CHP’li Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat 4 gün gözaltında tutulduktan sonra Adliye’ye getirildi ve 23 kişiyle birlikte tutuklandı. Gündüz Beşiktaş’ta Belediye önünde gövde gösterisi yapan CHP çok öfkeli.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın Cumhuriyet Halk Partili Beşiktaş ve Esenyurt Belediyeleri hakkında yürüttüğü rüşvet ve ihaleye fesat karıştırma soruşturmalarında aralarındam Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da olduğu 23 kişi tutuklandı, gözaltında alınan 17 kişi adli kontrol kararlarıyla serbest bırakıldı.
Savcılık dört gün önce bir yazılı açıklamayla şafak vakti operasyon başlatmış, aralarında Rıza Akpolat’ın ve savcılığın “suç örgütü lideri” olarak tanımladığı Aziz İhsan Aktaş isimli bir iş insanının da bulunduğu 40 kişi gözaltına alınmıştı. Dün bu kişiler adliyeye sevk edildi. İçlerinden 8’i için savcılık adli kontrol istedi ve onları serbest bıraktı, kalan 32 kişi ise tutuklanmak üzere mahkemeye sevk edildi. Ancak mahkeme bu 32 kişiden aralarında Rıza Akpolat, Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı Alican Abacı, Beşiktaş Belediyesi Beltaş İşletmecilik Sanayi ve Ticaret AŞ Başkanı Önder Gedik ile Aziz İhsan Aktaş’ın da olduğu 23 kişiyi tutukladı, kalan 9 kişiye adli kontrol uygulama kararı aldı. Böylece toplam 17 şüpheli adli kontrolla serbest kalmış oldu.
Savcılıklar tarafından yapılan bütün suç soruşturmalarında gizlilik esası var. Gazeteciler tarafından sık sık ihlal edilen bu gizliliği devletin resmi haber ajansı Anadolu Ajansı’nın ihlal etmesi pek görülen bir şey değil ama bu sabaha karşın saatlerinde Anadolu Ajansı, Rıza Akpolat’ın savcılık ifadesini abonelerine haber olarak geçti.
Henüz Rıza Akpolat hakkında tutuklama kararı alınmamışken yazılan haber şöyle:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, Aziz İhsan Aktaş’ın elebaşılığını yaptığı öne sürülen suç örgütünün, belediye başkanları ile belediyelerin üst düzey yöneticilerine rüşvet vererek ihaleleri organize ettiği iddiasıyla yürütülen soruşturmada, şüphelilerin sevk edildikleri Çağlayan’daki İstanbul Adliyesinde işlemleri sürüyor.
Savcılık ifadesi soru-cevap şeklinde ilerleyen Rıza Akpolat, aylık gelirinin 85 bin lira olduğunu, Emza Akaryakıt isminde inşaat firması bulunduğunu söyledi.
“Beltaş yönetim kurulu üyeliğine atanma süreci hakkında bilgi veriniz, belediye başkanının bu süreçteki rolü nedir?” sorusu üzerine Akpolat, yönetim kurulu üyelerini tanıdığını, Ahmet Aktaş’ın adını Alican Abacı’nın getirdiğini hatırladığını, Önder Gedik ile Esra Yenidünya’nın atanma sürecinin ise ortak akılla olduğunu kaydetti.
Taşınmaz satışına ilişkin kararı yönetim kurulunun aldığını, kendisinin bu durumu sonradan öğrendiğini anlatan Akpolat, Beltaş’a ait Ortaköy ve Rumeli Hisarı’ndaki taşınmazların satışına kimin karar verdiği sorusuna karşılık da satışı şirketin yaptığını ancak ne zaman ve hangi gerekçelerle yapıldığını bilmediğini belirtti.
Akpolat, taşınmazların satış sürecine ilişkin dosyada, ihale sürecinin başlatılmasında yönetim kurulu kararı olmadığının ifade edilmesi üzerine, “Şeffaf yönetim anlayışı gereğince ihaleye çıkma kararı almıştır. Yönetim kurulu kararında satışın yasal mevzuata uygun olması belirtilmiştir. Bu kapsamda yönetim kurulu başkanı Önder Gedik inisiyatif kullanıp satış yetkisi vermiştir.” ifadelerini kullandı.
Taşınmazın satışına ilişkin ilan verilip verilmediğinin sorulması üzerine Akpolat, bilgisi olmadığını öne sürdü.
Akpolat, Ahmet Aktaş’ın yönetim kurulu üyesi seçilmesinden bir gün sonra taşınmazların satışına ilişkin karar alınması ile Ortaköy’deki taşınmazın Aziz İhsan Aktaş’a ait Elif LPG Akaryakıt AŞ’ye satışı sürecinde oluşturulan komisyonla ilgili bilgisi olmadığını savundu.
Savcılığın, söz konusu taşınmazın satışıyla ilgili yönetim kurulu kararı olup olmadığına ilişkin 2 Ocak’ta Beltaş’a yazı yazıldığını, bir gün sonra Önder Gedik, Ozan İş ve avukat Arif Sağlam’ın yönetim kurulu defteriyle savcılığa geldiğini, ancak ilgili evrakta 4-5 Temmuz 2024’te alınan yönetim kurulu kararı üzerinde noter tasdiki olmadığını, 3 Temmuz 2024’te ise Gedik’in yönetim kurulu üyesi olarak atandığına yönelik karar olduğunu ve bunun 8 Temmuz 2024’te onaylandığının görüldüğünü ifade etmesi üzerine Akpolat, bu konuda da bilgisi olmadığını iddia etti.
Akpolat, taşınmazın satışından 5 ay öncesinde Beltaş’ın aldığı değerleme raporunda bulunan taşınmazın değerinin 269 milyon lira, 4 milyon avro ve 4 milyon dolar olarak belirtildiği tutarsızlığa ilişkin rapor hakkında bilgisi olmadığını öne sürdü.
Satışı gerçekleşen taşınmaza ilişkin Elif LPG ve Akaryakıt firması tarafından 70 milyon liranın maaş ödemesi gerekçesiyle Beltaş’ın hesabına yatırıldığı, 400 milyon liranın Beşiktaş Belediyesinin hesabına geldiği ve Sarper Petrolcülük tarafından yatırılan yaklaşık 302 milyon liranın 301 milyon lirasının da Beşiktaş Belediyesinin hesabına aktarıldığının görüldüğünün sorulması üzerine Akpolat, “Paraların aktarılma gerekçesini bilmiyorum.” yanıtını verdi.
Söz konusu taşınmazların iki firmaya satışına müdahil olup olmadığı ve Beltaş’a ödenen paraların Beşiktaş Belediyesi hesabına aktarıldığı gözetildiğinde satış kararlarını kendisinin verip vermediğinin sorulması üzerine Akpolat, bilgisi bulunmadığını, satış kararlarına dahil olmadığını ileri sürdü.
Akpolat, taşınmazların satışına ilişkin üç şirketin davet edilmesine kim tarafından karar verildiği ve sahipleri hakkında bilgisi olup olmadığı sorusuna karşılık, firmaları tanımadığını, ihaleye nasıl katıldıklarını bilmediğini belirtti.
“Teklif zarfları açıldıktan sonra açık artırma yoluna gidildiği ve Elif LPG ve Akaryakıt isimli firmanın da 470 milyon 760 bin liraya ihaleyi kazandığı ve Beltaş hesabına belirtilen tutarı yatırdığı görülmüştür. Ancak taşınmaz hakkında Cumhuriyet Başsavcılığımızca alınan 8 Ocak 2025 tarihli rapora göre satım tarihi 26 Temmuz 2024’te taşınmazın mevcut haliyle değeri 580 milyon 825 bin lira, rapor tarihinde ise mevcut haliyle değeri 651 milyon 291 bin lira olduğu belirlenmiştir. Bu husus hakkında söyleyecekleriniz nelerdir?” sorusunu Akpolat, “Ben satış yapıldıktan sonra bilgi sahibi oldum. Değerinin yüzde 60 üzerinde satıldığını öğrenince kamunun menfaati olduğunu düşünüp mutlu oldum.” şeklinde yanıtladı.
Şüpheli Aziz İhsan Aktaş’ın sahibi olduğu “Barka, Vekontek, Bilginay, Elif LPG ve Akaryakıt” isimli firmaların 2020’den itibaren Beşiktaş Belediyesinden 18 ihale aldığı, ihalelerin çoğunluğunun pazarlık usulüyle yapıldığı aktarılarak, Aktaş’ın firmalarının faaliyet alanına giren belediyenin işlerinin tamamına yakınını alması konusunda söyleyecekleri sorulan Akpolat, “Adı geçen firmaları tanımıyorum. Kaç tane ihale aldıklarını bilmem. İhale süreci belediyemizin ilgili birimleri tarafından takip edilir. Toplantılarda neticelenen ihaleler hakkında konuşulur ancak firma sahipleri yahut ihale süreci anlatılmaz.” ifadelerine yer verdi.
Akpolat, ihale süreçlerini bilmediğini, olağanüstü durum olmadığı sürece konuya dahil olmadığını, Aziz İhsan Aktaş’ı Beşiktaş Belediyesine taşeronluk yapması nedeniyle bildiğini, kişisel ve ticari ilişkisi olmadığını, yüz yüze görüşmediklerini iddia etti.
İhalelerin Aktaş’a ait firmaların kazanacağı şekilde ilana çıkıldığı ve rüşvet karşılığında söz konusu firmalara verildiğine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ihbarda bulunulduğunun belirtilmesi üzerine Akpolat, “Benim süreçten bilgim yoktur. İhale süreçlerini takip eden arkadaşlara yetki devri yaptım. Süreç onların bilgisi dahilinde yürütülür. Sözleşmeleri de ilgili arkadaşlar imzalar.” ifadelerini kullandı.
Şüpheli Akpolat, Ferhat Tutşi ve L.T. isimli kişileri tanıyıp tanımadığının sorulması üzerine, Tutşi’yi tanıdığını, L.T’yi ise tanımadığını öne sürdü.
Ferhat Tutşi’nin önceden Bağlar Belediyesinde çalıştığı ve bu belediyenin yaptığı ihaleleri Aziz İhsan Aktaş’ın firmalarının alması nedeniyle belediye başkanının rüşvet suçundan tutuklandığının bilindiği kaydedilerek, bu kişiyi Aktaş’ın isteği üzerine işe alıp almadığı sorulan Akpolat, “Bu şahsın hangi kurumdan geldiğini bilmem. Beşiktaş Belediyesine alma sürecinde Aziz İhsan Aktaş’ın benden isteği olmamıştır. Şahıs belediyeye müracaat ettikten sonra evrak önüme gelmişse ben de belirttiğim üzere imza atmış olabilirim.” yanıtını verdi.
L.T’nin Nisan 2024’ten itibaren Beşiktaş Belediyesinde görev yaptığı, öncesinde Adana Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğünde çalıştığı, eşi M.T’nin ise Aktaş’a ait Aktaş Bilişim Teknoloji isimli firmada çalıştığının tespit edildiği aktarılarak, L.T’yi Aktaş’ın isteği üzerine mi işe aldığı sorulan Akpolat, “Adı geçen şahsı tanımam. Belediyemizde çalışıp çalışmadığını da bilmem.” ifadelerini kullandı.
Belediyenin yaptığı ihalelerde usulsüzlük olduğunu düşünmediğini, Aktaş’la bağlantısı olmadığını iddia eden Akpolat, belediyenin yaptığı ihale ve taşınmaz satışlarından maddi menfaat elde edip etmediği sorusu üzerine şunları kaydetti:
“Belediye başkanlığı dönemimde görevim gereği kimseden maddi menfaat talep etmedim. Bahsedilen kişi ve firmaların bazılarını ismen bilirim. Onun dışında tanışıklığım, samimiyetim, ticari ilişkim yoktur. İddialar asılsızdır. Ben 2,5 milyona yakın insana hizmet etmeye çalışıyorum. Görevim gereği halkla temas halindeyim. Belediyenin yaptığı tüm iş ve işlemleri takip etmem mümkün değildir. Yetkilerimin çoğunluğunu yetki devri ile mesai arkadaşlarıma devrettim. Dolayısıyla ihalelerde yapılan işlemleri bilmem mümkün değildir. Soruşturmaya konu hastane olarak kullanılan taşınmazın bazı kısımları bize ait değildir. Onları belirtmek istiyorum. Satış tutarını öğrendiğim zaman sevinmemin sebebi budur. Duyunca mutlu oldum: Şirketimin hesaplarından bahsedildi. Ben daha önce sermaye artırımı yapmıştım. Düğünden gelen takılarla olduğunu belirtmiştim. Üzerime atılı suçlara esas teşkil edebilecek hiçbir somut delil yoktur. Serbest bırakılmayı talep ederim.”
Yine Anadolu Ajansı alışılmadık bir haber daha yayınladı ve bu kez de savcılığın Rıza Akpolat hakkındaki tutuklamaya sevk yazısını açıkladı.
Bu haber de şöyle:
İstanbul’da, suç örgütüne yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da aralarında bulunduğu şüphelilere ilişkin savcılığın sevk yazısına ulaşıldı. Sevk yazısında, soruşturmaya konu örgütün Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde de ihaleler aldığı belirtilerek, Ferhat Tutşi isimli şahsın Bağlar Belediyesinden getirilerek Beşiktaş Belediyesinin ihale birimi olan destek hizmetleri müdürü yapıldığı, buna ilişkin belediyenin internet sitesinde şahsın yer aldığı, Aziz İhsan Aktaş suç örgütünün en yoğun faaliyette bulunduğu belediyenin Beşiktaş Belediyesi olduğu”na dair ifadeler yer aldı.
Savcılığın sevk yazısında, iş insanı Aziz İhsan Aktaş liderliğinde yönetilen suç örgütünün belediye başkanları ve belediyelerin üst düzey yöneticilerine rüşvet vermek suretiyle ihale süreçlerini organize ettiği iddiasıyla başlatılan soruşturmada, Aktaş’ın fiilen sahibi olduğu ancak gizlilik kurallarına riayet ederek kardeş ve akrabaları üzerine yaptığı firmalar saptandığı ve bu firmaların girdiği ihale dosyalarının temin edildiği belirtildi.
Aktaş’ın gizlilik kurallarına uyarak açık kaynak hesaplarında bile adının olmadığı ifade edilen yazıda, üzerine kayıtlı sadece Elif LPG ve Provek İlaç isimli firmaların bulunduğu, diğer tüm firmaların başkaları üzerine olduğu ancak toplanan delillerden ve şahsın kendi ifadesiyle şirketlerin en tepesindeki kişi olduğunun belirlendiği kaydedildi.
Sevk yazısında, suç örgütünün amacının kamu kurum ve kuruluşlarındaki ihaleleri almak olduğu ve bu maksatla hareket ettiği belirtilerek, “Bu kapsamda ‘ihaleye fesat’, ‘edimin ifasına fesat’, ‘rüşvet verme’, ‘vergi usul kanununa muhalefet’ gibi suçları işleyerek amacına ulaştığı ve suçtan elde ettiği geliri akladığına ilişkin kuvvetli suç şüphesini oluşturan deliller elde edilmiştir.” ifadesi kullanıldı.
Aktaş’ın, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın firması üzerine kayıtlı ve kendisine ait iki aracı değerinin çok üzerinde bir fiyata satın aldığı ve ödediği miktarın altında satışa sunduğu kaydedilen yazıda, “Bu satış işleminden kısa bir süre sonra Beşiktaş Belediyesinin iştirakinin gizli, sözde ihaleyle satışa çıkardığı taşınmazı değerinin çok altında satın alması, taşınmaz satımı için ödenen paranın belediyeye aktarılması ve bu paranın büyük bir kısmının suç örgütüne ait firmalara hak ediş olarak ödenmesi, suç örgütüne ait 4 firmanın Beşiktaş Belediyesinden almış oldukları ihale sayısı, suç örgütü liderinin çalışanı Gökçe Aktaş adına kayıtlı İldeniz Organizasyon isimli firmanın Beşiktaş ilçesinde olduğu, bu firmanın dahi Beşiktaş Belediyesinden çok sayıda ihale aldığı, suç örgütü liderinin şirketlerinde çalışan şahsın eşinin Beşiktaş Belediyesinde işe alındığı ve ihale komisyonlarında görevlendirildiği”ne dair tespitlere yer verildi.
Sevk yazısında, soruşturmaya konu örgütün Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde de ihaleler aldığı belirtilerek, “Bu konudan dolayı kamuoyuna yansıyan soruşturma olduğu, Ferhat Tutşi isimli şahsın Bağlar Belediyesinden getirilerek Beşiktaş Belediyesinin ihale birimi olan destek hizmetleri müdürü yapıldığı, buna ilişkin belediyenin internet sitesinde şahsın yer aldığı, Aziz İhsan Aktaş suç örgütünün en yoğun faaliyette bulunduğu belediyenin Beşiktaş Belediyesi olduğu”na dair ifadeler yer aldı.
Aktaş ile Rıza Akpolat arasında şahsi ticaret de yapıldığının saptandığı bildirilen yazıda, “Araç için ödenen paranın rüşvet parası olduğu hususunda somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesi oluşmuştur. Rıza Akpolat’ın süreklilik ve yoğunluk içeren eylemleri ve suç örgütüyle kişisel ilişkisi dikkate alındığında örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu ve suç örgütü üyesi olduğu hususunda somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesinin bulunduğu anlaşılmıştır.” ifadeleri kullanıldı.
Şüpheli Alican Abacı’nın Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı ve Beltaş Yönetim Kurulu Üyesi olduğu belirtilen sevk yazısında, şunlar kaydedildi:
“Beltaş’ın sattığı taşınmazlara ilişkin evraklar istendiğinde yönetim kurulu kararının ilkin bulunmadığı, sonrasında sunulan yönetim kurulu kararlarının evrak üzerinde belirtilen tarihlerde alınmadığına ilişkin şüphe oluştuğundan bu hususa ilişkin tutanak tutulmuştur. İmzası bulunan şahısların sinyal bilgileri incelendiğinde bahsedilen karar tarihlerinde Beltaş’ta olmadıkları sabittir. Yine yönetim kurulu üyelerinin alınan ifadelerinde bir kısmının imzaların Beltaş’ta atıldığını, bir kısmının ise Beltaş’a hiç gitmediğini belirtmesine ilişkin beyanlar birlikte değerlendirildiğinde, taşınmaz satışına ilişkin kararın sonradan alınıp usulsüz taşınmaz satışına yasal gerekçe oluşturmak için oluşturulduğu ve bu itibarla gerçeğe aykırı sahte olarak düzenlendiği ve şüpheli Alican Abacı’nın atılı suçu işlediği hususunda somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesi bulunmaktadır.”
Zanlı İbrahim Halil Çalış’ın, Esenyurt Belediyesinde soruşturmaya konu ihale döneminde belediye başkan yardımcısı olduğu ve ihale sürecini başlattığı ifade edilen sevk yazısında, şüpheli Mustafa Yolcu’nun ise müdür olarak görev aldığı bildirildi.
Yazıda, suç örgütü üyesi şüpheli Ümit Gözütok’un belediyede ihale öncesi yaptığı görüşmelerde Mustafa Yolcu’nun da bulunduğu ve teknik şartnamenin hazırlanma sürecinde zanlının rol aldığı belirtilerek, zanlılar Müzeyyen Karakaş ve Cem Alper Akyüz’ün ise fesat karıştırılan ihalenin komisyonunda bulundukları, dosyada yer alan bilirkişi raporlarında 4 şüphelinin de “ihaleye fesat karıştırma” suçunu işlediği yönünde tespitlerin bulunduğu ifade edildi.
Şüpheli Mehmet Büyükgüzel’in suç örgütünün hedefine ulaşması kapsamında ihale yapan kamu görevlilerine verilen rüşvet paralarının kaydını tuttuğu ve örgüt içerisindeki en mahrem bilgilere sahip olduğu kaydedilen yazıda, bu bakımdan örgütün güvenmediği hiç kimseye bu görevi vermeyeceği dikkate alındığında, zanlının suç örgütü üyesi olduğu hususunda somut delillere dayalı kuvvetli suç şüphesi bulunduğu anlatıldı.
Sevk yazısında, dosyanın kapsamı, geldiği aşama, birtakım delillerin henüz toplanmamış oluşu, dijital materyallerin incelenmemiş oluşu, MASAK raporunun hazırlanma süreci ve suç örgütünün girdiği ihale ile suçtan kazandığı gelirin büyüklüğü ve zanlıların kaçma şüphesi gerekçesiyle tutuklanmaları talep edildi.
Savcılık tarafından “suç örgütü lideri” olarak nitelenen iş insanı Aziz İhsan Aktaş’ın savcılık ifadesi de benzer şekilde basına sızdı.
İstanbul Adliyesi’nde çıkarıldığı savcılıkça, ‘suç örgütü kurmak ve yönetmek’, ‘suç örgütüne üye olmak’, ‘rüşvet verme’, ‘ihaleye fesat karıştırma’, ‘edimin ifasına fesat karıştırma’ ve ‘mal varlığı değerlerini aklama’ suçlarından tutuklama talebiyle hakimliğe sevk edilen şüpheli Aktaş, savcılık ifadesinde hakkındaki iddiaları reddetti.
Suç örgütü elebaşı olduğu öne sürülen Aktaş, ifadesinde, her ne kadar kardeşleri ve akrabaları üzerine olan firmaların fiili sahibinin kendisi olduğu iddia edilse de bu hususun doğru olmadığını savundu.
Elif LPG ile Provek İlaç firmalarının kendisine ait olduğunu belirten Aktaş, Elif LPG’nin ortak olduğu Perla Denizcilik ve Güven Otoyol İşletmeleri isimli firmalar bulunduğunu, diğer firmalarınsa ticaret sicilinde kime ait görünüyorsa ona ait olduğunu ifade etti.
Aktaş, İldeniz Organizasyon isimli firmayı bilmediğini, sahibini de tanımadığını belirterek, söz konusu şirketin Beşiktaş Belediyesinden ihale aldığını bilmediğini öne sürdü.
Beşiktaş Belediyesi Beltaş İşletmecilik Sanayi ve Ticaret AŞ Başkanı Önder Gedik’le tapu dairesinde tanıştığını ifade eden Aktaş, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ı bildiğini ancak yüz yüze görüşmeleri, tanışıklıkları olmadığını, Esenyurt Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ahmet Özer ile de tanışıklığı bulunmadığını savundu.
Şüpheli Aktaş, Esenyurt Belediyesinin yaptığı ihalelerden bilgisi olmadığını iddia ederek şöyle devam etti: “İSFALT, İETT, Beşiktaş Belediyesi, İGDAŞ gibi kurumlardan kardeşlerimin firmaları ihale almış olabilir ama ben süreçleri bilmem. Ben, Beşiktaş Belediyesinden Elif LPG adına ihaleler aldım. Kaç tane aldığımı bilmiyorum. Rıza Akpolat’a ait firmanın araçlarının kardeşlerimin firmalarına satışı hususunda bilgim yoktur. Şu an aracın benim firmamda olduğunu dahi bilmiyorum. Ben ve kardeşlerimin belediyelerden çok sayıda ihale aldığı konuşulmakta. Buna benzer başka aileler de vardır.”
Aktaş kimseden operasyon bilgisi almadığını ve kaçma durumunun söz konusu olmadığını savundu: “Yaptığım işlerde hiçbir şekilde illegale bulaşmadım, manipülasyona bulaşmadım, basiretli bir tüccar olarak, beş çocuk babası olarak işimi yapmaktayım. Suç örgütü iddialarını kabul etmiyorum. İşlerimi tamamen yasal zeminde yapıyorum. Geçmişte terör mağduru da olmuş bir aileden geliyorum. Dolayısıyla terör ile anılan belediyelerden iş almam mümkün değildir. Bu araştırıldığında görülecektir.”
Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın henüz Adliyeye sevk edilmediği gündüz saatlerinde CHP Beşiktaş’ta adeta gövde gösteri yaptı.
İstanbul Levent’teki Beşiktaş Belediyesi önünde miting kalabalığı toplandı, aralarında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, izmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay gibi isimlerin de bulunduğu 41 CHP’li belediye başkanı ile parti genel başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun da bulunduğu kalabalık grup burada halka hitaben konuşmalar yaptı, Rıza Akpolat savunuldu.
Ancak bugün sabaha karşı saatlerinde Rıza Akpolat’ın tutuklandığı haberi gelince CHP’den ardı ardına tepki açıklamaları yapıldı.
Özgür Özel sosyal medya üzerinden şunları söyledi:
“Herkes bilsin ki; Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat hakkında tek bir delil olmaksızın, sözde gizli tanık ifadesiyle verilen tutuklama kararı, hiçbir Cumhuriyet Halk Partiliye geri adım attırmayacak. Bu kirli düzenin sahiplerinin, FETÖ’nün ruhunu diri tutanların attığı çamur bize hiç bulaşmadı, bulaşmayacak. Biz milletimizle dimdik duracağız, bu kirli düzene teslim olmayacağız. Her bir üyemiz, adalete inanan her bir yurttaşımız daha büyük bir sorumlulukla mücadele edecek, hukuku ve demokrasiyi ayaklar altına alan bu iktidar, milletin iradesine yenilmekten kurtulamayacak.”
Özgür Özel’in sabaha karşı 02.15’teki bu açıklamasından 4 dakika önce de Ekrem İmamoğlu bir paylaşım yapmış, “Kumpaslarınız bu bileği bükemeyecek! Milletin demokrasi yumruğundan kurtulamayacaksınız. Kurtuluş yok tek başına. Ya hep beraber ya hiç birimiz!” demişti.
Benzer bir açıklamayı CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çevik de yaptı, o da “Öfkeliyiz. Baştan aşağı hukuksuz, baştan aşağı planlanmış, yandaş medya eliyle köpürtülmüş rezil bir kumpasın hedefi olan Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat asla yalnız değildir. Beşiktaş halkı yalnız değildir, İstanbul halkı yalnız değildir, Türkiye bu adaletsizliğe mahkum değildir. Umudunuzu asla kaybetmeyin. Diriyiz, biriz, birlikteyiz. Bu karanlığı yeneceğiz. Ya hep beraber, ya hiçbirimiz!” dedi.