Basel’in dramı: Ayın golünü seçemediler
İsviçre, dünyada 'destekli ölüm'e izin veren az sayıda ülkeden biri. Bu ülkede bir şirket, bu amaçla 'intihar kapsülü' adı verilen bir cihaz geliştirdi ama bu cihaza izin alamadı. Amerikalı bir kadın bu aletle kendini öldürünce tartışmalar alevlendi.
“Ötenazi ne kadar etik?” Bu bir süredir Avrupa’nın aklını karıştıran bir sorun. Doktor yardımıyla intihara olanak tanıyan uygulama daha çok yaşlı, tedavi edilemez hastalıklarla boğuşan ve acılar içinde kıvranan kişilerde tercih edilebilirmiş gibi görünse de birçok ülke vatandaşlarına böyle bir “hak” vermiyor. İsviçre ötenaziyi yasal bir hak olarak kabul eden az sayıda ülkeden biri. Ama elbette bu ‘hak’kın kullanılması ciddi kısıtlamalara ve kurallara tabi.
İsviçre’de bir şirket, adına ‘intihar kapsülü’ denen ve sahiden de kapalı bir kutuyu andıran bir alet geliştidi. Aletin amacı ötenaziyi kolaylaştırmak. Ama bu alet İsviçre’de henüz resmi izne ve kullanım lisansına sahip değil. Ama bir Amerikalı kadın bu aleti kullanarak hayatına son verdi. İsviçre polisi içine giren kişinin intihar etmesine imkan tanıyan kapsül ilk kez kullanıldıktan sonra, bu cihazla ilişkisi olan dört kişiyi tutukladı.
Almanya sınırında Schaffhausen’deki emniyet yetkilileri “Sarco” adı verilen bu intihar kapsülünün pazartesi günü Merishausen Belediyesi’ndeki ormanlık alanda kullanıldığını söyledi. Schaffhausen savcılarının birkaç kişi hakkında “intihara teşvik, yardım ve yataklık” suçlamasıyla ceza davası açtığını duyuran yetkililer ölen kişi ya da kişiler hakkında bilgi vermedi. Ama bu saklanması gereken bir bilgi değildi. Kapsülü tasarlayan The Last Resort’un sözcüsü ölenin bağışıklık sistemi ciddi hasar görmüş 64 yaşında Amerikalı bir kadın olduğunu söyledi.
Sözcü gözaltına alınanlar arasında şirketin Eş Başkanı Florian Willet, Hollandalı bir gazeteci ve iki İsviçreli olduğunu söyledi. Kadının yaşamına son verilirken orada olan tek kişi Willet’ti. Willet kapsül içindeki ölümün “huzurlu, hızlı ve onurlu” şekilde gerçekleştiğini söyledi. 64 yaşındaki kadının hayatına son verilmeden önce psikiyatrik değerlendirmeler yapıldığı notu da düşüldü. Şirket bu konuda şeffaflığını korurken Schaffhausen savcıları konuyla ilgili yanıt vermeyi reddetti.
Biraz önce de belirttiğimiz gibi ötenazi hayatına son vermek isteyen kişilerin yardım alarak bunu yapmasını mümkün kılan bir şey. Normal şartlarda şu an ötenazi işlemi doktor yardımıyla yapılabiliyor.
Sarco kapsülünün çalışma mekanizması şöyle: Kapsüldeki kişinin nitrojen gazını serbest bırakmasıyla oksijen miktarı düşüyor ve içerideki kişi havasızlıktan hayatını kaybediyor. Kapsül 1990’lı yıllardan bu yana destekli intihar konusundaki çalışmalarıyla öne çıkan Avustralyalı doktor Philip Nitschke’nin buluşu.
Şirket sözcüsü İsviçre ötenaziye izin veren yasalara sahip olduğu için aldıkları hukuki danışmanlık sonucunda bu kapsülü kullanabilecekleri kanaatine vardıklarını söyledi. Şirket yetkilileri bu danışmanlığa güvenmiş, düzenleyici kurumlardan cihazı kullanmak için izin almamıştı. Kapsül medyanın büyük ilgisini çekmiş, cihazın intihar için kullanılıp kullanılamayacağı konusunda bir tartışmadır gitmişti. Ülkenin ilaç ve tıbbi ürünlerini inceleyen kurumu SwissMedic kapsülü ancak medyada daha sık konuşulmaya başladıktan sonra duyduğunu söyledi.
Sarco 3D printerla basılabilecek şekilde tasarlandığı için kullanımı pratik bir cihaz. Yani her yere taşınabiliyor. Cihaz geçen temmuz Zürih’teki bir fuarda tanıtılmıştı. O zamanlar NDTV’de yer alan habere göre Willet “İnsanlar Sarco’yu kullanmak için sıraya girdiğinden muhtemelen yakında kullanılmaya başlayacaktır. Derin bir uykuya dalana kadar oksijensiz kalmak kadar güzel bir ölüm olacağını düşünmüyorum” demişti.
Oysa İsviçre Sağlık Bakanı Elisabeth Baume-Schneider pazartesi günü kapsülün ürün güvenliği yasasının gerekliliklerini karşılamadığını ve nitrojen kullanımının yasalara uygun olmadığını açıkladı.