Akdeniz’den Uygarlıkların Grameri’ne: Uygarlıklar sürekliliklerdir

30 Nisan 2024
Bu haber 3 hafta önce yayınlandı

Fernand Braudel 'Akdeniz' kitabında bu eşsiz coğrafyayı “Binbir şeyin hepsi. Bir peyzaj değil, sayısız peyzajlar. Birbirinin üzerine yığılmış birçok uygarlık" diye tanımlıyor. Oğuz Atay'sa "Biz Doğu'ya da Batı'ya da sahip çıkabiliriz oysa" diyor.

BÜLENT KORMAN

Nedir bu Akdeniz?
Fernand Braudel diyor ki: “Binbir şeyin hepsi. Bir peyzaj değil, sayısız peyzajlar. Bir deniz değil, birbirini izleyen birçok deniz. Birbirinin üzerine yığılmış birçok uygarlık…
Akdeniz, tarihe bir ‘başka’ yaklaşım tarzı sunmak için güzel bir fırsattır. Çünkü gördüğümüz ve sevdiğimiz haliyle bu deniz, bizi şaşkınlığa düşüren geçmişiyle, kanıtların en açık seçik olanıdır…
Göz zevki ve çevre güzelliği, Akdeniz’in jeolojik yapısının ve ikliminin hainliklerini unutturur.” (Akdeniz – Tarih, Mekan, İnsanlar ve Miras’/ Fernand Braudel/ Çevirmen: Necati Erkurt/ Metis Yayınları, 2015, 288 sayfa)

Toz duman azaldıkça, görüş alanımız da genişliyor.
“Geçmişin en iyi korunduğu yer dağdır” diyen Braudel haklı çıkıyor.
Bir kez daha gördük: ‘Beşik’ sallanır.
Kadim uygarlık, şehirler çöker. “Uygarlıklar ‘Beşiği’ Anadolu”, “Deprem Ülkesi Türkiye”ye; “Doğal Afet”, “Doğa Olayı”na; “Cahil Halk”, “Kahraman İnsanlar”a dönüşüyor…
Çocuklar kumbaralarını kırıyor…
Yıkımdan, ‘bize özgü bir insanlık’ çıkıyor.
“Karmaşık bir tartışmanın içine, onu daha da karmaşıklandıracak, ona bir anlam verecek, ölçülerini ve açıklamalarını getirecek olan tarihi dahil etmenin zamanı gelmiştir. Gerçekten de, bugün varolan hiçbir uygarlığı, daha önce katettiği yolları, eski değerlerini, yaşanmış bilmeden tam anlamıyla tanımak mümkün değildir. Bir uygarlık, her zaman bir geçmiş, yaşayan belli bir geçmiştir.” (Uygarlıkların Grameri/ Fernand Braudel/ Çevirmen: Mehmet Ali Kılıçbay, Say Sayınları, 2024, 592 sayfa)

“Biz Doğu’ya da Batı’ya da sahip çıkabiliriz oysa. Kültürümüzü zenginleştirecek bu özelliğimizi belki bilmeden baltalıyoruz.” (Günlük/ Oğuz Atay/ İletişim Yayınları/ 2023, 302 sayfa)

Bunu da bir kez daha gördük.

“Samimiyetimizi gizlemeye kalkışarak Batılı çürümüş diplomatları taklit etmeye çalışıyoruz. Batılı gerçekten hesaplıdır. Dostluk, yardımlaşma gibi sözler kalıplardan ibarettir. Biz de onlara özeniyoruz nihilistler çıkarıyoruz. Aydınımız ülkesinde kendini yabancı hissediyor. Kaçıp gitmek istiyoruz. Kötü yöneticiler, aydınlar halkla ilişki kurmayı becerebildiği halde, biz halkı sevmediğimiz için kendimizi ülkemizde istenmeyen bir misafir gibi hissediyoruz. Bu yüzden onu tanımak, onun derinliğini, hissetmek istemiyoruz.” (Günlük/ Oğuz Atay)

Ama “Yeniden biz oluyoruz” sözünü sık işitiyoruz.

Ve “Bayramlar gibi sosyal sloganlar da anlamını kaybediyor.” (Günlük/ Oğuz Atay)

Braudel’in yönetiminde derlenmiş kitabın ‘Mekanlar’ bölümünü yazan Maurice Aymard’a göre göre kentlerde bayramlar
‘biz’ olmayı hatırlatmamız içindir ve hayatidir.
Onun ‘Zambaklar Bayramı’ için yazdığı, kitabın son satırıyla bitirelim:
“Bayramın asıl amacı, çeşitli kesimleri uzlaştırıp, kentin her an tehdit altında olan, dağılmaya yatkın mekanını, simgesel yoldan da olsa kuruluş andına sadık tutmaktır.” (Akdeniz/ Fernand Braudel)

Önümüz bayram.
Kıyı kasabalarımıza bahar da geliyor…
Şubat 2023

Akdeniz –
Tarih, Mekan, İnsanlar ve Miras’
Fernand Braudel
Çevirmen: Necati Erkurt
Metis Yayınları, 2015
288 sayfa.

Uygarlıkların Grameri
Fernand Braudel
Çevirmen: Mehmet Ali Kılıçbay
Say Sayınları, 2024
592 sayfa.

Günlük
Oğuz Atay
İletişim Yayınları, 2021
302 sayfa.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.