Şirin kitaplarıyla büyüdü, şimdi serinin editörü

Timaş Yayınları çocuk kitapları editörü Gülfem Özer'in okuduğu ilk kitap, Birsen Ekim Özen imzalı 'Şirin' serisiydi. Küçük yaşta Şirin'i o kadar sevdi ki ona benzemek için saçlarını tıpkı Şirin gibi kakül bile kesti. Aradan yıllar geçti, şimdi çok sevdiği serinin editörlüğünü yapıyor.

Kültür Sanat 6 Temmuz 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı
Gülfem Özer, 'en yakın arkadaşı' Şirin ile.

Çocukken okuduğunuz ilk kitabı hatırlıyor musunuz? Küçükken elinize aldığınız ilk kitap, hayatınızda derin izler bırakır hatta okuma ile ilişkinizi belirler, derler. Bazen şehre bir film gelir, bazen elinize bir kitap geçer. Ve yeterince şanslıysanız ömrünüz boyunca izlerini taşıyacağınız yeni bir arkadaş edinmiş olursunuz.

Bunlar çok klişe ya da iddialı geldiyse sizi Gülfem Özer ile tanıştıralım. Timaş Yayınları çocuk kitapları editörü Gülfem Özer, ilkokul ikinci sınıftayken okul kütüphanesinde daha sonra hayatını nasıl etkileyeceğini bilmeden bir kitap seçti: Birsen Ekim Özen imzalı ‘Şirin’ serisinin, ‘Önemli Numaralarla Başım Dertte’ kitabı. Çekingen bir çocuk olduğunu söyleyen Özer, Şirin’e ilk okuyuşta vurulmuş:

“Hazırcevaptı, dünyaya kendi gözleriyle bakan, kendiyle barışık bir karakterdi. Aklında ne varsa söylemesini çok sevmiştim. Şirin en yakın arkadaşım oldu. Şirin’i kitap okumak sıkıcı gelmedi hiçbir zaman. Dışarıya oyun oynamaya çıkmak gibiydi, gülüyordum, eğleniyordum. Bir süre sonra diğer kitaplarını da okumaya başladım. Onu o kadar çok sevdim ki eğer görüntüm Şirin’e benzerse karakterim de benzer diye düşünüp saçlarımı Şirin gibi kakül bile kestirdim.”

‘Şirin’ serisi, okumayı yeni öğrenen okurlara yönelik eğiti ve eğlenceli bir seri. Başkahraman Şirin hareketli, bildiğini okuyan, yaramaz ama bir o kadar da sevgi dolu bir çocuk. Türlü türlü maceralara atılıyor, hem öğreniyor hem de öğretiyor.

Yazar Birsen Ekim Özen, editörü Gülfem Özer ile tanışmalarında çok duygulandığını söylüyor.

İş görüşmesine Şirin etkisi

Normal şartlar altında çok sevdiğimiz bir kitapla yıllar sonra tesadüfen karşılaşır ve sevgiyle anımsarız. Özer için de benzer bir durum olsa da onu büyük bir çoğunluktan şanslı kılan başka bir şey oldu. Yıllar sonra Timaş Yayınları’na iş görüşmesine gittiğinde çocukluk arkadaşı Şirin onun yardımına koştu.

Görüşmeye giderken internetten Timaş’ın çok satan kitaplarına baktı, bahsi geçen Şirin’in en yakın arkadaşı olduğunu fark etti. Yedi ay önce Timaş Yayınları’nda çalışmaya başlayan 23 yaşındaki Özer ile en yakın arkadaşı Şirin’in yaratıcısı Birsen Ekim Özen ile tanışma anı da bir o kadar önemliydi. Yazar Özen, o günü şöyle anlatıyor:

“Bir edebiyat fuarında tanıştık. Şirin’in editörünün Gülfem olacağını söylediler. Şirin ile hikayesini de anlattılar. Çok çekingendi, tatlı, ürkek kuşlar gibiydi. Yazar olarak yazdıklarınız okurlar üzerinde nasıl bir etki bırakıyor çok fazla bilemeyebiliyorsunuz. Karşınızda sizi gördüğü için heyecanlanan, kitabınızla okuyup büyümüş genç bir kadın var ve sizin editörünüz olmuş. Bu çok çok bir şey. Gülfem bana hikayesini anlatırken gözleri doldu, birbirimize sarıldık. İkimiz için de çok özel bir andı.”

Serinin son kitabı ‘Bu Kaçıncı Kleopatra’da Şirin ve arkadaşları sanal gerçeklikte bir yolculuğa çıkıyor.

‘Şirin değilim ama Şirin’e ilk kez bu kadar yakınım’

İkili birlikte ilk olarak ‘Şirin’ serisinin ‘Bu Kaçıncı Kleopatra’ kitabında birlikte çalıştılar. Özer, kitap taslağı önüne geldiğinde okur kimliğini bırakamadığını, çalıştığını unutup baştan sona bir ‘Şirin’ kitabı gibi okuduğunu itiraf ediyor: “Metne dışardan bakmakta zorluk çektim. Hayallerimi süsleyen bir karakteri düzeltmeye ya da değiştirmeye çalışmak doğru gelmemişti en başında. Heyecanla okuyordum. Evet, Şirin değildim ama ona ilk kez bu kadar yakındım.”

Çizim sürecinde de Şirin’in ilk kitaplarına, yani Özer’in okuduğu dönemdeki versiyona, benzemesine özen göstermişler. Tabii yaşadığımız dünya değiştikçe Şirin’in dünyası da değişmiş. Şirin’in en sıkı okurlarından Özer’e göre Şirin’den ziyade yaşadığı dünya değişiyor. Lakin o alametifarikası bilmiş tavrını koruyor. Yazar Özen ise editörü Özer ile başka çalışmalar yapacaklarını da müjdeliyor. Hatta editör- yazar ilişkileri, Özer’in başka bir proje için çizim yapmasıyla da devam edebilirmiş.

‘Tüm okurlar benim gibi keyif alsın istiyorum’

Son sözü, en yakın hayali arkadaşına bir şekilde kavuşan Gülfem Özer’e bırakalım: “Özellikle fuarlarda okurlarla yakın temas kuruyoruz. Birine Şirin’i anlatırken o yaşa dönüyorum, o hislerle kitabı anlatıyorum. Eğer Şirin ile çocukken karşılaşıp bu kadar sevmeseydim sanırım bugün bu kadar heves ve mutlulukla çalışmazdım. Tek dileğim, Şirin ile tanışan tüm okurların benim aldığım keyfi almalarını sağlamak.

Raf Gezgini: Özgür ruhlu kadınlarla yola çıkıyoruzRaf Gezgini: Özgür ruhlu kadınlarla yola çıkıyoruz

 

 

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.