BRICS’e üyelik Türkiye için gerçek bir alternatif mi?

20 Eylül 2024
BRICS'in 2018'deki aile fotoğrafından. Fotoğraf: AA

Türkiye’nin BRICS’e katılımı son yıllarda giderek daha çok tartışılan bir konu haline geldi. Batı ile ilişkilerdeki gerilim, özellikle de Avrupa Birliği (AB) ile müzakerelerin neredeyse durma noktasına gelmesi Asya-Pasifik’in dünya sisteminde artan önemi Türkiye’yi yeni alternatifler aramaya itiyor. Bu yeni dönemde Türkiye’nin Batı dışındaki BRICS gibi küresel güçlerle nasıl bir “kazan-kazan” ilişki kuracağı büyük bir stratejik önem taşıyor.

BRICS Batı hegemonyasına karşı alternatif olma iddiasıyla öne çıkan bir platform. Bunda kuşku yok. Zaten üyelerinin bir kısmı G-20 bünyesinde de yer alıyor. Ancak Türkiye için bu yapının gerçek anlamda alternatif olup olmadığı tartışmalı, zira ekonomik, siyasi ve askeri çıkarlar göz önüne alındığında BRICS’e katılmanın faydaları kadar riskleri de mevcut.

AB ve ABD ile zor ilişkiler

Türkiye’nin AB ile ilişkileri son yıllarda ciddi bir duraklama yaşıyor. İnsan hakları, demokratikleşme ve hukuk devleti konularındaki uyuşmazlıklar Türkiye’nin üyelik yolunda zaten var olan bir dizi engeli daha da artırıyor. Ekonomik olarak ise Türkiye, AB ile derin ticari bağlara sahip olsa da, bu ilişkinin siyasi ihtilaflar dolayısıyla tıkanması Türkiye’yi alternatif bloklara yönelmeye itiyor.

ABD ile de gerilimler devam ediyor. S-400 alımı ve F-35 programından çıkarılma ikili ilişkilerdeki krizlerin başında geliyor. ABD’nin Türkiye’ye yaptırımları ve Suriye politikasındaki ayrışmalar stratejik ortaklıkların zedelendiğini gösteriyor.

BRICS: Gerçekten bir alternatif mi?

BRICS Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika ve sonradan katılanların oluşturduğu, küresel ekonomide yükselen ülkeleri temsil eden yeni bir güç odağı. Ancak bu ülkeler arasındaki ekonomik ve siyasi farklılıklar BRICS’in tek sesle hareket etmesini zorlaştırıyor. Çin ve Rusya’nın BRICS içinde daha baskın olması Türkiye’nin bu yapıda ne kadar bağımsız ve güçlü bir rol oynayabileceğini belirsiz hale getiriyor.

Demokrasi ve özgürlükler açısından BRICS üyelerinin sicilleri Türkiye’nin ne kadar yıpranmış olsa da demokratik geleneğiyle pek uyumlu değil. Ayrıca Türkiye’nin NATO üyeliği ve Batı ittifakları göz önüne alındığında BRICS’e tam üyelik zaman içinde Batı ile ilişkilerde ciddi bir kopuşa neden olabilir.

Ekonomik faydalar ve zorluklar

BRICS ile Türkiye arasındaki ticaret Batı ile karşılaştırıldığında oldukça düşük seviyelerde. Türkiye’nin BRICS ülkelerine ihracatı toplam ihracatının sadece %5,7’sini oluşturuyor. AB’ye yapılan ihracat ise %48,7 gibi yüksek bir oranda. Bu tablo BRICS’in ekonomik anlamda görünür gelecekte Türkiye için ciddi bir alternatif olmadığını gösteriyor.

Jeopolitik riskler

BRICS’e katılmak Türkiye’nin NATO içindeki pozisyonunu ve Batı ile ilişkilerini zayıflatabilir. Rusya ve Çin’in BRICS içindeki etkisi Türkiye’nin bu yapıda bağımsız hareket etmesini zorlaştırabilir. Ayrıca BRICS içinde Rusya ile Çin arasındaki rekabet Türkiye’nin bu yapıdaki rolünü karmaşık hale getirebilir.

Sonuç

BRICS Türkiye için Batı’ya gerçek bir alternatif olmasa da stratejik işbirlikleri açısından fırsatlar sunabilir. Türkiye’nin Batı ile bağlarını tamamen koparmadan BRICS ile esnek ve stratejik ortaklıklar geliştirmesi faydalı olabilir. BRICS’in sunduğu ekonomik ve jeopolitik fırsatlar Türkiye’nin uzun vadeli çıkarlarına hizmet edebilir, ancak tam üyelik bu aşamada riskler taşımaktadır.
Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olabiliriz.

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.