Pera Film’den Dünya AIDS günü programı: ‘Kırmızı Hatırlatır Bana’
HIV ile yaşayanların karşılaştığı önyargılar sanat ve bilimin çabalarıyla aşılmaya çalışılıyor. Bu kapsamda 'Önyargıları Dönüştürüyoruz, Geleceğe Umutla Bakıyoruz' projesi hayata geçirildi. Projede Uğur Acil ve Somon'un eserleri yer alıyor.
Türkiye’de ilk kez geçen yıl hayata geçirilen Avrupa HIV Testi Farkındalık Haftası ve 1 Aralık Dünya AIDS Günü bu yıl sanatçıları, dernekleri, sivil toplum kuruluşlarını ve çözüm ortaklarını ‘Önyargıları Dönüştürüyoruz, Geleceğe Umutla Bakıyoruz’ projesinde buluşturdu. Sanat ve bilim insanlarının bir araya geldiği farkındalık kampanyası, HIV ile yaşayanlara yönelik toplumsal önyargıları dönüştürmeye katkı sunmayı ve empatiyi güçlendirmeyi hedefliyor.
Proje bu yıl da sanatçıları, dernekleri, hekimleri, sivil toplum kuruluşlarını ve proje paydaşlarını bir araya getirdi. 15-25 Kasım Avrupa HIV Testi Farkındalık Haftası kapsamında lansmanı yapılan proje için HOOD Base işbirliğiyle multidisipliner sanatçı Uğur Acil ve mural (duvarlara büyük resimler çizilmesi) sanatçısı Somon düşüncelerimizin ve önyargılarımızın bizleri gerçeklerden ne kadar soyutladığını temsil eden eserler üretti.
HIV ile yaşayanların karşılaştığı önyargılara gönderme yapan eserler bir yandan da umut, yaşam ve dayanıklılığı temsil ediyor. Dev balonları içeren enstalasyon, bir hafta boyunca İstanbul Bomontiada’da sergilenecek. Projenin merkezinde yer alan enstalasyon ziyaretçileri hem bireysel hem de toplumsal önyargıları sorgulamaya davet ediyor.
HIV ile yaşayanların karşılaştığı önyargıları ve duygusal sıkışmışlıkları görünür kılmayı hedefleyen sanatçı Uğur Acil, projenin amacını şu sözlerle ifade etti: “Tarihi binanın camlarından taşan balonların şekilsiz yapısı, kalıplara sığmayan, toplumun önyargıları nedeniyle zorlaştırılmış yaşamları temsil ederken, kullanılan renkler bireylerin kendilerini kabul etme ve görünür olma süreçlerini ifade eder. Dışarıdan soyut ve anlaşılmaz görünen bu sembol, aslında her bireyin içsel yolculuğunu barındırır. İzleyicilerle paylaşıldıkça empatiyi tetikleyen bu görsel öğe, yargıların duvarlarını aşındırır. Balonların sönebilmesi, bu önyargıların fiziksel ve zihinsel olarak yok olmasını sembolize eder. Sonuçta, sönen her balonla birlikte özgürleşen duygular, empati ve kabullenmenin doğuşunu simgeler. Eser hem bir sonu hem de yeni bir farkındalığın başlangıcını işaret eder.”
Proje hakkında konuşan mural sanatçısı Somon HIV hakkında toplumda yaygın olan önyargılar, enfeksiyonun sadece belirli bir “marjinal” grup tarafından deneyimlendiği algısına dayandığını vurgulayıp sözlerine şunları ekledi: “Bu eserde ele almak istediğim temel mesele de bu: HIV’i sadece belli bir kesime ait bir sorun olarak görmeyi bırakıp, toplumun her bireyini etkileyebileceği bilincini yaymak. İnsanların sokakta yanımızdan geçen, sıradan bir insanda da bu durumun var olabileceğini fark etmesini sağlamak; HIV’in her yerde ve herkesin hayatında olabileceğini göstermek bu farkındalığın temelini oluşturacak. Bu eserle, HIV’in bir ayrışma değil, bir farkındalık konusu olduğunun altını çizmek istiyorum. Kimsenin bu konuda damgalanmadığı, herkesin HIV ile karşılaşma olasılığı olduğu bilinciyle daha kapsayıcı bir toplum hedefliyorum.”