9 Eylül 1922’de göndere çekilen zafer bayrağının hikayesi

9 Eylül 1922'deki İzmir'deki Hükümet Konağı'na asılan Türk bayrağı, bir ülkenin bağımsızlığa kavuştuğunun en gerçek ifadesiydi. İşte o bayrağın ve bayrağı asan askerlerin hikayesi dün Tarih TV'de yayınlanan '9 Eylül İzmir'e Doğru' belgeselinde anlatıldı.

Kültür Sanat 9 Eylül 2023
Bu haber 8 ay önce yayınlandı

26 Ağustos 1922’de başlayan Büyük Taarruz’un finalinde Türk Ordusu 9 Eylül İzmir’e girer ve ‘Ya İstiklal Ya Ölüm’ parolasıyla çıkılan yolda esaret altındaki bir millet bağımsızlığına kavuşur. Bu olayın kolektif hafızamızdaki simgesi de bir Türk subayının İzmir Konak’taki Hükümet Konağı’na çekilen Türk bayrağıdır.

İşte o bayrağın ve bayrağı asan askerlerin hikayesi dün akşam Tarih TV’de saat 20.00’de yayınlanan Mesut Gengeç’in yönettiği ‘9 Eylül İzmir’e Doğru’ belgeselinde anlatıldı. Hükümet Konağı’nda işgalci Yunan bayrağını indirip yerine Türk bayrağını asan subay Teğmen Ali Rıza Akıncı. Belgeselde araştırmacı yazar Yaşar Aksoy ve Ali Rıza Akıncı’nın kızı Hayat Ekiz işte o bayrağın hikayesi anlatıyor.

Esir düşse de Mustafa Kemal’in çağrısıyla yine cepheye koştu

Ali Rıza Akıncı, 1898’de Konya’da doğan bir asker oğludur. Babası karşı çıksa da orduya katılır. 1. Dünya Savaşı’nda Arabistan, Gazze ve Filistin-Kudüs’te savaşır.  Şam’da esir düşer. Hatta ailesine şehit düştüğü söylenir. Lakin o esaret hayatından kurtulup memleketine döner. O sırada Kurtuluş Savaşı başlamış ve Mustafa Kemal Paşa çağrı yapmıştır. Teğmen Ali Rıza bu çağrıya kulak verir ve tekrar orduya katılır.

Büyük Taarruz’da, Teğmen Ali Rıza’da Fahrettin Altay Paşa komutasındaki 5. Süvari Kolordusu, 2. Tümen, 4. Alay, 2. Bölük Süvari Takım Kumandanı olarak görev yapar. İzmir’e ilk giren askerlerdendir. İzmir’e girerken pusuya düşer askerleriyle. Üç askeri şehit olur. O da boynundan yaralanır. Ama bu yara onu yolundan alı koymaz.

‘Ne duruyorsun teğmen indirsene o bayrağı’

Teğmen Ali Rıza İzmir’e girer girmez, 15 Mayıs 1919’dan beri Yunan bayrağının dalgalandığı Hükümet Konağı’nın önüne gelir. Sonrasını Hayat Ekiz’den dinleyelim: “Babam İzmir’e girdiğinde Hükümet Konağı’nın önüne geliyor. Kapı kilitli. Orada yaşlı bir kadın. Ne duruyorsun teğmen içeri girip indirsene o bayrağı’ diyor ve hemen babamın eline bir bayrak veriyor. Babam kapıyı kırıyor. Hemen balkona çıkıyor. Yunan bayrağını indiriyor. Yaşlı kadının verdiği bayrağı asıyor.”

İzmir’in işgal yıllarında Yunanlar’ın Türk bayrağına karşı hassasiyeti vardır. Hemen hemen bütün evlerden bayraklar toplanmıştır. 8 Eylül’ü 9 Eylül’e bağlayan gece İzmir’deki evlerde birçok kadın bayrak diker. İşte o yaşlı kadının Teğmen Ali Rıza Akıncı’ya verdiği bayrak bu gece dikilen bayraklardandır.

Yüzbaşı Şerafettin İzmir, Teğmen Hamdi Yurteri, Teğmen Ali Rıza Akıncı (soldan sağa) Hükümet Konağı’na diktikleri zafer bayrağının önündeler.

Hükümet Konağı’nda Türk bayrağı dalgalanmaya başlamıştır, ama aradan üç dakika geçer. Yüzbaşı Şerafettin İzmir de gelmiştir Hükümet Konağı’na. Sonrasını Yaşar Aksoy anlatsın: “Yüzbaşı Şerafettin, Ali Rıza Akıncı’ya ‘Ne yaptın teğmen’ der. O da ‘Türk bayrağını çektim komutanım’ der. Yüzbaşı Şerafettin hemen beline sardığı o kocaman bayrağı çıkarır ve büyük bayrağı asarlar.”

Fimlerde gördüğümüz o ünlü sahne işte bu büyük bayrağın dikilişinin görüntüsüdür. Önde Yüzbaşı Şerafettin İzmir, Teğmen Hamdi Yurteri, Teğmen Ali Rıza Akıncı vardır o görüntülerde.

'Hacianestis! Mağrur kumandan! Gel de ordularını kurtar'‘Hacianestis! Mağrur kumandan! Gel de ordularını kurtar’

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.