Ayşegül İldeniz: 2030’da yüzde 80’imiz robot ya da yapay zekâ kullanacak

8 Nisan 2024
Bu haber 1 ay önce yayınlandı

'Ayşegül Işınla Bizi', küresel bir teknoloji liderinin, Ayşegül İldeniz’in İzmir’de başlayıp Silikon Vadisi’ne uzanan kariyerinin ilham verici hikâyesi... "Kitapta 'Yapay zekâ ile nasıl başa çıkabiliriz?' sorusuna da cevap vermeye çalıştım."

Ayşegül İldeniz

DENİZ YILMAZ

Afrika’dan Amerika’ya gittiği 100’ü aşkın ülkede, tanık olduğu hikâyelerde, dokunduğu insanlarda dünya ve toplum için ürettiği teknolojik dönüşümlerin izini süren Ayşegül İldeniz, global akıllı teknolojilerin mimarlarından biridir. Doymak bilmeyen merakıyla hayatın hakkını vermeye inanan bir teknoloji lideri Ayşegül İldeniz. ‘Ayşegül Işınla Bizi’, hem ilham verici bir portre, hem de kışkırtıcı bir yaşam hikâyesi.

Siz çok aktif bir iş ve teknoloji insanısınız. Kitap yazmak için bambaşka bir zihin, sessizlik ve biraz da durmak lazım. Nasıl planladınız?
Covid tüm dünya gibi beni de durdurdu. İnsanlarla yüz yüze ve yolculukta geçirdiğim zamanlar Covid’de benim oldu; o zamanlarda yazı yazma yolculuğuna daldım. Her yeni öğrendiğim iş gibi yazmanın da bol düşünme, planlama, en çok da emek ve bol disiplin gerektirdiğini gördüm ve yazmayı yeniden öğrendim. Yıllardır aklımdakileri bilgisayara dökmeye başladım. Baktım ki düşündüğümden de zor ve çok uzun zaman gerektiriyor; böylece normalde yaptığım çoğu şeyi rafa kaldırıp bu konuya odaklandım, çok uzun bir yolculuk sonrası bitirebildim. 

Peki neydi sizi bu kitabı yazmaya tetikleyen şeyler?
Yazarken birçok şeyi daha fazla anlayıp değerlendirebildiğimi, düşündüğüm fakat netleştiremediğim birçok şeyin netleşebildiğini, hatta bunların beni şaşırtabildiğini biliyordum. Oysa yaşam ne durmama, ne de bu değerlendirmeyi layıkıyla yapmama izin vermişti. Nefes almaya Covid ile vaktim olunca Ayşegül’ün bir sonraki yolculuğunun bu olması gerektiğine karar verdim. Yaşantımı güzelleştirmiş dostlarıma ve çevreme bir anı bırakmak istedim. Hepsinden öte kalbi genç olan herkese yıllar içinde kendimi nasıl değiştirip başka hedeflere doğru koştuğumu anlatmak ve ilham vermek istedim. Kocaman düşlerin peşinde İzmir’den yola çıkıp dünyanın bir sürü ülkesini gezdim, teknolojinin dünyayı değiştirmesine şahit oldum ve sonunda kendimi Silikon Vadisi’nde buldum. Şimdi de yapay zekânın her şeyi değiştirmesine şahit olacağız. Öyle çılgın tempolu bir dünyadayız ki. Kitapta bu ‘Yapay zekâ dalgasıyla nasıl başa çıkabiliriz’e dair kendimce anahtarlar vermeye çalıştım.

Kitap, sadece Ayşegül’ün yolculuğu değil tabii. Son yirmi 30 yıl içinde ‘teknoloji bizi nasıl değiştirdi ve biz onu nasıl değiştirdik’e dair öyküler var; iş yaptığım ve gezdiğim Ortadoğu, Afrika ve Silikon Vadisi’nin nasıl değiştiğine dair de öyküler var. Bir bakır taşı alıp altın bir kadeh nasıl yaparsın, aradaki farkı nasıl yaratırsın öyküsü de var.

Yazma sürecinde zorlayan şeyler neydi? Ya da duygu olarak içinden çıkamadığınız bir durum oldu mu?
İlk 60 sayfayı bir buçuk yılda, geri kalanını altı ayda yazdım. Başlamak zor oldu. Hatta çocukluğumdan ve ailemden başlamak en zoruydu. Neden bugünkü Ayşegül olduğumun muhasebesini çocukluğumun dehlizlerinde aramak, kaybettiğim biricik insanları anmak uzun sürdü. Kitapta ‘Ve bir gün kış gelir’ diye bir bölüm var, bu bölümü aklımda yazabilmem yıllarımı aldı. Her zaman büyük düşler kurmak ve onları gerçekleştirmeye adanmış bir hayatta zorluklarla başa çıkmayı öğreniyoruz. Bir süre sonra ayrıntıya dönüşüyorlar. Halbuki ayrıntı değiller, bizi çok daha güçlü yapıyorlar. Bunları başkalarıyla paylaşabilmek benim için önemli bir süreç oldu.

İlham aldığınız durumlar, olaylar ya da kişiler kimler?
İlham aldığım sayısız insanı yazdım. İstiklal Madalyalı ve Osmanlı’nın her cephesinde savaşmış ama bunu kimseye anlatmamış korkusuz dedemi yazdım. Yeni Zelanda Başbakanı Helen Clark’ı yazdım. Etiyopyalı 17 yaşındaki rehberimin teknolojiyle dünyaya açılmasını yazdım. Yaşantım boyunca tüm zorluklara rağmen ayakta durup yepyeni yollar açmış insanlarla tanıştım. Bazılarını hepimiz tanıyoruz, bazıları da sessiz kahramanlar.

Tembisa, Günay Afrika’da yüzlerce insana iş bulan sessiz kadın da benim kahramanım, Van’da öğrencilerine bilgisayarla eğitim veren öğretmenimiz de. Yerkürenin, kendisini devamlı değiştiren ve maceralara atılan tüm insanları şahane ve hepsinden ilham alıyorum.   

Yoko Ono’yla olan anınızı anlattığınız bölüm çok güzeldi. Dünyanın gözünün üzerinde olduğu birçok insanla tanıştınız. Şimdiye kadar sizi en çok etkileyenleri hangisiydi?
Zaman geçtikçe aklımda en çok yer eden kişi Amerika’nın ilk astronotu Sally Ride. Kendisiyle 2010 yılında bir toplantıda tanıştım. Bana dünyanın uzaydan ne kadar güzel, küçük ve korumasız göründüğünü söyledi. Aslında hiçbir sınır taşımadığını, dağları, çölleri, canlıları ile uzaktan bir bütün olarak göründüğünü ve bunu idrak etmenin muhteşem olduğunu anlattı. O günden beri bunu aklımdan çıkaramıyorum. Günlük harala güreleden kendimizi bu boyutta soyutlayabilme yeteneğini hepimiz edinsek, dünyada hiçbir sorunun kalmayacağına kalben inanıyorum.

Yapay zeka kötü aktörlerin eline geçerse

Beş yıl sonra yapay zekâ teknolojisi dünyamızı nasıl değiştirecek sizce?
Birçok açıdan yapay zekânın yaşantımızı çok kolaylaştırdığı, birçok konuyu yapay zekâ desteğiyle sürdüreceğimiz bir hayat bizi bekliyor.

2030 yılında yüzde 80’imiz muhakkak bir robot ya da yapay zekâ uygulaması kullanıyor olacağız. Sanal bir yardımcı çoğu konuda bize destek olacak. Bununla birlikte birçok iş ortadan kalkıyor olacak, işsizliğin birden artma olasılığı çok yüksek. İnsanlığın çoğunun akıllı makineleri opere edebilmek için yepyeni beceriler elde etmesi gerekecek. Buna hazır mıyız hiç emin değilim. Bir de kötü senaryo olasılığı var tabii. O da bu zekâ türünün kötü aktörlerin eline geçmesi. Başka amaçlarla kullanılması konusu. O zaman başımız derde girebilir.

Peki, siz beş yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz?
Beş yıl sonrası çok uzak. Bizim teknoloji sektöründe koskoca bir döngü demek. Her ne yaparsam yapayım şu anda yaptığım şey olmayacağını biliyorum. Ayşegül’ün yeni maceraları beni bekliyor olacak. Muhakkak çok merak ettiğim, daha önce yapmayı hiç bilmediğim bir şeyi öğrenmekle uğraşıyor olacağım. Koşmaya devam!

Neredeyse tüm dünyayı gezdiniz, tüm teknolojik süreçlere hakimsiniz. Türkiye’nin teknoloji karnesini nasıl buluyorsunuz?

Teknoloji okur yazarlığı konusunda dünya ile aynı seviyede olduğumuzu söyleyebilirim. Çoğumuzun teknolojiye erişimi var ve bilgi, hizmet almak amacıyla kullanıyoruz. Üretme konusunda ise yolumuz var.

Ülkemizin yüksek katma değerli üretimi GSMH’nin yüzde 3’ü civarında. Bilişim teknolojileriyle ekonomik değer yaratma oranımız da oldukça düşük. Senede 7 bin civarı bilişim öğrencisi yetiştiriyoruz, STEM (bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) bölümleri mezunlarımız yüzde 17 civarında. Bu rakamları artırıp küresel iş gücünde yarışabilecek ve çalışabilecek kapasitede gençler yetiştirmeli, işletmelerimizin de geliştirdiği ürün ve hizmetleri teknoloji ile daha yüksek değerli hale getirmelerini sağlamamız gerekiyor.

Günümüz teknolojisi sizce insanları olumlu mu yoksa olumsuz mu etkiliyor?
Teknoloji, kontrol edebildiğimiz müddetçe bizi yansıtmaya devam edecek. Teknoloji şimdilik insanların sadece bir yansıması, bizden bağımsız değil. Bence inovasyonu durdurmanın yolu yok. Çok hızlanmış rekabetçi bir teknoloji döngüsünün içine insanlık olarak girdik, çıkma olasılığımız yok. Tabii bir gün genel yapay zekâ gerçekten gelirse, yani biz ya da bizden daha ustun zekâ seviyesine sahip makineler ortaya çıkarsa o zaman bir daha konuşalım!


Ayşegül İldeniz hakkında:

1969 yılında İzmir’de doğan Ayşegül İldeniz, Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldu. 1996’da San Francisco State University’de dijital iletişim üzerine yüksek lisans derecesi alan, 2015 yılında ABD’nin prestijli iş dünyası yayınlarından Fast Company tarafından iş dünyasının en yaratıcı ilk 100 kişisi arasında gösterildi.

Global teknoloji devi Intel’de Yeni Teknolojiler Grubu Dünya Başkan Yardımcılığı yapan ve Intel’in giyilebilir elektronik cihazlar üzerine çalışmalarını yöneten Ayşegül İldeniz, ABD’nin akıllı enerji öncüsü SSN’de COO’luk yaptı ve akıllı teknolojiler üzerine çok sayıda ödül kazandı.  Çeşitli uluslararası kurumlarda yönetim kurulu üyesi olan Ayşegül İldeniz, Silikon Vadisi’nde girişimcilik ve danışmanlık yapıyor.

İzmir’den Silikon Vadisi’ne uzanan yaşam yolculuğu boyunca birçok topluluk ve insanın hayatını değiştirmiş, inovasyon, yapay zekâ, teknoloji, gelecek vizyonu konularında öncülük yapmış küresel bir teknoloji lideri olan İldeniz, sivil toplumda teknolojiyle dönüşüm, akıllı ve yapay zekâyla gelecek ve inovasyon politikası konularında öncü bir isim. 2010’da Eisenhower Fellowship’e seçilen İldeniz, TÜSİAD Silikon Vadisi Network Başkanı, Turkish Philanthropy Funds Yönetim Kurulu üyesi.

Arkeoloji, antik diller ve tarih meraklısı olan İldeniz, aynı zamanda yüzden fazla ülkede seyahat etmiş bir gezgin ve macera sporları tutkunu. Amerika ve İstanbul arasında çalışmalarına devam eden Ayşegül İldeniz, Gazete Oksijen’deki köşesinde teknoloji dünyasına dair yazılar yazıyor.

Ayşegül Işınla Bizi
Bir Teknoloji Liderinin Küresel Serüveni
Ayşegül İldeniz
Doğan Kitap, 2024
iş dünyası, 328 sayfa.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.