Sanat tarihi yeniden yazılıyor: Caspar David Friedrich’in sanılan tablo başkasınınmış
'Kuru Otlar Üstüne' ve Pink Floyd'un 'High Hopes' şarkısının klibinin bir ortak noktası var. Her ikisi de bu yıl doğumunun 250. yılı kutlanan romantik ressam Caspar David Friedrich'e selam gönderiyor.
Yalnızların en yalnızı. Bu tanım 5 Eylül 1774’te dünyaya gelen Caspar David Friedrich için söylenmişti. Tıpkı Jean Jacques Rousseau gibi kalabalıklardan uzakta uzun yürüyüşler yapan Ludwig van Beethoven gibi romantizmden etkilenen hatta ona yön veren ressam bu kişilerin aksine hayatı boyunca hep kendiyle baş başa kalmayı tercih etti. 250. doğum yılını kutladığımız ressam ondan sonra gelen farklı disiplinlerdeki sanatçıları etkilemeye devam ediyor.
Mum ve saban üretimi yapan 10 çocuklu bir ailenin çocuğu olarak doğduğunda etrafındakilerin beklentisi Protestan ahlakı doğrultusunda çalışmasıydı. Baltık Denizi kıyısında yer alan Greifswald kasabasında doğan Caspar David Friedrich ölümün soğukluğuyla yedi yaşında tanıştı. 1881 yılında annesini kaybetti. Bu trajik kayıp onun içe kapanık ve melankolik bir insan olmasına yol açtı. Vaktinin önemli bir bölümünü çizim yapmakla geçiriyordu. Çizim konusundaki yeteneğini fark eden babası neyse ki onu bu yeteneğinden alıkoymadı. Resim konusunda akademik eğitimini Almanca konuşulan herhangi bir kent yerine Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da aldı.
Avrupa’nın endüstri çağıyla birlikte hızlı bir şekilde kentleştiği 19. yüzyılda romantikler soluğu doğada aldı. Caspar David Friedrich de bunlardan biriydi. Her ne kadar atölyeden çıkıp tablosunu dışarıda resmedenler genellikle empresyonist ressamlar olarak bilinse de onların da ilham aldıkları biri vardı. Alman ressam pek çok tablosunu doğanın kalbinde resmetti. Alabildiğine uzaklara uzanan ufuklar, hayranlık uyandıran manzaralar ve kimi zaman da bu manzaraların içinde kaybolmuş suretini göremediğimiz insanlar.
“Deniz Kenarındaki Keşiş,” “Rügen Kayalıkları,” yıkıcı, soğuk ve uçurumlarla dolu “Buz Denizi” ya da sanat tarihinin en ünlü tablolarından biri olarak gösterilen “Bulutların Üzerinde Yolculuk” salt doğaya veyahut insanın ona duyduğu hayranlığı yansıtan tabloları oldu romantik ressamın. Romantik dönem sonrası dünyaya hakim olmaya başlayan realizm ile az daha unutulacakken Alman müzelerinin koleksiyon aşkı Caspar David Friedrich’i bugünlere taşıdı. Eserlerinin önemli bir bölümü Hamburg’daki Kunsthalle Müzesi’nde sergilenmekte.
Yalnız, romantik ve melankolik ressamı dünya en çok da ‘Bulutların Üzerinde Yolculuk’ tablosuyla tanıyor. Muhtemelen kendisini resmettiği tablonun mekânı ise Saksonya eyaletindeki Elbsandsteingebirge Dağları. Sırf tablonun resmedildiği o dağları görmek için günümüzde insanlar bölgeyi ziyaret etmekte. Tabii tablonun etkisi bununla sınırlı değil. Pink Floyd’un 1994 çıkışlı ‘The Division Bell’ albümünde yer alan ‘High Hopes’ şarkısına çekilen klip adeta Caspar David Friedrich’e bir saygı duruşu niteliğindedir. Storm Thorgerson imzası taşıyan klipteki oyunculardan biri kamera karşısında saç modeli, kıyafeti ve çekim açısıyla ‘Bulutların Üzerinde Yolculuk’ tablosundaki gibi konumlandırılmıştı.
Bu ikonik tablo sadece ‘High Hopes’ şarkısının klibinde hayat bulmadı. Nuri Bilge Ceylan’ın geçen yıl yayınlanan ‘Kuru Otlar Üstüne’ filminin afişini görenler ‘Bulutların Üzerinde Yolculuk’ tablosu referansını fark etti. ‘Mona Lisa’ kadar olmasa da tabloyu gündelik hayatta kullanılan pek çok eşyanın da üstüne desmedilmiş olarak görmek mümkün. Caspar David Friedrich görse ne düşünürdü elbette bilmek mümkün değil. Hayatının merkezine doğayı ve kendisiyle baş başa kalmayı seçen bir insanın bu çağda yaşayacağı ıstırabı tahmin etmek güç olmasa gerek.
1840’da Dresden’de hayatını kaybeden Caspar David Friedrich hayattayken ünlenmeyi başaran ressamlardan biriydi. Hatta Prusya Kralı 3. Friedrich Wilhelm ‘Deniz Kenarındaki Keşiş’ tablosunu veliaht prens oğlu 4. Friedrich Wilhelm için satın almıştı. Ressamın tek müşterisi Prusya Kralı değildi. Goethe de sanatçının hayranıydı ve iki tablosunu satın almıştı.
Caspar David Friedrich’in 250. doğum yılı nedeniyle başta Almanya olmak üzere dünyanın dört bir yanında etkinlikler 2024 boyunca devam edecek. Hamburg Kunsthalle’de gerçekleştirilen 250. doğum yılı etkinliklerininin açılışını Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier yaptı. Yıl boyunca ressam hakkında çeşitli etkinliklere tanıklık edeceğiz. Günün birinde bir sergi vesilesiyle ressamın eserlerini Türkiye’de de görebilmek dileğiyle…