04-01-2025
İsmet Berkan

Kısık ateşte pişen yemek gibi: PKK/YPG defteri ağır ağır kapanırken

Kısık ateşte pişen yemek gibi: PKK/YPG defteri ağır ağır kapanırken

Türkiye’nin bir ayrılıkçı terör örgütü sorunu var 40 yılı aşkın süredir içinde yaşadığımız.

Peki şimdi bir de Suriye’nin ayrılıkçı terör örgütü sorunu mu olacak YPG adını taşıyan?

Tam olarak Suriye’de karşı karşıya olunan ve müzakere yoluyla, barış içinde çözülmeye çalışılan mesele budur.

Türkiye olan biteni çok dikkatle ve yakından takip ediyor, belki perde arkasında olan bitene müdahale de ediyor, ama şu ana kadar görünen, Türkiye’nin büyük çaplı fiili veya siyasi müdahalesine zaten ihtiyaç olmadığı. 

Bu meselenin Suriye’nin iç güvenlik sorunu olarak ele alındığını görmek Ankara’yı memnun ediyor olmalı.

Hafta başında, neredeyse 10 gündür Şam’daki Ahmet Şara ile müzakere kanalı bulmaya çalışan Suriye’deki PKK/YPG’nin bir numaralı ismi Mazlum Kobani nihayet doğru düğmelere bastı ve Ahmet Şara ile görüştü.

Görüşmeden sonra Ahmet Şara ve HTŞ kaynakları aslında hiçbir açıklama yapmadı. Ama o zaten söyleyeceğini daha önce söylemiş, “Suriye federasyon olmayacak, Kürt güçler sonunda resmi orduya katılacak” demişti.

Pazartesi günü Mazlum Kobani bu şartları bilerek Şam’a gitti ve o şartları kabule de anladığımız kadarıyla çok yaklaştı.

Görüşmeden sonra PKK/YPG kaynaklarından çeşitli açıklamalar yapıldı. Hepsi üstü kapalı “askeri konular konuşuldu” şeklinde açıklamalar. Oysa sadece bir askeri güç olarak PKK/YPG’nin dağıtılması, içinden bazı unsurların Suriye ordusuna katılması değildi konuşulan, bir de SDG adı altında kurulan özerk yönetimin lağvedilmesi vardı masada.

PKK/YPG “Kontrolumuzda olan bölgeye Suriye bayrağı çekiyoruz” dedi, ama henüz kendi bayrağını indirmedi.

İndirecek, bütün o bölgenin yönetimini yeni Suriye’nin merkezi hükümetine devredecek mi?

Şuna kuşku yok: Bu kararı vermek için Mazlum Kobani’nin rütbesi yeterli değil. Bu karar Kobani’de değil Kandil’de verilecek.

PKK için Suriye’de özerklikten vazgeçmek çok büyük yenilgi. O yüzden bu kararın kolayca verilmesini bekleyenlerden değilim. Bir uzak ihtimal de olsa PKK, Suriye’deki süreci Türkiye’ye paralel görüp toptan bir siyasi çıkış yapabilir ve kendini de lağvedebilir elbette, ama daha gerçekçi beklenti YPG’nin Suriye’nin “bölücü terör örgütü”ne dönüşmesi olacaktır.

Dün PKK/YPG’nin en büyük destekçilerinden Fransa’nın Dışişleri Bakanı Şam’da söyledi, YPG’nin Suriye ordusuna katılmaması halinde terör örgütüne dönüşeceğini ve desteğin kesileceğini açık açık dile getirdi. Amerika’dan henüz bu konularda bir açıklama yok ama YPG’nin Suriye’nin istikrarına tehdit haline gelmesinin bölgedeki büyük resim açısından ABD’den destek alması da zor olur.

Kısacası PKK/YPG Suriye’de, PKK liderliği ise Kandil’de sıkışmış durumda. Kısık ateşte ağır ağır pişen bir yemek gibi, PKK/YPG’nin sonu da sabırlı adımlarla yavaş yavaş geliyor.

Türkiye’nin üstünden bir ağırlığın kalkma ihtimali daha önce hiç bu kadar gerçeğe yaklaşmamıştı.

Hayattayken çıkamadığı sahneye cenazesiyle çıkıyor

Hayattayken çıkamadığı sahneye cenazesiyle çıkıyor

Ferdi Tayfur bugün toprağa verilecek.

Onun için önce Taksim’deki Atatürk Kültür Merkezi’nde tören yapılacak, nutuklar atılacak.

O AKM ki Ferdi Tayfur sahnesine bir kez bile çıkmadı. Hoş, “Hadi çık konser ver” deseler o çıkar mıydı bilinmez, ama bugün cenazesinin devletimizin uzun yıllar neredeyse “kutsal” kabul ettiği bu sahneye çıkması tarihin garip bir cilvesi işte.