Herkesin gözü Gordion’da… UNESCO listesine girecek mi?
Cumhuriyetin simge yapılarından Ankara Palas'a büyük ilgi. Restorasyon sonrası 21 Şubat'ta müze olarak açılan tarihi yapıyı bugüne kadar 50 bin kişi ziyaret etti.
Ankara Palas, müzeye dönüştürüldükten bu yana ilgi görmeye devam ediyor. 21 Şubat’ta açılan Cumhuriyetin simge yapısı, kapsamlı restorasyon sonrasında açıldığı günden bu yana 50 bin kişi tarafından ziyaret edildi. Cumhuriyet döneminin simge yapısının binlerce ziyaretçiyi ağırlamasında merkezi konumu etkili oldu. Ankara Ulus’taki İkinci Meclis binasının karşısında yer alan müze, tarihe meraklı ziyaretçilerin uğrak noktası haline geldi.
Müzenin, açıldığı günden bu yana ücretsiz olarak gezilebilmesi de ziyaretçi sayısını artırdı. Pazartesi dışında her gün açık olan müzenin ziyaretçi akışı dikkate alındığında, hafta sonları sayının daha da yükseldiği gözlendi. Ankara Palas Müzesi, Milli Saraylar koleksiyonlarında yer alan 16 – 19. yüzyıllara ait seçkin eserlerin yanı sıra Atatürk’ün kullandığı ve erken Cumhuriyet döneminin izlerini taşıyan eserlere ev sahipliği yapıyor.
Müzede Cumhuriyet ve Osmanlı dönemine ait eserler bir arada sergileniyor. Cumhuriyet dönemi Türk portre ressamlığında önemli yeri olan 1914 Kuşağı sanatçılarından İbrahim Çallı ve Feyhaman Duran’ın tabloları müze koleksiyonunu zenginleştiren eserler arasında. Ankara Palas’ın duvarlarını süsleyen saatler de ziyaretçileri zamanda yolculuğa çıkaracak nitelikte.
Osmanlı sarayında ve Ankara Palas’ta kullanılan Avrupa yapımı gümüş takımlar ise müzenin dikkati çeken eserlerinden. Halife Abdülmecid Efendi Kütüphanesinden derlenen yazma ve matbu eserler ile Atatürk’ün kullandığı eşyalardan oluşturulan seçki ve çok daha fazlası da müzede yer alıyor. Yeni kurulan Cumhuriyet’in modern yüzünü temsil eden Ankara Palas Müzesi, 1000 metrekareyi bulan kapalı alanda sergilenen 1200’e yakın esere ev sahipliği yapıyor.