Taşların Anlattığı
Clara Dupont-Monod
Çeviri: Bahadırhan Bozkurt
İletişim Yayınları, 2024,
roman, 120 sayfa
Taşların Anlattığı, bir ailenin Fransa’nın ücra bir köyündeki sessiz sakin hayatının ansızın nasıl dönüştüğünü anlatan dokunaklı bir kitap.
Ailenin ilk iki çocuğunun hayatı engelli bebeğin gelişiyle sarsılıyor. Ağabey bebeği sahiplenip bağrına basıyor, asla onsuz yapamıyor; kız kardeşin bebeğe karşı hissettiği öfke ve nefretse giderek büyüyor. Bu uyumsuz çocuğun ölümünden sonra dünyaya gelen yeni bir çocuk, yıllar içinde yıpranan aileyi tekrar bir araya getirmeye çalışıyor. Ve evin duvarlarındaki, avlusundaki taşlar tanık oluyor tüm yaşananlara.
Clara Dupont-Monod’nun yazarlığındaki ustalık, çok trajik durumları hiç romantize etmeden, sakin sakin, duyguları sömürmeden anlatabilmesinde saklı.

Mumi Kışı
Tove Jansson
Çevirmen: Ali Arda
Dinozor Genç, 2024
120 sayfa.
Kuzey’li çocuk edebiyatının efsanesi Tove Jansson’dan etkileyici bir kış masalı…
Mumi Vadisi’nde kış. Her şey sessiz ve hareketsiz çünkü Mumiler Kasım ve Nisan ayları arasında kış uykusuna yatıyor. Ancak aniden beklenmedik bir şey olur: Ocak ayının soğuk bir gününde Mumiş uyanır ve bir daha uyuyamaz. Mumiş ilk başta, oldukça korkar ve yalnızlık çeker, ancak yavaş yavaş harika yaratıklarla dolu yeni ve soğuk bir kış dünyasını keşfeder.

Gümüş Aygır – Kore’nin Hikâyesi
Ahn Junghyo
Çevi ren: Tayfun Kartav
Yordam Kitap, 2024
roman, 415
Çocuk yaşta Kore Savaşı’na tanıklık eden yazar Ahn Junghyo, ‘Gümüş Aygır’da, tanıklıklarını ve savaşın küçük bir Kore köyünde açtığı onulmaz yaraları sarsıcı bir biçimde anlatıyor.
1950 yazında Kore Savaşı patlak verdiğinde, bir Kore köyünde çocuklar, halkı özgürlüğüne kavuşturmak için gümüş aygırının sırtında çıkıp gelecek mitolojik kahraman Bebek Kumandan’ı beklerken BM ordusuyla birlikte Amerikan generali Douglas MacArthur çıkagelir. Bu andan itibaren Kore de Geumsan köyü de sonsuza dek değişmiştir artık. Ahn Junghyo, savaşın dul bir anneyi bölgeye konuşlanan yabancı askerlere hayat kadınlığı yapmaya itişini, savaş ortamındaki çocukların geri dönülmez biçimde değişen dünyalarını, yoksulluğu, yozlaşmayı ve ahlaki çöküşü acımasız bir gerçekçilikle resmediyor.

Benim Adım Luz
Elsa Osorio
Çeviren: Cansu Akkoyun
Dipnot Yayınları, 2024
roman, 420 sayfa.
1970’li yıllarda Arjantin’de faşist cunta döneminin yaygın uygulamalarından biri, gebe olan siyasi kadın mahkûmların doğurdukları çocukların alınıp devlet için çalışan yüksek rütbeli görevlilerin ailelerine verilmesidir. Böyle bir aile tarafından yetiştirilen Luz da kocası ve küçük oğluyla İspanya’ya tatilini geçirmek üzere gelir. Fakat Luz’un asıl amacı biyolojik babasını bulmak…
“Elinizden bırakamayacağınız, tutkuyla yazılmış bir roman.” Beatriz Pottecher, El Mundo
