İnsan Uygarlığının Kısa Tarihi: Keşke her öğrenci bu kitabı okusa

23 Nisan 2024

İsmet Berkan'ın 'İnsan Uygarlığının Kısa Tarihi' genel kültür, doğru bilinen yanlışlar, birden olmuş gibi öğretilen tarihi süreçlerin ayrıntıları hakkında aydınlatıcı bir eser. Okurken “Keşke her liseli ve üniversiteli bu kitabı okusa” diye düşündüm.

“Okul günlerimin, eğitimime engel olmasına asla izin vermedim.” Mark Twain
“Eğitim sistemimiz kötüleşiyor, öğrenciler ilgisiz, genel kültüre ilgi duymuyorlar, okulda ne bilgi sunulursa ezberleyip geçiyorlar” gibi eleştirileri sık sık duyarız. Kendi eğitim hayatımı düşündüğümde de lise tarih derslerinden geriye hiçbir şey kalmadığını görüyorum. Tarih derslerini okul kitaplarında her şey ‘bir gecede’ olmuşçasına ve bağlamından kopuk bir şekilde alıyoruz. Birçok bilgi ezberden ve sorgulanmadan, yanlış şekilde veriliyor.

Gazeteci yazar İsmet Berkan, The Kitap Yayınları’ndan çıkan ‘İnsan Uygarlığının Kısa Tarihi’ adlı kitabında bu durumu çok güzel özetlemiş: “Bizim ders kitaplarımız hep böyle. Bilgiyi bir tarihi ile öğrenciye aktarmak yerine test şeklindeki sınavda doğru seçeneği işaretleyeceği bir hap halinde vermeyi tercih ediyor.”

Ezber bilgiden zihnimizi zenginleştirecek kırıntı bile kalmadı

Türkiye’deki eğitim sisteminin gerekliliği olarak lisede tarih derslerini testlere yönelik öğrendiğimiz için bize verilen bilgi haplarını aldık. Ama geriye dönüp baktığımızda zihnimizi zenginleştirecek bir kırıntı dahi kalmadı. Bu bilgi hapları bir şeyleri öğrendiğimizi sanmamızı sağlayarak bizi kandıran plasebo hapların ötesine geçemedi.

İsmet Berkan, insanlık tarihini avcılık ve toplayıcılıktan alıp Neolitik Devrim, Sanayi Devrimi, dünya savaşları ve günümüze kadar uzanan süreci özet şeklinde sunuyor. Tarihte iki devrim olduğunu söylüyor, insanlığın tarıma ve yerleşik düzene geçtiği ‘Neolitik Devrim ve Sanayi Devrimi. Tarımın başlamasıyla insanlar, küçük ve göçebe gruplar halinde yaşamayı bırakıp, aynı köydeki kalabalık gruplara dönüştüler. Neolitik Devrim bugün de yaşadığımız çok önemli sosyal, ekonomik ve siyasi gelişmelere neden oldu.

Ders kitaplarına baktığımızda Roma İmparatorluğu’nun sonu bir günde gelmiş, Orta Çağ bir günde bitmiş, İstanbul bir anda fethedilmiş gibi anlatılır. “Orta Çağ’ı bitiren olaylar arasında ilk sebep iklim değişikliğidir. Küresel soğuma ciddi üretim azalmasına ve açlığa yol açtı. Açlık da sosyal huzursuzluk, ayaklanmalar yarattı. ‘Kara Ölüm’ diye anılan büyük veba salgını ortaya çıktı,” diyor Berkan.

Bugün modern hayatta kullandığımız pek çok kavramın kökeninin aslında geçmişte eski uygarlıklarda olduğundan söz eden İsmet Berkan’dan iktisatla ilgili çok ilginç bir etimolojik bilgi öğrendim: “Bugün İsrail’in para biriminin adı ‘şekel’. Şekel kelimesi Sümerceden geliyor. Şekel Sümercede belli bir miktar arpa demek. Madeni bir para olan şekel’in karşılığı devlete ait depolarda duran arpaydı…Bugün ‘altın sertifikası’ veya ‘konut sertifikası’ aldığınızda Sümer uygarlığı tarafından icat edilmiş bir fikri alıyorsunuz.” Böylece diyebiliriz ki emtia para düşüncesini Sümerlere borçluyuz.

Batı medeniyeti Doğu’ya çok şey borçlu

1439’da Johannes Gutenberg’in dizgiyi icat etmesiyle kilise bilgi tekelini kaybetmiş, Rönesans’ın, Reform’un, Aydınlanma Çağı ve bilimsel devrimlerin yolunu açılmış. “Martin Luther’in makalesi dinin, 8. Henry’nin boşanması devlet yönetimlerinin dünyevileşmesine yol açtı. Batı, yalnızca Antik Yunan ve Roma uygarlıklarının eserlerini değil, aynı zamanda İslam âlimlerinin eserlerini de kendi dillerine tercüme ederek İslam uygarlığı sayesinde Rönesans’a girebildi, İslam’ın altın çağında felsefe ve bilim zirvedeydi, dünyevileşmenin tohumları İslam uygarlığınca atıldı.”

Berkan, aslında Batı medeniyetinin ilerlemesinde Doğu’ya çok şey borçlu olduğunu ifade edip “Biz Doğu’dan bakınca Batı’yı üstün ve ‘ileri’ görüyor, kendimizi az gelişmiş ve ‘geri’ kabul ediyoruz. Bu kurtulmamız gereken bir aşağılık kompleksimiz,” diyerek bir özeleştiri de yapıyor.

Osmanlı modern dünyaya uyum sağlayamadı

Sanayi Devrimi’nden sonra ise makineleşme nedeniyle dünyada savaşlar ve askerlik şekil değiştirir. Ekonomisi savaşlara, fetihlere ve vergilere bağımlı olan Osmanlı İmparatorluğu, hâlâ geleneksel yöntemlerle savaşan yeniçerilerle ‘modern’ dünyaya uyum sağlayamadı.

Her ne kadar 3. Selim Nizâm-ı Cedîd Ordusu’nu kurduysa da, “Modernleşmeyi finanse edecek bir kapitalizm olmadan modernleşmek, taşıma suyla değirmen çevirmek gibidir. Osmanlı, modernleşmesini Batı’dan aldığı borçlarla finanse ediyordu. Ne üretim vardı ne de dış ticaret. Osmanlı’nın batışında emperyalizmin payı yadsınamaz,” diyor İsmet Berkan.

Genel kültür, doğru bilinen yanlışlar, tepeden inme gibi gösterilen tarihi süreçlerin ayrıntıları hakkında bilgiyi ve bilgi edinmeyi seven okurlar için aydınlatıcı bir eser. İsmet Berkan kitabı için şöyle demiş: “Türkiye’de doğup büyüyüp ‘Batılı gibi’ düşündüğünü zanneden biri tarafından yazılmış bir ‘Batı uygarlığı tarihi.” Ben ise kitabı okurken şunu düşündüm: “Keşke lise ve üniversite çağındaki her öğrenci bu kitabı okusa.”

İnsan Uygarlığının Kısa Tarihi
İsmet Berkan
The Kitap Yayınları, 2023
genel kültür, 256 sayfa.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.