Otizmli ultra maraton yüzücüsü Tuna Tunca İngiltere'yle Fransa arasındaki Manş Denizi'ni geçmek için hazırlanıyor. Tuna hem otizme karşı önyargılara hem de açık suda yüzmeye meydan okuyacak. Gerçekleştirirse Manş'ı solo geçen ilk otizmli olacak.
Tuna, hem otizme karşı önyargılara hem de açık su yüzmeye meydan okuyacak. İzmir’de yaşayan otizmli ultra maraton yüzücüsü Tuna Tunca (21) İngiltere’yle Fransa arasındaki Manş Denizi’ni geçmeye hazırlanıyor. 10-15 Eylül’de bu denizi geçen ilk otizmli yüzücü olmayı hedefliyor.
Tunca’nın annesi Gülnur Tunca “Tam su aşığı bir genç. Bugün dönüp geriye baktığımda Tuna’nın sevdiği yerde, denizde olunca doğru planlama ve iyi bir antrenörle başarıya ulaştığını görüyorum. Tuna antrenörü Mert Onaran’ı çok seviyor, onu görünce gözlerinin içi gülüyor” diyor.
Anne Tunca oğlunun yüzme yolculuğunu şöyle anlatıyor: “İlk olarak havuz yarışlarıyla başladı. Ancak Tuna özellikle dalgalı denizde yüzmeyi çok sevdiği için ve dayanıklı olduğu için açık su yüzmeye yönlendirdik. İlk açık su geçişini 2018 yılında Çanakkale Boğazı yarışıydı ve bu yarışta özel sporcular kategorisinde ikinci oldu. Çok yarışa katıldı ve katıldığı tüm yarışlarda kürsü görmeyi başardı. Hatta kendi yaş kategorisi grubu sporcularla yüzüp dereceler yapıyordu. Geçen yıl haziran ayında antrenörü Mert Onaran ile Capri Napoli ultra maratonunda ikili takım olarak yarıştılar, 36 kilometre mesafeyi yüzdüler ve ‘En İyi İki Takım Kupası’nı kaldırdılar. Tuna ayrıca Sakız Adası’ndan Çeşme’ye açık su geçişi yapan ilk otizmli birey oldu. Bu yıl 10 ile 15 Eylül arası gerçekleştireceği Manş geçiş için hazırlanıyor. İngiltere’den Fransa’ya 36 kilometre yüzecek.”
Gülnur Tunca Manş Denizi’ni geçmenin oğlu için anlamının büyük olduğunu söylüyor: “Tuna için açık su yüzme dünyasında ‘Everest’ olarak tanımlanan Manş Denizi geçişi gerçekten büyük bir meydan okuma olacak. Tuna bu hedefi gerçekleştirdiğinde dünya Manş’ı solo olarak geçen ilk otizmli yüzücü olacak. Bu geçiş ikili bir meydan okuma olacak. Tuna hem otizme karşı önyargılara meydan okuyacak hem de açık su yüzmeye meydan okuyacak. Çünkü yıllardır otizmli yani farklı bir birey olarak karada var olabilmek için her gün meydan okumak zorunda kaldı. Otizmli bireylerin tümü var olabilmek için her gün meydan okumak zorunda kalıyor. Şimdiki meydan okuma da Manş’ı geçerek olacak.”
Tuna ile sekiz yıldır çalıştığını belirten antrenörü Mert Onaran ise Tuna’yla ilk kez havuz yarışlarına katılabileceğini öngördüğünü anlatıyor: “Ancak Tuna’nın yarışma sevmeyen bir özelliği var ve genel olarak benimle birlikte yüzerek eğitim gördü. Çünkü sözel olarak da anlatmak mümkün değildi. Elini tutarak ileri itiyordum, o şekilde öğrendi ve benimle yüzmeye çok alışıktı. Birlikte deniz antrenmanı yaptık ve Tuna’nın denize olan sevgisini fark ettim ki, denizde çok mutlu. Bizim aslında ilk hedefimiz Tuna’nın mutlu olması ve spor yapması oldu. Tüm bunlar beni açık su üstüne gitme düşüncesine itti ve ilk olarak Çanakkale Boğazı’nı daha sonra İstanbul Boğazı’nı geçtik. Türkiye’deki çeşitli açık su yarışlarına katıldık. Sürecin sonunda da artık Tuna öyle bir hale geldi ki açık su yarışlarında engel kategorisinde değil kendi yaş kategorisinde derece yapmaya başladı. Alanya’da yapılan Oceanman Türkiye’de üçüncü oldu ve kürsüye çıktı. Sakız’dan Çeşme’yi yüzdük.”
En büyük hedeflerinin Manş Denizi geçişi olduğunu söylüyor Onaran: “Açık suda en bilindik, en popüler yarışın olduğu Manş Denizi geçişinde yarışmacılar orada hem soğuk su ile hem de akıntıyla mücadele ediyor. Tek başına otizmli birey olarak Manş Denizi’ni geçen yok. Başarırsak dünyada ilk ve tek Türk olacak. Bir şekilde farklılık da yaratmaya çalışıyoruz.”
Aileler herhangi bir farklılık ya da engellilik durumunda evlatlarını evde saklama eğiliminde olduğunu söyleyen antrenör Onaran “Biz bu algıyı kırarak çocuk desteklenirse ve doğru şekilde eğitim alırsa neler başardığını göstermek istedik. ‘Otizm bir hastalık değil, farklılıktır’ diye bir sloganımız var ve bu sene de dünyada bir ilki başarmaya çalışıyoruz. Tuna, bu görevimizi başarıyla tamamlayacak ve çok güzel örnek olacak” diyor.
Tuna Tunca da hazırlık sürecini şöyle anlatıyor: “Her gün yüzme antrenmanımı yapıyorum. En son Sığacık’ta 20 kilometre yüzdüm. Sağlıklı besleniyorum, somon, yumurta yiyorum, buz küvetine giriyorum ve haftada iki gün kuvvet antrenmanı yapıyorum.”