Yatalak hastayla ‘dalga geçen’ iki komedyen: Z kuşağı ofansif mizah dersi veriyor

Komedyen Pınar Fidan ve Seda Yüz'ün YouTube 'Jiklet' kanalındaki “yatalak hasta” şakaları sosyal medyada tartışıldı, ayıplandı. Deniz Yurdakul farklı kuşakların bu şakayı neresinden anladığını sorguluyor.

Popüler 3 Aralık 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı
Komedyen oyuncu Seda Yüz (solda) ve Pınar Fidan'ın 'Jiklet' isimli YouTube kanallarında yaptıkları “yatalak hastalar” şakası başta twitter olmak üzere tüm sosyal medya mecralarına düştü ve eleştirildi

‪Cancel Culture yani ‘İptal kültürü’ kavramını ilk kez 2020 yılında J.K Rowling’in transfobik söylemleri üzerinden kopan fırtınada işittim. Kuşkusuz kavram o zaman ortaya çıkmamıştı ama bir Rowling okuru ve trans hakları aktivisti olarak benim konuya ilgim ilk olarak orada başladı.

Rowling, ‬Devex isimli internet sitesinde yayımlanan ‘Kovid-19 sonrası Regl Olan Kişiler İçin Daha Eşit bir Dünya’ başlıklı yazıyı payla‪şıp regl olan kişilere kadın dendiğini söyledi. Bunun üzerine trans kadınlar ve erkekler ayağa kalktı, kendilerinin regl olan erkekler ve regl olmayan kadınlar olduğunu söylediler. Bu yazının konusu cinsiyet ve cinsiyet tanımları olmadığı için bu tartışmaya hiç girmiyorum. Beni ilgilendiren şey bu tartışma üzerinden J.K Rowling’in maruz kaldığı sansürdü. Özellikle Z kuşağı anlattığı hikayeler ile büyüyüp yarattığı karakterlerle özdeşleştiği, Harry Potter’ın yazarını, kendi jenerasyonlarının önemsediği değerlere yaptığı “saldırıdan” dolayı bir kalemde silmeye hazır görünüyordu. ‬

‪Peki, esasen bir ‘boykot etmek’, ‘görünürlüğünü yok etmek’ hatta ‘itibarsızlaştırmak’ çağrısı olan iptal kültürünü Y ve Z kuşağı mı keşfetti? Tabii ki hayır. Boomerlar ve X kuşağının da iptal etmek istediği bir sürü şey vardı fakat onlar bu iptal arzularını kitlelere duyurabilmek için sadece sokak aktivizmini ve bir noktaya kadar da geleneksel medyadaki haberleri ve gazetecileri kullanmak zorundaydılar.

Vietnam karşıtı protestolar, ırkçılık karşıtı yürüyüşler, LGBT hakları kadın hakları için yapılan gösteriler bir çeşit iptal çığlığıydı fakat zamanın koşullarından dolayı daha eski jenerasyonlar, iptal edilmesini istedikleri şeyleri ancak sokakta attıkları çığlıklarla duyurabiliyorlardı ve iptal talepleri doğal olarak kişilerin değil ancak uygulamaların, durumların ve olguların iptali yönünde olabiliyordu. ‬

‪Yepyeni bir çağın çocukları ‬

‪Yeni jenerasyonun ise iptal edilmesini istediği şey için sadece bir hashtag açması yeterli oluyor. Sosyal medyanın içine doğan çocuklar, iptal etmek dahil tüm mücadelelerini sosyal medyada veriyorlar ve aslına bakılırsa bizim sokaklarda verdiğimiz mücadelelerden çok daha kısa sürede netice alıyorlar çünkü tek bir tuşla seslerini tüm dünyaya duyurabiliyorlar.

Biz (X kuşağı için konuşuyorum) tarzını, tavrını, söylemini agresif, ofansif, saldırgan bulduğumuz ünlüleri proteste etmek istesek derdimizi en fazla eşe dosta komşuya anlatabilirdik oysa şimdi yeni teknolojiler sayesinde Harvey Weinstein gibi ultra güçlü ve seri tacizci bir Boomer Hollywood baronunu bile tek bir hashtag ile ifşa edip (me too) dize getirmek hatta hapse atılmasını sağlamak mümkün. Dünya çapına yayılan bir dayanışma ile böyle bir şeyin başarılabileceğine ve Weinstein çapında bir kişinin iptal edilebileceğine biz X kuşağı rüyamızda görsek dahi inanmazdık. ‬

‪Peki Y ve Z kuşağı hangi konularda duyarlı? Özellikle, her türlü ırkçılık, kadın ve LGBTİ bireylere karşı nefret söylemi ve cinsiyetçilik konusunda hassaslar. Bu alanlara çok saygı gösteriyor ve saygı bekliyorlar. Ben X kuşağı bir kadınım ve çoğu hemcinsim gibi yaşı bizden büyük erkeklerin, şaka ve fıkra kisvesi altında büyük bir iştahla kadını ve kadın cinseliliğini aşağılayan ve pasifleştiren ağır cinsiyetçi söylemlere maruz kalarak büyüdüm. Bu fıkralardan bazılarını, üçü de Z kuşağı mensubu olan çocuklarıma anlattığımda (biri benim gibi LGBTİ hakları aktivisti) şoka giriyor ve bunları kabul edilemez buluyorlar. ‬

‪Y ve Z kuşağı insan ve azınlık hakları konusunda bu kadar hassassa neden ofansif mizaha bayılıyor

‪Yeni neslin bu büyük hassasiyetlerini sosyal medya üzerinden daha büyük jenerasyonlara dayatmaları, en azından belli bir kesimdeki sosyal medya kullanıcısı olan eski kuşakları da eğitti ve değiştirdi. Artık büyük abiler kahkahalar atıp bağıra çağıra içinde “karı” ve “ibne” gibi hakaretler geçen yersiz, densiz şakalar yaparken iki kere düşünür hale geldiler. ‬

‪Bu arada Z kuşağı çocuklar ve arkadaşları ile yaşayan bir anne olarak benim bir türlü çözemediğim bir durum vardı; bize bu kadar kısa bir süre içinde bireysel haklar ve azınlık hakları konusunda örnek olup adeta devrim yaratan bu çocuklar nasıl oluyor da tam da bu korudukları kategorilerdeki kişilere (bana göre) ağır hakaretler içeren ofansif mizah denilen mizah tarzına bayılıyorlardı? Bu ne perhiz bu ne lahana turşusuydu? ‬

‪Sosyal deney yapıyorum ‬

‪Nitekim birkaç gün önce bu konuda büyük bir aydınlanma yaşadım ve bu yaşadığım aydınlanmayı sizlerle de paylaşmaya karar verdim. Bu konuyu anlayabilmek için fırsat ayağıma geldi. Pınar Fidan ve Seda Yüz isimli iki kadın komedyenin ‘Jiklet’ isimli YouTube kanallarında yaptıkları yayının “yatalak hastalar” ile ilgili kısmı başta twitter olmak üzere tüm sosyal medya mecralarına düştü.

Yapılan konuşmanın yatalak hastaları aşağıladığı düşünüldü ve anında büyük bir linç, lanetleme ve kınama furyası başladı. İlgili kısmı hemen ben de dinledim ve komik bulmadığım gibi rahatsız edici olduğunu da düşündüm fakat çok sevdiğim ve fikirlerine güvendiğim birkaç kişi konuşmanın hakaret içermediğini ve çok komik olduğunu söylediler. Bunun üzerine kafam karıştı. Ben burada anlatılan şeyi anlamamış olabilir miydim? ‬

‪Videoyu derhal neredeyse tamamı X jenerasyonu mensubu bireylerden oluşan Whatsapp grubuma gönderdim ve ne düşündüklerini sordum. Hiç firesiz hepsi bunun komik değil çirkin olduğunu söylediler. Arkasından videoyu tanıdığım Boomerlara izlettim. Bu sefer tepkiler ağırlaştı ve izleyenlerden “anlattıklarını yaşamadan ölmesinler”, “yatalak kalsınlar yatalak baksınlar” gibi beddualar ve ahlar vahlar yükselmeye başladı. Eski jenerasyonlar kesinlikle bunun bir “hakaret” videosu olduğunu düşünüyordu. ‬

‪Z jenerasyonu olayı açıklığa kavuşturuyor ‬

‪Deneyin son aşaması için üç tane Z jenerasyonu üyesini yani oğullarımı karşıma oturtup videoyu izlettim. Bana “Bunun neresinde yatalaklara hakaret var” diye sordular. Tam olarak şuralarda dedim:‬

-Komşunun yatalak olması neyi değiştiriyor?

– Kalkıp gelip şikayet edemez sonuçta.

– Bu bir avantaj değil mi?

– Evet 

– Ama oda değiştiremiyor ya…

– O gece uyuyamadın diyelim, ertesi gündüz uyursun, işin mi sarkıyor?

– Komşunun akşam partisi varmış, bugün gündüz uyuyayım de. Bir gözünü kapatmana bakar sadece.”

Bana “Anne bunun ironi olduğunu hakikaten anlamadın mı?” dediler. (Vallahi de anlamadım.) Kadınlar bunları düşünmüyor bunu düşünen, yatalaklara, sakatlara saygısızlık yapan, onları rahatsız etmekten çekinmeyen insanları taklit ediyorlar.(Gerçekten mi?)

Çocukları dinleyip videoyu bir kez daha, o gözle izledim ve söylediklerinin doğru olduğunu ancak o zaman anlayabildim. İroniyi yaptığı işlerde çok sık kullanan ve bundan çok zevk alan ben bile bunun bir çeşit ironi olduğunu oldukça geç anlayabilmiştim oysa o gözle bakıldığında durum çok netti. Bence hâlâ ortada komik bir şey yoktu ama bir hakaret de yoktu. Çocuklar bana siyahi şakalarını bir siyahinin, LGBTİ şakalarını bir eşcinselin yapmasında bir sakınca olmadığını yani mağdur kategorisindekinin kendisine yapılan nefret söylemini, nefret söylemini kullananların dili ile aktarabileceğini anlattılar. Yani bir eşcinsel kendisine “ibne”, siyahi “zenci”, engelli “sakat” diyebilirdi ama biz onlara diyemezdik. (Anladım ve çok mantıklı buldum)

Dünya hızla değişiyor, anlayamadığımız çok şey ver. Üstelik bu değişimin büyük bir kısmı da iyiye doğru bir değişim. Gençler etiketleri, sıfatları, nefret söylemlerini reddediyor kendi seçtikleri şekilde tabuları yıkıyor, zalimleri iptal ediyorlar. Bizler ise buna karşı iki şey yapabiliriz ya ninelerimiz gibi “dünyanın sonu geliyor” diye söylenip anlamadığımız şeyi lanetlemeye devam edebiliriz ya da yeni dünyanın bakış açısını anlamaya çalışıp, onlardan öğrenerek dönüşebiliriz. Ben ikincisini seçtim, burası çok güzel, gelsenize…

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.