duramazsınız! Bozdoğan kemerine doğru havaifişek atılması gibi bir durum olursa bunu sahiplenemeyiz. Lütfen oradaki arkadaşlar bu tarafa gelsinler. Bu gece ne yapacaksak hep beraber yapacağız.

O havai fişekin nasıl bu arafta fişek atıldığında evlatlarımız gezide kör olduysa bir polis kör olur sakat kalırsa biz bunun hesabını o evlada o babaya veremeyiz. Lütfen barışçıl ve haklı pozisyonumuzu savunalım.

Bu gece sevgili Dilek İmamoğlu ve değerli oğlu Selim’le birlikte birazdan el ele kol kola girip Ekrem Başkanın sorgulandığı sorulan her soruya yargılayan cevaplarla haklılığını ortaya koyduğu bir kumpası çökerttiği ve tertemiz çalışkan ve cesur bir yönetici olarak görevini nasıl yaptığını tutanaklara evraklara nakşettiği bu akşam da yanına gideceğiz. Bugün ondan size büyük bir selam getirdim.

Türkiye sokakta kurulmuş bir ülke değildir. Sayın Erdoğan bu ülke bu güzel şehir gazi Mustafa Kemal Atatürk buralara yabancı gemiler gelmesin diye yabancı postal ayak basmasın diye Çanakkale’de ölümü göze aldı askerlerine savaşmayı değil ölmeyi emretti. Bu meydandaki Türklerin, Kürtlerin, Lazların, Çerkezlerin bu meydandaki Alevinin sünninin bu meydandaki Müslümanın, Hristiyanın dedeleri orada kucak kucağa yatıyor. Ama sonra bir tek adam bir imzasıyla izin verdi ve İstanbul’a o donanmalar geldi. İstanbul işgal edildi. İşgaline ilk tepki İstanbul meydanlarında protesto mitingleri oldu. O mitingleri darülfünun öğrencileri organize ediyorlardı bugünün adının önünde saygıyla eğilirim ki İstanbul üniversitesi. Gazi, o mitinglerden aldığı güçle o öğrencilerden aldığı güçle Anadolu’ya seslendi. İşgal kabul edilemez. İşgale karşı örgütlerinin protestolar yapın ve bunun üzerine tüm mitingler her tarafa Anadolu’nun dört bir tarafına yayıldı. Şimdi bir tek adamın Gezi’mizi, Gezi’yi kriminalize eden halen arkadaşlarımızı içeride tutan tek adamın yarattığı atmosfer adım adım bugünlere getirirken ülkeyi, yine bir bariyeri bir engeli ilk aşan İstanbul Üniversitesi oldu. Bugün bu meydan varsa İstanbul üniversiteli gençlerin kararlılığı sayesinde var. (Polislere seslendi) Gaz buraya geliyor bu meydanı provoke etmeyin.

Bozdoğan’da 5 milletvekilim gayret gösteriyor. Havai fişek atarsan onlar da gaz atıyor. Bu bozdoğandaki işi kesin arkadaşlar. Biz bu akşam Ekrem başkana sahip çıkmaya gerekirse çağlayana yürümeye varız ama provokasyona kavgaya yokuz. Önümüzde engel olursa engelleri yıkarız biz Ekrem başkana sahip çıkacağız.

Çağlayan’dan haber şu Ekrem Başkan bir saat önce savcılık sorgusuna girdi. Geçtiğimiz günlerde iki ayrı sorgusu 6,5 saat sürmüştü. Bugün de 5 saatlik savcılık ayağının olacağını ümit ederiz mahkemeye sevk olmayacağını, ama olursa bir o kadar daha süre geçeceğini, yani sürecin sabahın ilk ışıklarına kadar sürebileceğini arkadaşlarımız bildirdiler. Ekrem Başkan’la bugün görüştük dilek hanım Ekrem Başkan Çağlayan’a gidince bizim de hep beraber çağlayana gitmemizi arzu etti o planlamayı yapıyorduk. Ekrem Başkan’a avukatlarını gönderdik cevabı şu oldu o meydandaki 500 bin kişi Türkiye’deki on milyonlar ilk günden beri bana sahip çıkıyorlar, İstanbul’un bize emaneti saraçhanedir saraçhaneyi size emanet ediyorum orada olun’ dedi. Ancak Ekrem Başkan’a yönelik mevcut husumetin devamı bir kötü niyet ve bir tenezzül olursa nereye gitmemiz gerekiyorsa akacağız gideceğiz, orada olacağız. Bundan herkes emin olsun. 

Yarından itibaren bakan evlatlarının devri bitecek, vatan evlatlarının devri başlayacak! Erdoğan o gün Zekeriya Öz’e yaptırdığını bugün başkasına yaptırıyor.

Bu büyük yasağa rağmen milyon olup buraya gelenlere söylüyorum! Önce Taksim’i isteyeceğiz, 1 Mayıs’ta isteyeceğiz. Açmazlarsa biz açacağız Taksim’i. Bu gece Çağlayan’a Saraçhane’ye sahip çıkmaya, 1 Mayıs’ta Taksim’i almaya var mıyız! Bu gece Ekrem Başkanımızı, meydanı sokağı geri alarak ancak meydandan ayrılacağız! Bizim gücümüz haklılığımızda!”