Los Angeles’tan ayrılırken katıldığı bir talk show programında 2 senesinin geçtiği şehre şu iki kelimeyle veda etti: “Rica ederim.”
Futbol adına David Beckham, basketbol, buz hokeyi, Amerikan futbolu gibi sporlar adına birçok farklı yıldızı barındıran, Holywood’un beşiği Los Angeles’a teşekkür etmiyordu. Beckham bile onun kadar küstah olamamıştı. Fakat hikaye bu ya, futbola veda ettiğinin ertesi günü “Bugün uyandığımda yağmur yağdığını gördüm ve Tanrı’nın bile üzgün olduğunu düşündüm” diyebilecek kadar sosyopattı. Şaka yapmıyordu, o kendini futbolun Tanrısı olarak görüyordu. Zlatan Ibrahimovic’e hükmettiği yeşil sahalara veda etti.
Ibra’nın futbol hikayesi, 10 yaşında doğduğu Malmö şehrinde başladı. 11 yaşında gittiği Balkan’da birkaç sene geçiren yetenekli genç, fiziki yapısıyla dikkat çekiyordu. 1996’da Malmö’ye 17 yaş altı takımıyla döndü ve 1999’da ilk kez profesyonel oldu. Takım küme düştü ancak ertesi sezon lige geri döndü. Bu sıralarda genç isim Arsene Wenger’in dikkatini çekti. Fransız, oyuncuyu deneme idmanına çıkarmak istedi. Zlatan bunu reddetti. İsveçli daha sonra o günlerde yaşananları, “17 yaşındayken Arsene beni Arsenal’la denemelere çıkarmak istedi. Geri çevirdim. Çünkü Zlatan denenmez” diyerek anlattı.
Neyse ki bu küstah genci o dönemlerde beğenen tek kişi Wenger değildi. Ajax da onu yakından takip etti ve 2001 senesinde transfer gerçekleşti. Zlatan’ın kendisini Avrupa’ya kanıtlayacağı yer Hollanda’ydı. Ajax oyuncu için 7.8 milyon Euro’yu gözden çıkardı. Oyuncu, Amsterdam’da geçirdiği 4 sezonda bu paranın karşılığını fazlasıyla verdi. 2 kez Hollanda şampiyonu oldu, bir kez kupa bir kez de Süper Kupa kazandı. Zlatan, Ağustos 2002’de NAC Breda ağlarına gönderdiği golle kıta futbolunun önde gelen golcülerinden biri olacağını kanıtladı. Ajax kariyeri 110 maçta 48 gol ve 17 asistle bitti. Yeni durak Çizme olacaktı.
Amsterdam’ı fethetti ve İtalya’ya gitti.
Kadrosunda David Trezeguet’yi barındıran Juventus, 16 milyon Euro’ya Zlatan Ibrahimovic takviyesi yaptı. Bu, oyuncu için yeni bir meydan okumaydı. Ibra, tecrübeli oyuncunun sakatlığının da etkisiyle fazlasıyla forma şansı buldu ve bunu iyi değerlendirdi. 2005 yılında ilk kez ülkesinde yılın futbolcusu oldu. Ancak Ibra’nın Juve kariyeri uzun sürmedi. 2005-06 sezonu sonunda Calciopoli skandalı patladı. Juventus, bu çerçevede şike yaptığı gerekçesiyle son iki şampiyonluğundan oldu ve Serie B’ye düşürüldü. Bazı emektar oyuncular takımda kalmayı kabul ederken Zlatan onlardan olmadı.
Yeni durak reformun şehri, sanatın merkezi, yüzlerce heykelin arasına kendi tahtını dikeceği Milano’ydu. Üzerinde mavi-siyah forma vardı. Inter, onun için 24.8 milyon Euro harcadı. Takımıyla iki kez üst üste şampiyon oldu ve 2007’de yenilediği kontratı, onu o dönem için dünyanın en çok kazanan oyuncusu yaptı. 2008-09, kariyerinin zirvesine çıktığı sezon oldu. Serie A’da 25 gol attı ve takımıyla üst üste 3. Serie A zaferine ulaştı.
Zlatan, Inter’de üst üste şampiyonluklar kazandı.
Gezginin ayrılık vakti gelmişti. Dönemin kıta futbolunu kasıp kavuran ve tarihin en iyi takımlarından olarak gösterilen Barcelona Ibra’ya kancayı taktı. Fakat bir sorun vardı. Topun bu kadar paylaşıldığı ve tiki taka ile ünlenen Barça’ya Ibra ne kadar uyum sağlayacaktı? Katalanlar oyuncu için Samuel Eto’o ile beraber yaklaşık 70 milyon Euro’dan vazgeçti.
Zlatan’ın İspanya kariyeri rüya gibi başladı. İlk iki maçında İspanya Süper Kupası ve UEFA Süper Kupası’nı kazandı. Ligdeki ilk 5 maçın tamamında gol attı ve kulüp rekorunu kırdı. Ancak sezonun ilerleyen kısmında işler değişti. Messi’nin daha çok ortaya yakın oynamak istemesi Zlatan için sorun haline geldi. Meşhur “Elinde Ferrari var ancak onu Fiat gibi kullanıyor” eleştirisi işte o dönemde çıktı. Oyuncunun Pep Guardiola ile arası açılmıştı bir kere. Sezon bitiminde Şampiyonlar Ligi’nde Inter’e elenen takım hayal kırıklığı yaşadı. Soyunma odasında Guardiola’ya bağırdığını itiraf eden oyuncu, hocanın kendisine hiçbir şekilde karşılık vermediğini ve korkak olduğunu otobiyografisinde yazdı.
Barça dönemi ne onun ne de takımın istediği gibi gitmedi.
2010-11 sezonu başında Milan’a kiralandı. Yuvaya bu kez siyah-kırmızı formayla dönmüştü. Hedefini Milan’la Şampiyonlar Ligi kazanmak olarak belirleyen oyuncu bir kez daha Serie A sevinci yaşadı. 2011 yazında Barça, oyuncuyu Milan’a 24 milyon Euro’ya yolladı. Uğruna feda edilen Eto’o, 2010’da, Ibra’dan kurtulan Barça ise 2011’de Şampiyonlar Ligi’ni kazandı. Kader midir bilinmez ancak Zlatan’ın kariyerindeki en büyük yara Şampiyonlar Ligi kupası, hiç kapanmayacaktı.
2011-12 sezonunu Serie A gol kralı olarak tamamladıktan sonra yılda 14 milyon Euro kazanacağı PSG’ye transfer oldu. Takıma 19 sene sonra ilk Ligue 1 şampiyonluğunu yaşattı. 2012-13’te ligde tam 30 gol atan Ibra, sezonun en güzel golünü PSG adına kaydetmedi. 14 Kasım 2012 tarihinde İngiltere ile oynanan maçta orta sahaya yakın noktadan attığı röveşata, adeta kariyerinin özeti niteliğini taşıyordu. Bu gol, 2013’te kendisine Puskas yılın golü ödülünü getirdi.
2013-14 sezonunda senaryo değişmedi. 26 golle sezonu bitiren Ibra önderliğinde PSG, bir kez daha şampiyon oldu. 2014-15 ve 2015-16’da Ligue 1 sevinci yaşayan yıldız, PSG tarihinin en golcü ismiydi. Zlatan, Paris’ten ayrılıp Manchester’a doğru yola çıkarken 180 maçta attığı 156 gol ve yaptığı 61 asistle anormal rakamları arkasında bıraktı. Kazandığı 4 Ligue 1, 2 Fransa Kupası, 3 Fransa Lig Kupası ve 3 Fransa Süper Kupası, mirasının değerini katladı.
Manchester’a gelir gelmez Community Shield zaferi yaşadı. Bu kupa, sezon sonunda gelecek UEFA Avrupa Ligi zaferiyle beraber kazanacağı iki kupadan ilkiydi. 2016-17 sonunda sözleşmesini bir sene daha uzatan 35 yaşındaki Zlatan, Mart 2018’de takımdan ayrıldı.
Yeni durağının Amerika olması, onun için kariyerinin sonunun yaklaştığı yorumlarının yapılmasına neden oldu. Ancak Los Angeles Galaxy kariyerinin ilk maçında yaklaşık 40 metreden attığı vole, ABD’ye tatile gelmediğini kanıtlar nitelikteydi. Kariyerinin 500. golünü o sezon Toronto’ya attı. Maçın ardından “Torontolular 500. kurbanım oldukları için şanslılar” açıklamasını yaptı.
2019’da normal sezonu 26 golle bitirdi ve kulüp tarihinin normal sezonda en fazla gol atan ismi oldu. Ancak takımını şampiyonluğa taşıyamadı. Sezon sonunda Los Angeles’tan ayrıldığını duyurdu. Ayrılık tweeti şu şekildeydi “Zlatan istediniz, size Zlatan’ı verdim. Rica ederim, şimdi hikaye devam ediyor. Gidip beyzbol maçı izlemeye devam edin.”
Ibra Avrupa’ya Milan formasıyla döndü. Ayağının tozuyla Inter derbisinde gol attı. Takımı 4-2 kaybetti ancak kendisi 38 yaş 129 günle Derby della Madonnina’da gol atan en yaşlı oyuncu olarak tarihe geçti. 2019-20 sezonu için 6 aylık anlaşma yapan yıldız sözleşmesini bir sezon daha uzattı. Ibra, eski ve başarılı günlerini arayan Milan’da ruhani lider görevindeydi. Rolü, yalnızca gol atmak değil aynı zamanda kazanan ruhu yeniden takıma katmaktı. Zira 2010-11’deki son Milan şampiyonluğundan geriye sadece o kalmıştı. Takımın Şampiyonlar Ligi sahnesine vedasında da dönüşünde de İsveçli yeşil sahadaydı.
Ibra, Milan’ın son şampiyonluğunda da yer aldı.
İşte o Milan, 11 senelik hasrete 2021-22’de son verdi. Kadroda Zlatan’ı barındıran Milan’ın bu zaferi, İsveçli için kariyerindeki 32. kupa anlamını taşıyordu. Zlatan, emekli olmadı ve son bir sezon için daha geri döndü. Ancak artık yaşı, oynaması için fazla müsaade vermiyordu. Son sezonunda yalnızca 4 Serie A maçına çıktı. Milan taraftarı onun için son karşılaşmada “Godbye” yani bir nevi “Güle güle Tanrı” koreografisi yaptı. Veda konuşması sırasında kendisini yuhalayan Verona taraftarına ağızlarının payını “Yuhalayın. Bu sizin bu sene için en özel anınız. Beni canlı görüyorsunuz” diyerek verdi.
Ibra, Hırvatistan, Bosna Hersek ve İsveç arasındaki Milli Takım tercihini doğup büyüdüğü İsveç’ten yana kullandı. İnsan, “Ya Hırvatistan’ı seçseydi?” demeden edemiyor zira koca kariyerindeki iki eksik, milli takımla majör kupa zaferi ve en büyük acısı Şampiyonlar Ligi mutluluğu.
Milli Takım kariyeri de görkem doluydu ancak madalya kazanmak göğsündeki eksik apolet oldu.
Kulüp kariyerinde 822 maçta 496 gol atıp, 204 asist yapan, İsveç için çıktığı 122 maçta 62 kez fileleri havalandıran Ibra, futbola olağanüstü bir miras bırakarak veda etti. 12 kez İsveç’te, 5 kez İtalya’da yılın futbolcusu oldu. 3 kez Ligue 1, 2 kez Serie A gol krallığı yaşadı. Kariyeri boyunca birçok kez rakip olduğu savunmacı Sergio Ramos, onun futbolu bırakmasının ardından “Ibrahimovic futboldan emekli olmadı, futbol Ibrahimovic’ten emekli oldu” diyerek oyuncuyu onore etti.
Takım arkadaşlarıyla kah şakayla kah cidden kavga eden, oyunun fiziksel yönünü bir savaşçı gibi gösteren, attığı akrobatik gollerle akıllara kazanan Zlatan, artık yeşil sahalarda olmayacak. Onun büyüklüğünü de aşağıda geçen bu diyalog hatırlatacak…
Thierry Henry: Onun (Zlatan’ın) resmi duvarda görünmüyor.
Zlatan Ibrahimovic: Çünkü hala Tanrı’nın nasıl göründüğünü bilmiyorlar…
Los Angeles’tan ayrılırken katıldığı bir talk show programında 2 senesinin geçtiği şehre şu iki kelimeyle veda etti: “Rica ederim.” Futbol adına David Beckham, basketbol, buz hokeyi, Amerikan futbolu gibi sporlar adına birçok farklı yıldızı barındıran, Holywood’un beşiği Los Angeles’a teşekkür etmiyordu. Beckham bile onun kadar küstah olamamıştı. Fakat hikaye bu ya, futbola veda ettiğinin ertesi […]
Yazının tamamını görebilmek için lütfen abone olun
Aboneyseniz üye girişi yapın
10HABER’e abone olun, bağımsız gazeteciliğe destek verin,
10HABER’in zengin ve özgün haberleri ile uzman köşe yazarlarını her gün sınırısızca okuyun
Yeşil sahalardan bir Zlatan geçti. 
Oyunlar ve Bulmacalar