Bir mücadele örneği: Kanserle savaşırken girdiği üniversiteden birincilikle ayrıldı
Meme kanseri atlatmış kadınlarda en büyük risk, kanserin tekrar etmesi. Yeni geliştirilen bir kan testi, bu riski çok önceden, daha kanser tümörü bile ortada yokken saptıyor. Testte kanserin DNA'sının kanda bıraktığı izlere bakılıyor.
Her yıl iki milyondan fazla kadın meme kanseri teşhisi alıyor. Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri Dünya Sağlık Örgütü’nün en güncel verilerine göre 2022’de 670 bin ölüme neden oldu. Son yıllarda tedavisinde gelişmeler kaydedilse de kanser daha ileri bir seviyede yeniden ortaya çıkabiliyor.
Neyse ki bilim dünyası erken teşhis ve önlemede yeni teknikler üzerine çalışmaya devam ediyor. En yenisi İngiliz gazetesi The Guardian’ın aktardığına göre dünyadaki en büyük kanser konferansında sunuldu. Amerikan Klinik Onkoloji Derneği’nin (ASCO) Chicago’daki yıllık toplantısında sonuçlarını yayınladığı deneye göre yeni bir kan testi kanserin nüks etme riskini tahmin edebiliyor. Üstelik vücutta herhangi bir tümör belirmeden üç yıl önce. Testin hangi hastalarda önleyici tedavi uygulanacağına belirlenmesinde önemli rol oynayacağı belirtiliyor.
Çalışma prensibiyse şöyle: Kandaki çok az miktarda bile olsa kanser DNA’sını tespit edebiliyor. Klinik deney sonuçlarına göre test o kadar hassas ki semptomlar görülmeden aylar hatta yıllar önce kanser tekrarlama riskini doğru şekilde tahmin edebiliyor. Londra’daki Breast Cancer Now Toby Robins araştırma merkezindeki deneylere dahil edilen bütün hastalarsa sonradan kanser olanlar tespit edilebildi. Beş yıl boyunca devam eden çalışmaya 78 hasta dahil edildi ve sonradan kanseri tekrarlayan 11 hastanın hepsinde test kanser riskini işaret etti. Bu hastalarda ortalama olarak kanser 15 ay sonra tekrar etti, en uzun süre ise 41 aydı.
Merkezin araştırma ekibinin direktörü Simon Vincent “Meme kanserine karşı en büyük silahlarımızdan biri erken tespit edilmesi ve araştırmalarımızın ilk bulguları gösteriyor ki test sonuçları kanserin tekrarlaması durumunda semptomların görülmesinden bir yıl önce kanser işaretlerini tespit edebiliyor. Bu çok heyecan verici bir gelişme” dedi.
Vincent araştırmanın henüz erken aşamada olduğunu vurgulamayı ihmal etmeden sözlerini şöyle sürdürdü: “Meme kanseri nüksetmesini erken yakalamak, tedavinin kanseri yok etme ve vücudun diğer bölgelerine yayılmasını durdurma olasılığının çok daha yüksek olduğu anlamına geliyor.”
Araştırmanın baş yazarı Isaac Garcia-Murillas’ın verdiği bilgiye göre meme kanseri hücreleri ameliyat ve diğer tedavilerden vücutta kalmaya devam edebiliyor. Ancak çok az miktarda olduğu için tedavi sonrasındaki kontrol taramalarında tespit edilemiyor. İşte bu hücreler ilk tedaviden yıllar sonra hastalarda kanserin nüksetmesine yol açabiliyor.
Uzmanlar bu test sayesinde meme kanseri hastalarında tedaviye çok daha erken başlayabilmeyi umuyor.