Sınıf
Andrea Cavalletti
Çevirmen: Mehmet Fahrettin Biçici
Dergah Yayınları, 2024
152 sayfa.
İtalyan filozof Andrea Cavalletti, işçi sınıfını paramparça eden neoliberal siyaset ve sağ popülizmin yükselişi karşısında ‘sınıf’ın özgül anlamını ve siyasetini ele alıyor. Sınıf kavramını, bugüne dek karşıtı olarak kabul edilmiş ‘kalabalık’ ve ‘kitle’yle ilişkisini irdeleyerek, 19. yüzyılın cadı kazanında ‘toplum’un oluşum sürecini inceliyor. Sınıf kavramına musallat olmuş yanılsamaları, illetleri, işgalci türeyişleri ayıklıyor. Cavalletti, sağ popülizmin kitleyi sıkıştıran siyasetinin karşısına, sınıfın gevşeten dayanışmasını koyuyor.

Delhi’den Yazıp Postalamam Şart! –
Hindistan’da Okuyan İlk Türk Öğrencinin Mektupları
Saime İnal Savi
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 2024
anı, 616 sayfa.
1963-65 yılları arasında yüksek lisans eğitimi için Hindistan’da bulunan ilk Türk öğrenci Saime İnal’ın mektupları, 1947’de bağımsızlığını kazanmasının hemen ardından Güney Asya’nın bu büyük ülkesinin siyasi dönüşümü, ekonomisi, kültürü ve sosyal hayatı hakkında tanıklıklarla dolu. Yaşamının sonraki döneminde Fars Dili ve Edebiyatı’nda Türkiye’deki en önemli akademisyenlerden biri olacak Saime İnal’ın yazdığı satırlar, Aligarh İslam Üniversitesi’ndeki öğrencilik günlerinin yanı sıra Bangalore’dan Agra’ya, Keşmir’den Madras’a yaptığı gezileri ve Delhi’deki Türk Büyükelçiliği bünyesinde düzenlenen toplantı ve etkinliklerden izlenimleri içeriyor.

Felsefenin Başarısızlıkları –
Bir Yükselişin ve Çöküşün Anatomisi
Stephen Gaukroger
Çevirmen: Kadir Gülen
Fol Kitap, 2024
336 sayfa.
Tanınmış felsefe tarihçisi Stephen Gaukroger bu kışkırtıcı kitabında felsefe tarihinin pek anlatılmayan, çoğu zaman sessizlikle geçiştirilen öyküsünü anlatıyor ve bu gibi sorulara bir yanıt veriyor. Felsefe tarihinden zengin örneklerle tarihte sadece tek tek felsefi sistemlerin, okulların ve görüşlerin değil felsefenin ta kendisinin defalarca başarısız olup çöktüğünü, bazen yüzyıllarca terk edildiğini, yerini başka etkinliklerin aldığını gösteriyor. Felsefeyi felsefe olarak anlamanın yolunun onun başarısızlıklarını da denkleme katmaktan geçtiğini ortaya koyuyor.
