Yeni Çıkanlar: Kurgu Dışı – 17 Eylül

17 Eylül 2024
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı

Kaçak Yazarlar
Kürşad Oğuz
Kırmızı Kedi Yayınları, 2024
224 sayfa.
Kürşad Oğuz dünya edebiyatı tarihinde zorlu bir yolculuğa çıkıyor ve kendi sonunu kurgulayan, hazırlayan yazarları anlatıyor.
‘Kaçak Yazarlar’da eserleri yaşamları değil, sonları olmuş yazarların yaşamöykülerini okuyacaksınız. Bu dünyadan gitmek için yazmanın da bir yol olabileceğinin kanıtı 22 portre: J.D. Salinger’dan Patricia Highsmith’e, Ernest Hemingway’den Boris Vian’a, Colette’ten Iris Murdoch’a, Stefan Zweig’dan Jorge Luis Borges’e, Mark Twain’den Jack London’a… Yokoluşun da bir varoluş biçimi olduğunu gösteren nice efsanevi yazar…

Yabani Tasarım – Doğanın Mimarları
Kimberly Ridley
Çeviren: Burçak Targaç
Alfa Yayınları, 2024
112 sayfa.
Asli mimarımız olarak doğa milyarlarca yıldır olağanüstü yapılar inşa edip levazım üretiyor. ‘Yabani Tasarım’da hayvanların, bitkilerin ve mineral dünyasının yarattığı çarpıcı ve işlevsel formlara methiyeler düzülürken, çardak kuşlarının kur yapıp çiftleştiği yerler denli gösterişli, ormanların büyük tasarımını şekillendiren yeraltı mantar ağları denli gizemli yapılar keşfediliyor.
Bilimle sanatı capcanlı denemeler ve cafcaflı antika görseller vasıtasıyla harmanlayan bu küçük ölçekli ilginçlikler hazinesi, merak duygunuzu yeniden canlandıracak ve pencerenizin hemen ötesinde bulunan dünyaya ilişkin algılarınızı değiştirmeye yardımcı olacak.

Yıkıcı Yetmişler
Michael Hardt
Çeviren: Münevver Çelik
Otonom Yayınları, 2024
352 sayfa.
Hardt, 70’lerdeki devrimci hareketleri alışılagelenden bambaşka bir bakış açısıyla yorumluyor. Ona göre bu hareketler 60’larda doruk noktasına ulaşan sol hareketin bitişini ve yenilgisini ifade etmez. Aksine, bir yandan devrimci hareketlere yönelik şiddet ve baskının arttığı, öte yandan merkezcil ve hiyerarşik sol söylemin artık işe yaramadığı bir dönemde, 70’lerdeki hareketler, ırkçı, sınıfsal, patriyarkal, cinsiyetçi ve doğa tahribatına dayalı çoklu tahakküm yapılarına karşı çıkmakla kalmayıp, alternatif toplumsal ve politik örgütlenmeler yaratma arayışına girmişlerdir.
Hardt, bizi 70’lerdeki hareketlerin icatçı ve özgürlükçü gücünü yeniden keşfetmeye davet ediyor. Hem de bu hareketleri yüceltmeden ya da mahkûm etmeden, onların ruhunu hissederek, yıkıcılıklarındaki kuruculuğu çekip çıkararak…

 

Gezgin Günce – Britanya Defterleri, 2008
Ali Teoman
Yapı Kredi Yayınları, 2024
184 sayfa.
‘Gezgin Günce’, Ali Teoman’ın 2008 yazında eşi ve arkadaşlarıyla birlikte gittiği Edinburgh ve Londra seyahatinin izlenimleri ve gözlemlerinden oluşuyor. Ancak, bir gezginin değil, bir yazarın güncesi bu. Yazar, sadece gördüklerini değil, okuduklarını, din­lediklerini, düşünüp hissettiklerini de kaydediyor. Ki­tabın penceresinden bakıldığında bir tür iç yolculuğun kilometre taşları bir görünüp bir kayboluyor.

Gönül Dağı – Neşet Ertaş’ın Dünyası
Savaş Şafak Barkçin
Ketebe Yayınları, 2024
128 sayfa.
Türküleriyle Anadolu’nun hüzünlü ve sevinçli sesini dünyaya duyuran, kalplere dokunan bir halk ozanı Neşet Ertaş… Hayatı boyunca sazını ve sözünü yoldaşı edinerek insanlara sevdayı, hasreti, gurbeti, aşkı ve hüznü anlattı.
‘Neşet Ertaş kimdir?’ sorusunun ötesine geçerek ‘Neşet Ertaş’ın gönlünde neler saklıdır?’ sorusuna yanıt arayan Savaş Ş. Barkçin, Neşet Ertaş’ın türkülerinin ardındaki gizemleri, ruhundaki derinliği ve yaşamındaki hikâyeleri, her döneme ışık tutan anekdotlarla ‘Gönül Dağı’nda bir araya getiriyor.

Kendi Hikayenin Kahramanı Olabilirsin
Ece Çiftçi
Doğan Solibri, 2024
112 sayfa.
“Aslında değiştirme gücü hepimizin içinde var. Ben bunu
14 yaşımda fark ettim… Farkındalık insanları çoğu zaman rahatsız eder. İnsanlar onun üzerini toprakla örterler.”
Sosyal Ben Vakfı kurucusu Ece Çiftçi, okuyucuları ‘kendi hikâyelerinin kahramanı’ olabilecekleri bir yolculuğa davet ediyor. Var olduğu yerde mutlu olmayanlar, kendini keşfetmesini engelleyen o sert kabuktan sıyrılmak isteyenler, genel geçer başarı faktörleriyle değerlendirilmekten yorulanlar, kendini nasıl alkışlayacağını bilmeyenler bu yolculuğa davettli.

Theodora
David Potter
Çeviren: U. Deniz Tuna
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2024
biyografi, 304 sayfa.
Bizans İmparatoriçesi Theodora (495?-548), mütevazı bir aileden gelmesine karşın imparatoriçeliğe kadar yükselip ülkesine damgasını vurmayı başarmıştır. Ayı terbiyecisi babasının ve dansçı annesinin yolundan giderek ergenlik çağlarında sahneye çıkmış, günümüzde o yaşlardaki bir kız için asla düşünülemeyecek gösterilerin içinde yer almış, böylece şehrin önde gelen erkekleriyle tanışarak adım attığı iktidar yolu onu, tahtın veliahtı ve sonrasında sahibi Jüstinyen ile evliliğe kadar götürmüştür. Sahne sanatçısı kadınların üst sınıftan erkeklerle evlenmesinin yasadışı olduğu bir dönemde Veliaht Jüstinyen’i ikna edip imparator dayısı nezdinde girişimde bulunarak yasayı değiştirtmesini sağlayan Theodora, böylece hem kendisine imparatoriçeliğin kapısını aralamış, hem de meslektaşlarına büyük yarar sağlamıştır.
Geç Roma ve Bizans tarihçisi David Potter, Theodora’nın oyunculuktan imparatoriçeliğe, oradan da azizeliğe ulaşan yolu adımlayışını aktarırken, başta cinsel ithamlar olmak üzere Bizanslı tarihçi Prokopios’un ona yönelttiği ağır suçlamaları da yerli yerine oturtuyor.

 

Kendi Heykelini Yontan Kadınlar –
Leylâ Erbil’in Anlatılarında Kendilik Bilinci, ‘Aitsiz Kimlik’ler ve Kolektif Hafıza
Burcu Şahin
Everest Yayınları, 2024
168 sayfa.
Leylâ Erbil, tıpkı kaleme aldığı kadın-yazarlar gibi kendiliğini inşa etmek için çabalamış, varlığı ile hayata karşı direnmiş bir yazar. Burcu Şahin bu kitapta Leylâ Erbil’in romanlarını ‘kendilik bilinci’ açısından inceliyor ve satırlar arasında hem yazarın hem de yarattığı kadın karakterlerin verdiği mücadelelerin izini sürüyor.
Leylâ Erbil’le, ‘Kalan’ romanını yazdığı dönem tesadüfen tanışan ve bu kısa görüşmenin etkisinden uzun süre çıkamayan, doktora tezi için buradan ilmekler yakalayan Burcu Şahin, aitsiz kimlikler etrafında bir tema örmeye başlar. Erbil’in karakterlerinin ve meydan okuma yöntemlerinin derin analizini yapar. Romanlardaki kendilik pratiklerini, öznellik, sorumluluk, erdem, hafıza ve kimlik gibi birçok farklı açıdan irdeler.
Bu kapsamlı inceleme, edebiyat araştırmacıları kadar Leylâ Erbil okurları ve meraklıları için de bir başvuru kaynağı.

Meslek Olarak Sanat
Bruno Munari
Çeviren: Betül Parlak
Ayrıntı Yayınları, 2024
224 sayfa.
‘Meslek Olarak Sanat’, endüstriyel tasarım kategorisinde değerlendirebileceğimiz bir kitap. Yazarın Il Giorno gazetesi için yazdığı makalelerinin yanı sıra kitabın teması için uygun gördüğü başka yazılarını da içeriyor. İlk baskısı 1966’da yapılan ve Laterza yayınevinin çeşitli dizilerinde yer alan bu eser, günümüze kadar 20’den fazla baskı yaptı.
Endüstriyel tasarım, reklamcılık, grafik tasarım, gündelik nesnelerin estetiği, kullanım nesneleri ve sanat, görsel iletişim alanlarında vazgeçilmez bir başvuru kaynağı.

 

Her Şeyin Şafağı – İnsanlığın Yeni Tarihi
David Graeber, David Wengrow
Çeviren: Kerim Kartal
Epsilon Yayınları, 2024
848 sayfa.
Tarımın ve şehirlerin gelişiminden devletin, demokrasinin ve eşitsizliğin kökenlerine kadar sosyal evrim hakkındaki en temel varsayımlarımıza meydan okuyan ve insani özgürleşme için yeni olasılıklar ortaya koyan, insanlık tarihine dair yepyeni bir yaklaşım…
Nesiller boyu uzak atalarımız ya özgür masumlar ya da haydut savaşçılar olarak ilkel açıdan nitelendirildi. Bize uygarlığın ancak başlangıçtaki bu özgürlüklerimizden vazgeçerek ya da temel içgüdülerimizi kontrol altına alarak elde edilebileceği söylendi.
· Eğer insanlar evrimsel geçmişlerini küçük avcı-toplayıcı gruplar hâlinde geçirmedilerse bunca zaman ne yapıyorlardı?
· Tarım ve şehirleşme hiyerarşi ve tahakkümün pençesine düşmek anlamına gelmiyorsa ne tür sosyal ve ekonomik örgütlenmelere yol açtı?
Arkeoloji ve antropolojide çığır açan araştırmalara başvuran yazarlar, kavram zincirlerimizi bir kenara bırakıp gerçekten olan biteni algılamayı öğrendiğimizde tarihin nasıl çok daha ilginç bir hâl aldığını göstererek insanlık tarihinin seyrinin sanıldığından daha belirsiz, daha eğlenceli ve umut dolu olasılıklarla dolu olabileceğini ortaya koyuyor.
‘Her Şeyin Şafağı’, insanlık tarihine dair anlayışımızı kökten değiştirerek yeni özgürlük biçimlerini, toplumsal örgütlenmenin yeni yollarını hayal etmeye giden bir yol çiziyor.
“Sadece bir kitap değil, entelektüel bir şölen.” Nassim Nicholas Taleb
“Sosyoloji, antropoloji, arkeoloji ve siyaset felsefesinin temel fikirlerine cesur yorumlar getiren, modern uygarlık üzerine kapsamlı bir inceleme.” New York Times

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.