Özel, Erdoğan’a çok sert: Mali darbe girişimi

CHP lideri Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın CHP'li belediyelerin SGK borçlarının kaynağında kesileceğini açıklamasına çok kızdı, bu uygulamayı 'CHP'li belediyelere karşı mali darbe girişimi' olarak nitelendirdi.

Siyaset 27 Temmuz 2024
Bu haber 1 ay önce yayınlandı

Ana muhalefetin 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi konumuna yükseldiği yerel seçimlerin ardından iktidar partisiyle başlayan ‘normalleşme’ form değiştirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan iki ay öncesine dek ılımlı mesajlar verdiği CHP’li belediyeleri sert bir dille eleştirdi.

İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi büyükşehirleri elinde tutan CHP 31 Mart’tan sonra Bursa, Balıkesir, Denizli, Kırıkkale, Afyonkarahisar, Uşak, Giresun ve Zonguldak gibi kentleri de AK Parti’den almıştı.

Şu an 14 büyükşehirle birlikte toplam 411 belediye ana muhalefetin yönetiminde. Üç gün önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu belediyeleri eleman alımlarında liyakatsiz olmakla suçladı. Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın borç tahsilatına başlayacağını duyurdu: “Gücünüz yetiyorsa belediye başkanlarınıza söyleyin, bedava yapacağız diyerek milletten oy istedikleri, ancak üç ayda üç – dört kez zam yaptıkları hizmetlerin fiyatlarını düşürsünler. Emeklilere faydanız dokunsun istiyorsanız talimat verin, belediyeleriniz Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan birikmiş borçlarını ödesin. Meydanlarda oy verene bedava traktör vereceğiz demek kolaydır. Zor olan, sözünün eri olmaktır, ahdine sadık kalmaktır. Şu anda belediyelerin borçlarıyla ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığımız kaynağında bu borçların tahsiline başlayacaktır. Öyle 25 kuruşa simit yok. Milletin varlığını değişik yerlerde harcamaya müsaade yok. Dolayısıyla Hazine ve Maliye Bakanlığı artık bunların tahsilini kaynağında yapacaktır. Bunu böyle bilesiniz.”

Bu sözlerin ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan 96 milyarlık borcun tahsilatı için harekete geçildiğini söyledi. CHP ise tepkili.

‘Bu sefer mali darbe girişimi var’

Bursa’nın Mudanya ilçesinde Halk Buluşması’na katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel şunları söyledi: ”Bakın 15 Temmuz darbeydi, evet silahlı darbe girişimidir. Sonrasında o darbe girişimine karşı mağdurum diyenler, milletin İstanbul seçimlerinde 13 bin 600 fark ile birinci getirdiği, mazbata verdiği Ekrem İmamoğlu’na karşı YSK eliyle yargı darbesi yaptılar. Biz o darbeye itiraz ettik. O darbeye direndik. Milletimize, İstanbullulara güvendik. En sonunda bize Osmanlı tokadı atmaya gelenler, demokrasi tokadını yediler. 806 bin fark yediler. Şimdi yeni bir darbe girişimiyle karşı karşıyayız. Bu seferki darbe askeri bir darbe değil. Bu seferki darbe geçen sefer YSK eliyle yapıldığı gibi yargı darbesi de değil. Bu sefer mali darbe girişimi var.

‘Gerekirse çöpleri ellerimizle toplarız’

Geçmişten SGK borçlarını AKP’li belediyelerden istemeyenler, vergi borçlarını MHP’li belediyelerden tahsil etmeyenler, şimdi o belediyelerin hepsini biz alınca ‘SGK paralarını öde bakalım. Geçmişteki paraları öde bakalım. Faiziyle öde bakalım. Hemen öde bakalım’ diyorlar. Maksat ne, Bozbey’i çalıştırmamak. Maksat Deniz Başkanın elini kolunu bağlamak. İstiyor ki haciz getirecekmiş hesaplara. Maaşlar ödenemesin, bak CHP geldi mi böyle oluyor. Çöpler toplanamasın. Bak CHP geldi, böyle oldu. Tayyip Bey, sakın bu darbe girişimine kalkışma. Geçen kalkışmada nasıl milletin yanında durduysak, bu kalkışmanda da milletimizle birlikte senin karşında duracağız. Sana teslim olmayacağız. Mali darbe girişimine, ekonomik darbe girişimine karşı, dimdik ayakta tutacağız. Ne çalışanımızı mağdur ederiz, ne kentleri mağdur ederiz. Ne hizmetten vazgeçeriz, gerekirse partinin genel başkanı olarak ben, il başkanlarım, milletvekillerim, belediye başkanlarımızla çöpleri ellerimizle toplarız. Yine namerde muhtaç olmayız.

‘Hiç kimsenin çocuğu yoksulluğu babasından miras olarak almasın diye mücadele ediyoruz’

Şimdi gençler küfe getirmiş. Gençler gelin bakayım o küfeyi buraya görsün millet. Alın küfecileri gelin. Şimdi, gençler gelirken şunu söyleyeyim. Tabi bizim bütün mitinglerimizde emekliler koşa koşa geldiler. Onları savunmaya devam edeceğiz. Mitinglerimize atanmayan öğretmenlere ‘Atanamayan’ dediler. Onlara sahip çıktık. Sahip çıkmaya devam edeceğiz. Yine emeklilikte kademe isteyenler, staj mağdurları, çıraklık mağdurları, emekli astsubaylar. Emekli askeri personel. Sorunları dile getirilsin istiyor, o sorunları asla bırakmadık. Asla bırakmayacağız. Mutlaka sonuna kadar onlar için mücadele edeceğiz. Ama herkes şunu bilsin ki biz gittiğimiz yolda, milletimizle beraber, halkımızla beraber demokratik bir Türkiye için, özgürlüklerin savunulduğu bir Türkiye için, yoksulluğun yönetilmediği, yok edildiği bir Türkiye için, bazı çocuklar sınıf arkadaşlarından kapatamayacakları kadar bir farkla geride kalmasınlar, hayata öyle başlamasınlar diye, hiç kimsenin çocuğu yoksulluğu babasından miras olarak almasın diye, yepyeni güçlü bir sosyal devlet için mücadele ediyoruz. Gücümüzü sizden, halkımızdan ve milletimizden alıyoruz.

‘Küfeyi biz taşıyacağız’

Geçen gün dedim ki Tayyip Beyi dinliyorum, ben ne demişim? Emekliye 12 bin 500 lira yetmez, 17 bin 500 ver demişim. Asgari ücrete zam yapmayacağım demiş, asgari ücreti zamlayalım demişim. Ben ne demişim, demişim ki 17 lira çay parası olmaz, 25 lira olsun taban fiyat. 9 bin 200 liraya buğday satılmaz, 15 bin lira olsun. Tarlalarda 2 liraya domates kaldı. Olmaz böyle şey, kavun, karpuzun bostanda kalması olmaz demişim. Diyor ki Özgür Beyin sırtında küfe yok. Emekliye zam istiyor. 33 milyar lira tuttu, 2 bin 500 lira zam diyor. Benim diyor, sırtımda küfe var. Bunu duymuşlar, gençler küfeyi getirmiş. Diyorlar ki bakın, Tayyip Beye dedim ki doğru senin sırtında küfe var. Bu milletten oy istedin. O da aldı. Küfeyi böyle sırtına koydu. Tayyip Bey diyor ki emekliler bana ağır geliyor. Taşıyamam. Asgari ücret ağır geliyor, taşıyamam diyor. Rizeli hemşerime çay parası veremem. Ağır geliyor diyor. Ama bir bakıyorsun, yandaş müteahhide sıra gelince dikeli veriyor. 660 milyar lirayı buluyor. Ben diyorum ki Tayyip Bey, bırak küfeyi. Ver benim sırtıma. Ben emekliyi aslan gibi taşırım, aslan gibi. Asgari ücretliyi taşırız biz. Biz bu milleti taşırız. Eğer taşıyamıyorsan, bırak küfeyi. Milletin sırtından in. Sen bu milletin sırtına yüksün. Emekliler, asgari ücretliler değil. Esnaf, çiftçiler değil. İşte biz bu küfeye ne yük koyarsan koy taşırız. Taşıyamayan bırakacak. Taşıyanlar gelecek. Getir sandığı, küfeyi biz taşıyacağız. Emeklileri biz ayağa kaldıracağız. Söz veriyoruz. Bu iki genç küfeyi almış, gelmiş. Helal olsun onlara. Size bir şey söyleyeyim. Bakın bu iki çocuğu unutmayın. Millet, küfeyi Tayyip Beyden alıp bizim sırtımıza koyunca, o gece çıkacağız. Hep birlikte galibiyeti kutlayacağız ya. Söz veriyorum bu iki gençle birlikte kutlayacağız. Biz kazanacağız.”

 

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.