Yeşilçam’ın unutulmaz yıldızlarından Ahu Tuğba Amerika Birleşik Devletleri’nde, Miami’deki evinde hayata gözlerini yumdu. Tuğba’nın ölüm haberini yıllarca birlikte çalıştığı dostu Nuri Alço duyurdu. “Kızı Anjelik ile görüştüm. Maalesef çok üzgünüm. Ahu’muzu kaybettik” sözleri sanat camiasını ve sevenlerini derin bir hüzne boğdu.
1955 yılında İstanbul’da doğan Ahu Tuğba güzelliğiyle Yeşilçam’ın gözde isimlerinden biri olmuştu. Kariyerine erken yaşta başlamış, kısa sürede adını duyurmuştu. Ancak o kariyerin arkasında mücadeles dolu bir hayat yatıyordu.
Ahu Tuğba uzun süredir ileri seviyede astımla mücadele ediyordu. Bu zorlu hastalık Tuğba’nın hem fiziken hem de ruhen yıpratmasına rağmen oyuncu pes etmemişti. Geçen nisan ayında geçirdiği trafik kazası bu zorlu hayatın bir başka dramatik sayfasıydı. Kazanın ardından tam sekiz saat süren bir operasyon geçirmiş, sonrasında üç hafta boyunca yoğun bakımda yaşam mücadelesi vermişti. Ancak bu mücadele ne yazık ki onun için başlangıç değil, sonun habercisiydi.
Yeşilçam’ın unutulmaz yıldızı, bir dönemin simgesi
Ahu Tuğba 1980’lerin başında Yeşilçam’da ün kazandı. ‘Derviş Bey’, ‘Dokunmayın Şabanıma’, ‘Banker Bilo’ ve ‘Taçsız Kraliçe’ gibi filmlerdeki rolleriyle hafızalara kazındı.
Zarif ve etkileyici duruşu, Yeşilçam filmlerinin büyüsünü tamamlayan unsurlardandı. Kendine has tarzı ve güzelliğiyle döneminin en çok konuşulan isimlerinden Ahu Tuğba sadece sinema dünyasında değil, müzikte de iz bıraktı. 1987 yılında çıkardığı müzik albümüyle adından söz ettirdi.
Ahu Tuğba bir dönemin simgesiydi. Filmleri Türkiye’nin toplumsal değişiminin ve kültürel evriminin yansımasıydı. Rol aldığı karakterlerle yer yer toplumun kalıplaşmış kurallarına meydan okudu, kimi zaman naif aşkların peşinde koştu.
Hayatı boyunca sanatla iç içe olan Ahu Tuğba Kanada’da eğitim almış, kariyerine olan tutkusu onu Türkiye’ye geri döndürdü. Sinema aşkı onu Yeşilçam’ın en önemli yüzlerinden biri yaptı. Robert Koleji’nden mezun olan Tuğba eğitimine Kanada’da Concordia Üniversitesi’nde devam etti ancak bu eğitimi tamamlamadı. Sinema tutkusu eğitimini yarıda bırakmasına neden oldu.
Her halleri güzel: Yeşilçam efsaneleri yapay zekanın elinde
Türk sinemasının büyük kaybı… ‘Ben gidince Yeşilçam biter’ demişti: Türker İnanoğlu gitti Yeşilçam bitti