Fenerbahçe'de olağanüstü kongre için imza toplayan derneğe Ali Koç "baskın" mı yaptı, "ziyaret" mi etti? Dernek Başkanı, "Koç beni alenen tehdit etti" diyor, Fenerbahçe yönetimi ise "İmzaların Noter huzurunda alınması lazım, onları uyardık" açıklaması yaptı. Ali Koç eylülde kongre yapmakta ısrarlı.
Fenerbahçe’de daha geçen yıl seçilen Ali Koç yönetimi olağanüstü seçimli kongreye gidiyor ama ne zaman? Başkan Ali Koç dün FB TV’ye çıkıp Eylülde mali Kongre ile birlikte seçimli olağanüstü kongre kararı aldığını açıkladı. Buna karşılık yönetin karşıtı Fenerbahçeli gruplar kongrenin yaz aylarında, transfer sezonundan önce olmasını istiyor, bunun için imza toplamaya devam ediyor. Başkan Ali Koç ise imza toplamanın “demokratik hak” olduğunu kabul etmekle birlikte imzayla kongreye gitmeyi “tehlikeli bir başlangıç” olarak görüyor.
İşte bütün bu tartışmaların göbeğine iki günden beri bir de Fenerbahçe’nin taraftar derneklerinden biri olan Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği girdi oturdu. Bu dernek Fenerbahçe’de yaz aylarında olağanüstü kongre yapılması için kulübün kongre üyelerinden imza topluyor.
Cumartesi akşamı Fenerbahçe yönetim kurulu Şükrü Saracoğlu Stadı’nda toplandı. Zaten Ali Koç, eylülde kongre düzenleme kararını bu yönetim kurulu toplantısında aldı. Toplantının ardından Koç ve yanında Fenerbahçe yönetim kurulu üyeleri Burak Kızılhan ve Can Gebetaş stadın hemen yakınında olan Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği merkezine gitti.
Sosyal medyada “baskın” olarak nitelenen bu ziyaretle ilgili tartışmalar iki gündür devam ediyor. Dün derneğin başkanı Emrah Tünay bir yazılı açıklama yaptı.
Emrah Tünay’ın sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şöyle:
“Dün gece saat 22.20 sularında, kulüp demokrasisine, ifade özgürlüğüne ve sivil toplumun en temel haklarına gölge düşüren son derece üzücü bir olay yaşanmıştır.
Bilindiği üzere bir süredir Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği olarak camiamızın adına eleştiri hakkımızı kullanarak “Geleceğe İmza” sloganı ile başlatmış olduğumuz biz imza kampanyası bulunmaktadır.
Değerli kongre üyelerimizi, tüzüğümüze ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’ndaki mevcut hükümlere uygun bir biçimde, kulübümüzün olağanüstü genel kurul kararı alması için imza vermeye davet ediyoruz.
Ancak ne yazık ki; Sayın Başkan Ali Koç dün akşam yönetici arkadaşları Burak Kızılhan ve Can Gebetaş ile birlikte derneğimize gelerek şahsımı, dernek çalışanlarımızı alenen tehdit etmiş, son derece demokratik ve tüzüğümüzce belirlenmiş olan haklarımıza açıkça saldırıda bulunmuştur.
Sayın Ali Koç, merkezimize girer girmez sinirli bir tavırla “Yarına provokasyon hazırlıkları nasıl gidiyor” diyerek dernek başkanı olarak şahsımı sordu. Kendimi tanıttıktan sonra görüşmek üzere masaya yönlendik. Ardından “Topladığınız imzalara inanmıyorum, sahte imza toplanıyor” söyleminde bulunarak “Sizler camiayı karıştırıyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Masaya geldikten sonra, kameranın göremeyeceği bir alana hareket ederek beni davet etmesi üzerine arkadan kendisini takip ederek baş başa görüşmeye başladık.
Sayın Ali Koç baş başa görüşmemizde şahsımla ilgili özel bilgiler paylaşarak sorular sormaya başlamış; “Seninle ilgili her bilgiye sahibim” imajı çizmeye çalışmıştır. Daha sonra bugün oynanacak maç öncesi ve sırasında büyük olaylar çıkması halinde bunun hesabını şahsımdan soracağını, sahte imzalar topladığımızı söyledi. Maç günü derneğimizde noter bulundurulmasına sert tepki gösterdi. Ardından “Dua et, başkanlığım bitmesin. Bitmesi halinde nefes aldığım sürece seninle özel olarak uğraşacağım” tehdidinde bulundu.
Sayın Ali Koç yedi yıllık başkanlığı sürecinde hiç derneğimize gelmemiş, birçok kulüp üyesi bulunan derneğimizin hiçbir organizasyonuna katılmamış, DERNEĞİMİZE AKREDİTASYON VERMEMİŞ, bizimle hiçbir şekilde sıcak ilişkiler kurmamıştır. Bu açıdan bakıldığında derneğimizin demokratik haklarını kullanması nedeniyle Sayın Ali Koç’un dün akşamki ani ziyaretinin maksadını kamuoyunun takdirine bırakıyoruz. Yaşanan olay, baskıcı bir zihniyetin açık göstergesi değil, Fenerbahçe tarihine not düşülecek bir skandal mahiyetindedir.
Fenerbahçe SK tarihi boyunca baskıya boyun eğmeyen, demokratik değerleri savunan bir kulüp olmuştur. Bu değerlere yapılan her türlü müdahalenin karşısında dimdik durmaya devam edeceğiz.
Yaşanan olayla ilgili gerekli hukuki süreçleri başlatacağımızı, adaletin önünde bu haksız saldırının hesabının sorulması için tüm kararlılığımızla mücadele edeceğimizi kamuoyuna saygıyla bildiririz.
Kimsenin bulunduğu makamın gücünü kullanarak gönüllülerin sesini kısmaya çalışmasına izin vermeyeceğiz.
Tüm Fenerbahçelileri sağduyulu ama kararlı bir duruşla, demokrasiden yana tavır almaya ve imza kampanyasına destek vermeye davet ediyorum.”
Fenerbahçe Kulübü, Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği Başkanı Emrah Tunay’ın açıklamalarına yanıt verdi.
Yaşananların doğru aktarılmadığını belirten Sarı-Lacivertli kulüp açıklamasında şöyle deniyor:
“Başkanımız Sayın Ali Y. Koç ve yöneticilerimizin, stadyumumuzun karşısında bulunan Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği’ne gerçekleştirdiği ziyaretin, kamuoyuna “baskın” olarak yansıtılması üzerine dün akşam bir açıklama yapmıştık.
Ancak bugün, Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği Başkanı Emrah Tünay’ın konuyla ilgili olarak yaptığı manipülatif açıklama nedeniyle kamuoyunu yeniden bilgilendirme gereği doğmuştur.
Öncelikle belirtmek isteriz ki; kamuoyunu yanıltmaya ve Kulüp Başkanımızı hedef göstermeye yönelik bu iddiaların gerçekle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Sayın Başkanımızın söz konusu ziyareti; son derece sakin, açık ve şeffaf bir şekilde, herhangi bir provokasyona mahal verilmeden gerçekleşmiştir. Ziyaret esnasında hiçbir olumsuzluk yaşanmamış, hatta Emrah Tünay ve beraberindeki yöneticiler Başkanımızı dernek binasının kapısına kadar uğurlayarak yolcu etmiştir.”
Fenerbahçe’den yapılan açıklamanın devamında ise şu ifadelere yer verildi:
“Ziyaret sırasında, tarafımıza; noter huzurunda alınması gereken bazı imzaların noter bulunmadığı anlarda alındığı ve sonrasında tasdik ettirildiği yönünde ulaşan bilgiler Emrah Tünay ile paylaşılmıştır. Başkanımız, bu iddiaların doğru olması durumunda bunun açıkça hukuksuz bir işlem olduğunu, tespit edilmesi halinde hem ilgili noter hem de buna aracılık eden şahısların hukuk önünde hesap vermek zorunda kalacağını ifade etmiştir.
Kulübümüze ulaşan ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile de paylaşılan bilgilere göre, maç öncesinde Fenerbahçe Gönüllüleri Derneği önünde provokatif eylemler planlandığı, ayrıca kulübümüz yönetimini protesto etmeye hazırlanan bazı gruplara yönelik saldırı girişimlerinin yaşanabileceğine dair ciddi duyumlar alınmıştır. Bu bilgiler de Emrah Tünay ile paylaşılmıştır.
Bunların dışında gündeme getirilen tüm iddialar asılsız, temelsiz ve gerçeği yansıtmamaktadır.
Görev süresi boyunca kulübümüzün hiçbir sürecinde yer almayan ve destek sağlamayan bir derneğin, bugün Kulüp Başkanımızın ziyaretini çarpıtması ve kendilerinin daha önce hiç ziyaret edilmediğinin de vurgulanması son derece ironik, hatta trajikomiktir.”
Bu gelişmeler sonrası FBTV’ye açıklamalarda bulunan Başkan Ali Koç, “Kulübümüzün menfaatleri doğrultusunda olağanüstü seçimli genel kurulu eylül ayında gerçekleştireceğiz. Eylül ayında mali genel kurulumuzla beraber yapacağımız olağanüstü genel kurula dair net tarih, spor yasası ve tüzüğümüzün işaret ettiği doğrultuda belirlenecektir” dedi.
Bu sezonun sorumluluğunun kendilerine ait olduğunu belirten Koç, “Hepimizin sabırsızlıkla beklediği şampiyonluk için yalnızca güçlü bir kadro değil, dünya çapında bir futbol aklını da kulübümüze kazandırarak sezona başladık. Buna rağmen ligin bitimine 3 hafta kala şampiyonluk şansımızın kalmaması camiamızın haklı eleştirilerine maruz kaldı. 2010-2011’deki şampiyonluğumuzdan sonra 14 yılda sadece 1 şampiyonluğumuzun olması da sorunun sadece isimlerle ve yönetimlerle sınırlı olmadığının göstergesidir” açıklamasında bulundu.
Ali Koç, kendilerine yapılan eleştirileri kabul ettiklerini ve aynı duyguları daha yoğun şekilde yaşadıklarını dile getirdi.
Başlatılan imza kampanyasıyla ilgili de konuşan Koç, şunları kaydetti:
“Başlatılan imza sürecinin yöntem olarak kulübümüze yakışmadığını ama buna rağmen demokratik bir hak olduğunu, saygı duyduğumuzu, gerekli imzalar toplandığı takdirde olağanüstü genel kurula gideceğimizi ama bu dönemde bir seçim yapmanın sakıncalarını belirterek, görevimizin başında olduğumuzu söylemiştim. Yaz aylarında yapılacak bir seçimin camiamızın menfaatleri doğrultusunda olmadığını ifade etmek istiyorum. Buna mukabil, imza süreciyle ilgili daha önce belirttiğimiz görüşlerimiz devam etmektedir. Camiamızın 118 yıllık onurlu tarihinde imza toplayarak olağanüstü genel kurula götürülme çalışması bugüne kadar olmamıştır.”
İmza kampanyasının Fenerbahçe Kulübünün geleneklerinde olmadığını yineleyen Koç, “Bu yöntem, ileriye dönük olarak tarifi zor tahribat oluşturacak ve geri dönüşü olmayan yaralar açacaktır. Tabii ki bu durumla ilgili kararı verecek olanlar yönetimler değil, kongre üyeleridir. Camiamız tarih boyunca ortak akılla, gelenekleriyle ve sağduyuyla hareket etmiştir. İmza verenler içinde Fenerbahçe’ye gerçekten tutkuyla bağlı üyelerimizin olduğunu gayet iyi biliyoruz. Öte yandan değerlerimizi hiçe sayarak bu süreci manipüle ederek bu durumdan pay çıkarmak isteyenlerin olduğunu da camiamızın bilmesini istiyorum” diye konuştu.
Sarı-lacivertli kulübün geleceği için gelecek üç ayın çok kritik olduğunun altını çizen Koç, bu sürecin transferlerin ve sezon hazırlıklarının tamamlandığı tarih olduğuna dikkati çekti.
Finansal bağımsızlık konusunda da son noktaya geldiklerini vurgulayan Koç, “Olağanüstü genel kurulu mali genel kurulumuzla beraber eylül ayında yapma kararımız bir inat değil, bir inanç ve sorumluluktan ibarettir. Sorumluluk diyorum çünkü yıllardır omuzladığımız ekonomik zorluklar ve bu süreçte yaptığımız maddi ve manevi fedakarlıklar bizi bugün kritik bir eşiğe getirmiştir. Artık hedefe ulaşmaya bu kadar yaklaşmışken tüm bu emekleri riske atmak ne akılcıdır ne de sorumluluk duygusuyla bağdaşır. İnanç diyorum çünkü kulübümüzün imza yöntemiyle seçim sürecine gitmesinin gelecekte telafisi mümkün olmayan yaralar açacağı kanaatindeyim” değerlendirmesinde bulundu.
Bugüne kadar camiadan gelen samimi ve yapıcı eleştirileri dikkate aldığını da aktaran Koç, “Camianın menfaatlerini düşünerek aldığımız bu karara saygı göstereceğinize eminim. Kararımızın camiamıza hayırlı olmasını diliyorum. Bugün sizlerin vicdanına, geçmişiyle gurur duyan, bugünüyle yüzleşen ve yarınına sahip çıkan bir Fenerbahçeli duygusuyla seslendim. Ben bu camiaya sırtımı değil yüreğimi dayadım. Allah’ın izniyle bu yolda tüm zorluklara, itibar suikastlerine ve haksızlıklara rağmen yürümeye devam edeceğim” diyerek konuşmasını tamamladı.
Yaşanan gelişmelerin ardından daha önce adaylığını duyuran Hakan Bilal Kutlualp’ten açıklama geldi.
Hakan Bilal Kutlualp’in açıklamaları şu şekilde:
“Kaybedilen, kasıtlı olarak geciktirilen her gün; yeni sezonların, yeni umutların kaybı demektir. Tüzükte yazan süreleri ‘nasıl olsa azamisini kullanırız’ anlayışıyla Eylül’e kadar yaymak, Fenerbahçe’ye hiçbir fayda sağlamaz!
Geçtiğimiz yıl TFF seçimleri Almanya’daki turnuvanın sonuna ertelenmek istenirken, sergilediğiniz net duruşunuzu hepimiz hatırlıyoruz. Aynı duruşu şimdi, Fenerbahçe için de göstermenizi bekliyoruz!
Eylül’e kadar yapılacak panik transferler, popülist harcamalar ve günü kurtarmaya yönelik kararlar; kulübümüze büyük maliyetler yaratacaktır. 7 yılda yapılamayan ne değişti de şimdi yapılacak? ‘Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır’ diyemeyeceğinize göre, derhal olağanüstü kongre kararı alın ve Fenerbahçe’nin önünü gerçekten açın!”