CHP ‘neden biz az haber olduk?’ diye sordu, TRT ‘editoryal bağımsızlık’ dedi
CHP Genel Başkanı Özgür Özel sendikalaşmanın patronları da rahatlatacağını söyledi, böylece patronların kendilerine yönelik baskılara karşı "Çalışanlarımızın haklarını koruyan sendikası var, yapabileceğimiz bir şey yok" diyebileceğini belirtti.
CHP Lideri Özgür Özel ’10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ dolayısıyla basın mensuplarının gazeteciler gününü kutladı. Sendikaya dikkat çeken Özel “Sendikasızlaşma, sendikaların işlevsizleşme sorunu çok ciddi sıkıntı. Siz mücadele edeceksiniz, biz elimizden geleni yapacağız” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ’10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ dolayısıyla basın mensupları ile bir araya geldi. CHP Genel Merkezi’ndeki programda basın mensuplarının gazeteciler gününü kutlayan Özel sendikalı olmanın önemine dikkat çekerek “Hepinizin günü kutlu olsun. Bizim çok yoğun bir günümüze denk geldi. Bugünde de bizi takip etmek zorunda kalıyorsunuz. Bu da aslında hoş bir şey değil. Belki de bugüne toplantı koymasak daha iyiydi” dedi.
Özgürlükler söz konusu olduğunda en zor işin gazetecilerin işi olduğunu söyleyen Özel “Çünkü Türkiye’de gerçekten basın özgürlüğü konusunda çok ciddi sıkıntı yaşandığı ortada. Özellikle gazetecilerin çalışma şartları, mesleklerini yaparken kendilerini ne kadar özgür hissediyorlar? Ne kadar özgür davranabiliyorlar ve nelerle karşılaşıyorlar? Bunlar bizim sizi takip ederken gördüğümüz, edindiğimiz, üzüldüğümüz, çözmeyi taahhüt ettiğimiz, o imkanlara kavuşamadığımız için de üzüldüğümüz süreçler. Ama bir yanda da tabii mesleğin birçok sorunu var. Sadece siyasi iktidarla değil ülkenin durumuyla ilgili sorunları var” dedi.
CHP Lideri Özel “Özellikle örgütlenme meselesi. Tabii ki de gazetecilik meslek örgütleri çok önemli, belli noktalarda çok dirençli, temas halindeyiz. Üzerimize düşeni hep yapmak istiyoruz. Ama esas burada sendikasızlaşma, sendikaların işlevsizleşme sorunu çok ciddi sıkıntı. Aslında basın alanında sendika sadece çalışanın patrona karşı bir iş güvencesi. İşin devamlılığı olarak değil patronun da kamuya karşı, siyasilere karşı sendikanın da varlığını da göstererek, basın özgürlüğünün, halkın özgürce haber alma hakkının da teminatı noktasına geliyor. Öbür türlü ‘Bak kardeşim biz şuradan iş alıyoruz. Bunu yazıyorsunuz. Sıkıntı oluyor’ lafının panzehri, ‘Bizim çalışanlarımızın sendikası var. Onlar, onların haklarını koruyorlar. ‘Bizim de yapabileceğimiz bir şey yok’ diyebilmek. Böyle bir sürecin olgunlaşması Türkiye’de zaman alacak. Siz mücadele edeceksiniz, biz elimizden geleni yapacağız. Ama her sene gelecek yıllarda bu sorunların çözülmüş olmasını temenni ediyoruz, çözülmemiş olarak bir daha bir araya geliyoruz. Burada biraz bizim de kusurumuz var. Ama önümüzdeki sürecin bu açından biraz daha umut verici olacağınız hissediyorum. Taahhüt edebilirim” diye konuştu.