Hz. Muhammed biyografisi 'İlk Müslüman' kitabıyla dünyaya ismini duyuran Lesley Hazleton hayatını kaybetti. İnançlar üzerine yazdı, gazetecilik yaptı, sıkı bir araba tutkunuydu. İnsan olmanın biricikliğinin ölüm olduğunu düşünüyordu.
Lesley Hazleton 78 yaşında hayatını kaybetti. Hz. Muhammed’in hayatını anlatan ‘İlk Müslüman’ kitabıyla dünyaya ismini duyuran Lesley Hazleton 87 yaşında hayatını kaybetti. Yazar böbrek kanseriydi, ölümü bekliyordu. Nitekim ülkesinde yasal hale getirildiği için, hayatına kendi isteğiyle son verdi. Geriye de tüm sevdiklerine ve okurlarına veda eden bir mektup bıraktı.
“Bu bir veda ve birçoğunuz bilir ki ben veda etmekte berbatım” dediği mektubunda şu sözlerle gittiğini duyurdu:
“Altmış yılı aşkın bir süredir seçim yanlısı bir feministim, bu yüzden bu konuda da seçim yapmam şaşırtıcı olmamalı. Beklenmedik ama harika şekilde katlanılabilir bir varlık hafifliği yaşıyorum. Hayata veda etmenin üzücü değil ne kadar harika olduğuna dair sevinç ve şaşkınlık hissi. Ve büyük bir şükran. Gerçekten hayatımın en iyi zamanını geçirdim. Aslında bu hayatta birkaç hayat yaşamayı başarmışım gibi geliyor bazen.”
THIS is how you say goodbye. An astonishing woman. This talk of hers was so brave, so powerful. https://t.co/0CzUIqHo1r And this letter is simply stunning. Rest in peace, dear Lesley. Your words, your wisdom will be with us forever. pic.twitter.com/Q1xVgszLsH
— Chris Anderson (@TEDchris) May 2, 2024
Lesley Adele Hazleton 20 Eylül 1945’te İngiltere’de, Yahudi bir ailede dünyaya geldi. Manchester’da psikoloji lisans ve yüksek lisans eğitimi aldı. Okul gazetesinde çalıştı, gazeteciliğe her zaman hevesliydi. Kısa bir dönem öğretmenlik yapsa da sonra gazeteciliğe başladı. 1966’da sadece 20 yaşındayken Kudüs’e taşındı. O dönem The Jerusalem Post için gazeteci ve Time dergisi için haberler yazdı. Takvimler 1977’i gösterirken Hazleton ilk kitabı ‘İsrailli Kadınlar: Efsanelerin Ardındaki Gerçek’de kadınların yaşamını ve feminizmin ülkedeki durumunu anlattı. Kitabında kendisine dair bir bilgi de verdi; hiçbir zaman evlenme planı olmamış, çocuk istememişti.
1979’da İsrail’den New York’a taşındı. Burada da yazmaya devam etti ancak sürprizlerle dolu kişiliği ve bilinmezliğe olan tutkusu onu yeni bir hobiyle tanıştırdı. Hazleton yarış arabası sürmeye başladı. Hatta sonra bu alanda köşe yazmaya başladı. Tutkulu bir araba aşığıydı. Bir gün Porsche 911 sürerken hız tutkusunu keşfetti, o an hıza aşık olduğunu düşündü. Ama en sevdiği araba Orta Doğu’da sürdüğü, Hermon Dağı’na giderken tanklardan kaçtığı, mayın tarlasından bile kurtulup geçtiği Citroën Deux Chevaux’suydu.
Lesley Hazleton inançlar ve dinler hakkında blog yazmaya başladı. Kendisi bile bunu tam olarak neden yaptığını bilmiyordu. Ancak 13 yılını geçirdiği Kudüs’ün bu ilgisinde büyük bir etkisi olduğunu düşünüyordu: “Kudüs’te yaşadığım ve çalıştığım yılların etkisi olabilir. Siyaset ve dinin en kışkırtıcı olduğu şehir…”
Önce Hz. Meryem’in biyografisini yazdı, sonra ‘Jezebel: İncil’in Harlot Kraliçesinin Anlatılmayan Hikayesi’ adlı bir başka biyografi kitabı geldi. Hz. Muhammed’in biyografisi ‘İlk Müslüman: Muhammed’in Hikayesi’ isimli kitabı 2013 yılında yayımlandı. Bu kitabı büyük ilgi gördü. Hazleton İslam ile ilgili kültürel etkinliklerde ve konferanslarda aranan bir konuşmacı oldu.
Bu unutulmaz anlardan biri 2016’da Seattle’da katıldığı TEDx konuşmasıydı. Ölümsüzlüğün ne kadar korkunç olduğunu, insan olmanın en biricik özelliğinin ölüm olduğunu “Sonlara ihtiyacımız var” diyerek anlattı: