Özgür Özel: Seçimden kaçan cuntacıdır, imza kampanyamızda 7,2 milyona ulaştık bile

CHP'nin 21. Olağanüstü Kurultayı'nda Özgür Özel oy birliğiyle yeniden Genel Başkan seçildi. Özel hem kurultayda hem kurultay sonrası düzenlenen mitingde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yeniden 'cunta lideri' dedi, erken seçim istedi, imza kampanyasına katılanların şimdiden 7,2 milyon olduğunu söyledi

Siyaset 6 Nisan 2025

Cumhuriyet Halk Partisi, 2023 yılında yaptığı ve Özgür Özel’in Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerine genel başkan seçildiği kurultayın bir mahkeme tarafından soruşturma konusu yapılması üzerine partiye kayyım atanma ihtimalini bertaraf etmek için acilen olağanüstü kurultaya gitti. O kurultay Ankara’da yapıldı ve Özgür Özel bir kez daha genel başkan seçildi.

Kurultay’da Özel’e rakip olacağını duyuran iki isimden Ümit Uysal adaylıktan vazgeçerken eski milletvekili ve oyuncu Berhan Şimşek aday olmak için gereken 69 imzayı toplayamadı. Özgür Özel, kurultayda geçerli oy kullanan 1171 delegenin tamamının oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi. Kurultayda 1276 delege oy kullandı, 105 delege geçersiz oy verdi. Ayrıca kurultaya katılmayan 50 kadar delege de vardı. Özel genel başkan olurken önceki kurultayda kendisine oy vermeyen 359 delegeden de oy almış oldu.

Özgür Özel, kurultay konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a son birkaç gündür yaptığı gibi ‘Cunta lideri’ demeye devam etti. Kurultay sonrası da Ankara Yenimahalle’de CHP miting düzenledi. Bu mitingde de Özel konuştu.

Özgür Özel’ın mitindeki konuşmasından satırbaşları şöyle:

”19 Mart darbesi başarısız olmuştur. O darbeye kalkışanlar Türkiye’nin bir sonraki cumhurbaşkanına darbe girişiminde bulunmuş, millet teslim olmayıp ayağa kalkmıştır.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin içini karıştırmaya çalışan akıl cuma günü partiye kayyım atamaya da kalktı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisine kayyım atamaya yeltendiler. O gün bir saniye bile düşünmeden bu kurultayın yeniden toplanmasını, kararın tazelenmesini ve CHP’nin birliğini herkese göstermesini istedik.

Cumhuriyet Halk Partisi bundan sonra her yaştan gençlerin partisidir CHP’yi kimse tutamaz.

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili ‘Trump’ın haberi vardı’ haberleri çıkıyor, ne burdan bir ses var ne oradan. ama hepimiz biliyoruz ki darbenin bir ayağı da okyanusun ötesinde. Şimdi darbeye kalkışan cunta başkanı Erdoğan’a sesleniyorum. Çık ve kendinden sonraki cumhurbaşkanına, rakibine yapmaya çalıştığın darbeyi Amerika’nın icazetini alıp almadığını gözümüzün içine baka baka söyle.

Erdoğan, Amerikan mandasının peşinde. Seni ne Amerika kurtarır ne Trump kurtarır.

Geçmişte Saraçhane’nin mağduruyken şimdi zalimi oldular. 15 Temmuz gecesinin mağduruyken 19 Mart darbesinin sahibi oldular. İmamoğlu tutuklanmadan önce bütün darbeciler gibi okyanus ötesinden icazet aldılar. Bütün Türkiye’ye duyururum ki; İmamoğlu’nun tutuklanacağından Trump’ın haberi vardı. ‘Amerika’ya soruldu’ açıklamaları var. İlk günden beri söyledim darbenin planlayıcıları burada. Kimi adliyede kimi sarayda. Hepimiz biliyoruz ki bir irtibatta okyanusun ötesinde.

47 yıl birinci parti seçilemedik. Suçu kendimizde aradık. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı 47 gün bile göstermeye dayanamadılar. Oy alıp seçilince cumhurbaşkanı dediğimiz kişi bize darbeye kalkışınca biz de ona cuntacı dedik.

Bizim cunta başkanı ifademize tepki gösteriyorlar. Milletin seçtiklerini derdest etmek için her türlü kamu yetkisini kullanan, seçimden kaçan cuntacıdır. Size teslim olmayacağız.

19 Mart’taki darbe girişimini öğrenir öğrenmez, İstanbul’a hareket ettim. Her darbenin bir hedefi var, kişi olarak İmamoğlu. Sembol mekanı Saraçhane. Binaya gittim, emanetin olduğu yere girdim, 7 gün boyunca seçilmiş belediye meclis üyesi seçilene kadar ayrılmadım. İşte orada ilk gece, yalnız mı kalacaktık bambaşka bir şey mi yaşanacaktı? İstanbul Valiliği 5 günlüğüne eylemi, mitingi yasakladı. Tarihi yarımadanın etrafındaki köprüleri kapattılar, panzerleri, TOMA’ları doldurdular. İlk gün akşam önce 155 bin, sonra 220 bin, sonra 550 bin, sonra 1,2 milyon kişi geldi ve darbeyi püskürttü. Pazar günü 15,5 milyonun sokaklara dökülmesi de, milyonluk gece mitingleri de Maltepe’deki 2,2 milyonluk miting de ‘yalnız değilsiniz, direnirseniz cuntacılara sizi yedirmeyiz’ dedi Türk milleti.

Milletin oylarıyla seçilene saygımız var. 47 yıl birinci parti olamadık, suçu millete atmadık. Erdoğan’ın partisi 22 yıl seçim kaybetmedi, suçu kendimizde aradık. 31 Mart’tan itibaren, partimiz 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi oldu. Bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı 47 ay değil, 47 gün bile dayanamadılar.

Bugün hep bir ağızdan bütün bakanları, Cumhurbaşkanı Yardımcısı ve devletteki sıralı tüm bürokratlarıyla bizim cunta başkanı ifademize sözde tepki gösteriyorlar. Milletin seçtiğine saygı göstermeyen, seçtiklerini derdest etmek için kamu yetkisini kullanan, sandıktan kaçanlar cuntadır, cuntacıdır. Size teslim olmayacağız.

Cuntanın mali ayağı da Mehmet Şimşek’tir, kimse bu adama itibar etmesin. Her seferinde ben bunu söylüyorum, açıklama yapıyor. Ey Mehmet Şimşek, MASAK’ta paldır kültür rapora imza atacak kimseyi bulamayınca, ne baskılar yaptığını, arkadaşlarına Erdoğan’ın şerrinden nasıl korktuğunu anlattığını bilmiyor muyuz? Madem MASAK sana bağlı kuruluştur, bir kez çıkıp böyle bir rapor, görevlendirme yok demiyorsun, düzmece rapordan ‘haberim yok’ diyorsun.

5 Kasım kurultayında, kurultay konuşmamda CHP kurultaylarının kimseden emir, talimat almayacağını, delegenin özgür karar vereceğini söylemiştim. Genel başkan seçildiğimde 1970’lerde Ecevit’in seçildikten sonra girdiği iki yerel, iki genel seçimde olduğu gibi CHP’yi birinci parti yapma görevi olarak görüyorum. Bu konuşmadan sadece 5 ay sonra CHP’nin genel merkezinde akşam burada babaocağını tüttürenlere ve Ankara’ya hizmet edenlerle ilk kez sel olmuşken o gün dedim ki size söz vermiştim, ışıkları hiç sönmemiş ve sönmeyecek olan babaevini gösterdim. CHP 47 yıl sonra Türkiye’nin birinci partisi. İlk görevimi yaptım. Bu partiyi gireceği ilk seçimlerde iktidar yapmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni 100 yıl önce olduğu gibi ayağa kaldıracak CHP iktidarını kurmaktır.

Dünya siyasi tarihinin en büyük imza kampanyasını başlattık. Vatandaşların imza atarak İmamoğlu’na özgürlük talep ettikleri, Tayyip Erdoğan’a sandığı getirmek istediğini ilettikleri kampanyadır. Bu dünya siyaset tarihinin en büyük gensorusu, en büyük güvensizlik oyu olacaktır. Başardığımızda Türkiye’deki seçmenlerin yarısından bir fazlasını güvensizlik oyunu aldığımızda artık karşımızda gayrimeşru duruma düşmüş, sandığı getirmekten başka çaresi kalmamış bir iktidar olacak. Şu anda 7,2 milyon imzaya ulaştık bile.

Başta CHP üyeleri olmak üzere bu kampanyada katkı sağlamak isteyen tüm vatanseverleri bu düzene itirazı olan herkesi kampanyaya davet ediyoruz.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.