Cumhurbaşkanı Danışmanı ile ‘kedicikler’ görüşmesi iddianameye yansımıştı: Oktar’dan ‘Erdoğan ve bakanlar’la ilgili iddia
Yıldız Sarayı altı yıl süren restorasyonun ardından kapılarını açtı. Tarihi sarayın harem gibi bazı bölümleri ilk kez ziyarete açıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan açılış töreninde yaptığı konuşmada saray için "direnişin sembolü" dedi.
Yıldız Sarayı yıllar sonra yeniden açıldı. Altı yıllık restorasyon sonrası ziyarete açılan sarayın bazı bölümleriyse ilk kez görülebilecek. Temelleri Sultan 3. Selim zamanında atılan ve Sultan 2. Abdülhamid döneminde de Osmanlı’nın yönetim merkezi olan saray, kapsamlı bir restorasyon sürecinden geçti. Saray, pazartesi günleri hariç hergün ziyarete açık. Müze Kart sahipleri sarayı ücretsiz ziyaret edebilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehrimizin simgelerinden olan Yıldız Sarayı, bugünden itibaren kapılarını halkımıza ve dünyanın dört bir yanından gelecek ziyaretçilerine açıyor. Tekrar eski görkemine ve güzelliğine kavuşturarak milletimizin istifadesine sunduğumuz Yıldız Sarayı’mızın hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi.
Yıldız Sarayı’nın Sultan İkinci Abdülhamid’le özdeş hale geldiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Sultan Abdülhamid’in tahta geçtikten kısa süre sonra mahiyetini ve haremini Dolmabahçe Sarayı’ndan Yıldız’a nakletmesiyle birlikte artık burası kasır değil, Yıldız Sarayı olarak anılmaya başlanmıştır. Üstat Necip Fazıl’ın 36 Türk hükümdarı arasında belki en büyüğü olarak tarif ettiği Sultan İkinci Abdülhamid 33 yıl boyunca, 1909 Darbesi’ne kadar devleti buradan yönetti. Osmanlı’nın en muhataralı 33 yılına tanıklık eden Yıldız Sarayı, Devlet-i Aliyye’ye yönelen yıkma girişimleri karşısında direnişin de sembolü oldu” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1909 Darbesi olarak bahsettiği 31 Mart Vakası günümüzde de tartışma konusu olmayı sürdürüyor. İkinci Meşrutiyet’in ilânından sonra yönetime karşı İstanbul’da başlayan gerici ayaklanmayı Selanik’ten gelen Hareket Ordusu bastırmıştı. Tarihe 31 Mart Vakası olarak geçen bu olaydan sonra Sultan 2. Abdülhamit tahttan indirilmiş yerine de 5. Mehmet Reşat geçmişti. Meşrutiyet karşıtı ayaklanma sonrası Mahmut Şevket Paşa yönetimindeki ordunun İstanbul’a girmesiyle kentte düzen yeniden sağlanmıştı. Sultan 2. Abdülhamit döneminde istibdat yönetmiyle özdeşleşen saray buna karşı çıkan düşünürlerin nezdinde rejimle özdeşleşmişti. Öyle ki Sultan 2. Abdülhamit döneminde “yıldız”, tıpkı “Makedonya” ve “burun” gibi yasaklı kelimeler arasına girmişti.
Uzun yıllar devam eden restorasyon konservasyon ve peyzaj çalışmaları tamamlanan Yıldız Sarayı’nda Büyük Mabeyn Köşkü, Çit Kasrı, Küçük Mabeyn Köşkü ve Harem Dairesi başta olmak üzere birçok yapı tarihinde ilk kez ziyaretçiyle buluşacak. Osmanlı döneminde yabancı devlet adamlarının ağırlandığı Mabeyn Köşkü yakın zamana kadar Cumhurbaşkanlığı kabullerinde kullanılıyordu. Tarihte Hamid Bahçesi olarak adlandırılan, bitki çeşitliliği, doğal nehir görünümündeki su yolu ve peyzaj tasarımıyla hayranlık uyandıran bahçe de açılış sonrası ziyaret edilebilecek.
İlk defa ziyarete açılacak yapılar arasında Limonluk, Hamam, Sultan 3. Selim Çeşmesi, Ada Köşkü ve Cihannüma Köşkü de yer alıyor. 2. Abdülhamit’in fotoğraf arşivi ve marangozhanesi de Yıldız Sarayı’nın ziyarete açılacak bölümleri arasında. Kütüphane kısmında askeriyeden coğrafyaya, felsefeden casusluk romanlarına, astronomiden botanik ve zoolojiye kadar binlerce nadir eser gün yüzüne çıkarıldı. İlk defa görülecek yazma eserler arasında Muhibbi mahlasıyla şiirler yazan Kanuni Sultan Süleyman’a ait divan, Matrakçı Nasuh’un, Kanuni’nin Irak seferini anlattığı kitap Katip Çelebi’nin ‘Cihannüma’sı ve ünlü hattatlara ait Kur’an-ı Kerim örnekleri yer alıyor.