Uzmanlara göre özel hayatınızla işiniz arasında bir denge kurmaya çalışmak yalnızca beyhude değil aynı zamanda kötü bir fikir. Nedenini Harvard Üniversitesi MBA programı profesörü Ranjay Gulati anlatıyor.
Profesör Ranjay Gulati iş – yaşam dengesini kurmaya çalışmanın çok sınırlayıcı olduğunu düşünüyor ve “En mutlu çalışanlar kafasını iş – yaşam dengesini kurmaya çalışmayanlar” diyor.
Bu “denge” yıllardır başarılı bir kariyerin en önemli ölçütlerinden bir sayıldı. Peki söz konusu yaklaşım yanlış mıydı?
Cnbc.com’a bu konuda görüş veren Profesör Gulati “Yanlış” diyor ve sebebini şöyle açıklıyor: “İş-yaşam dengesi fikrine en büyük itirazım “iş” ve “yaşam”ı birbirine zıt olarak konumlaması. Üstelik işi “kötü ve kaçınılması gereken bir şey” yaşamı da “mutlu olduğumuz zaman” olarak var sayması.
Ranjay Gulati “Tabii ki hayır” diyor: “İş sizi tüketmemeli ama iş ile yaşamı birbirinin karşısına koyarsanız dolaylı olarak ‘işteyken ölüyüm’ demiş olursunuz. Aslında öldüren biraz da bu bakış açısı. ”
Z ve Y kuşağının talep ettiği esnek çalışma düzeni de hayatı iş ve iş dışı olarak ayırmak yerine bir bütün olarak görmeyi gerektiriyor.
“Bugün çoğu insan için iş ve yaşam iç içe geçmiştir ve bunları birbirinden ayırmaya çalışmak tükenmişliğe ve kariyerinizde tatmin eksikliğine yol açabilir. İş sadece iştir, maaşın ve belki de güç duygusunun ötesinde bir anlamı yoktur diye düşünürseniz işinizin size katacağı zenginliği baştan reddetmiş olursunuz. Halbuki işinizle değerleriniz arasında bir bağ bulursanız ona anlam katmış olursunuz. Bu sizi mutlu eder. Özetle en mutlu insanlar iş ve özel yaşamları arasında bir denge değil, uyum arar.”