Hayatta Gerçek Öncelikler: Gelecek Şimdi Başlıyor

Sakın hiçbir şeyi ertelemeyin.

Hayat, birçoğumuzun önem sıralarını unuttuğu, günlük koşturmalar içinde kaybolduğu kısa ve biricik bir serüven. 80-90 yıl gibi görünen bu süre aslında göz açıp kapayıncaya kadar gelip geçiyor. Üstelik çoğunu zaten yaşamışız. Sağlık, aile, dostluk gibi değerlerin kıymetini genellikle kaybettiğimizde veya tehdit altında hissettiğimizde anlıyoruz. Ancak o an geldiğinde, elimizden ne yazık ki pişmanlık ve hayıflanma dışında bir şey gelmiyor. Servet, şöhret, ihtiras telafi etmiyor.

Oysa şu an, tam da şimdi, geleceği şekillendirmek ve yaşamı anlamlandırmak için altın değerinde bir fırsat. Hayalleriniz, hedefleriniz ve yapmak istedikleriniz için hemen şimdi harekete geçin, yarın ya geç olacaktır ya dan başka şeyler çıkacaktır vaktinizi alacak.

Hata yapmaktan sakın korkmayın, sakın ertelemeyin. Özellikle en çok korktuğunuz, kırıldığınız, kırdığınız ya da içten içe hep yapmak isteyip de yapamadığınız ne varsa, şimdi onun istikametinde ve üzerine yürüyerek harekete geçmenin tam zamanı.

Sağlık Varken Aklımıza Gelmiyor

Sağlık, mutluluğun en temel taşı. Ancak bedenimizde veya zihnimizde bir aksama olmadıkça onu çoğunlukla ihmal ederiz. İş yükü, stres, kötü alışkanlıklar derken sağlığımızı ikinci plana atıyoruz. Ta ki bedenimiz isyan edene kadar… İşte o an geldiğinde de, jeton geç düşüyor. “Keşke daha dikkatli olsaydım, kendime daha iyi baksaydım,” demenin bir faydası kalmıyor. Çünkü geç kalmış oluyoruz.

Oysa bedenimize ve ruhumuza zamanında özen göstersek, kendimizi dinlesek, bu tür pişmanlıkları yaşamayabiliriz. Sağlığımızı kaybetmeden onun kıymetini bilmek ve gereken şefkati göstermek zorundayız. O olmadan diğer yaşam öncelikleri zaten kendiliğinden anlamsızlaşıyor.

Sevdiklerimizi İhmal Etmek

Sevdiklerimiz yanımızdayken, onların varlığını çoğu zaman kanıksarız. İleride daha fazla vakit ayırır, değer veririz yanılsamasına kapılırız. Hayatın meşgalesi içinde onları bazen kırar, bazen uzaklaşır, hatta zaman zaman tamamen görmezden geliriz. “Sonra telafi ederim,” deriz. Ama hayat öyle bir hızla akar ki o “sonra” dediğimiz dönem asla gelmeyebilir. Kaybettiğimizde ya da geç kaldığımızı fark ettiğimizde, içimizi pişmanlıkların acısı kaplar.

Keşkeler, boğazımızda düğümlenir:

“Keşke daha çok vakit geçirseydim… Keşke onları ne kadar sevdiğimi gösterebilseydim… Keşke sıkıca sarılsaydım…Keşke ihanetimi affettirseydim….Keşke bana yaptıkları için minnet duygularını dile getirseydim”.

Oysa bu döngüyü şimdi, tam da bu anda kırabiliriz. Çünkü gelecek, şimdi başlıyor. Bugün verdiğiniz kararlar, yarın yaşayacağınız hayatın temelini oluşturuyor.

Ama yarın için hiçbir garantimiz yok.

Hayatın beklenmedik sürprizlerle dolu olduğunu unutmayın. Bir trafik kazası, bir terör saldırısı ya da hiç beklemediğiniz bir hastalık ya da deprem sizi bu dünyadan ansızın alıp götürebilir.

O yüzden sevdiklerinize vakit ayırmayı, onlara değer vermeyi ve yarım kalan her ne varsa tamamlamayı bir an bile ertelemeyin.

Hayatınızı Yeniden Şekillendirin

1.Önceliklerinizi Belirleyin: Hayatınızda gerçekten ne önemli? İşiniz mi, sağlığınız mı, aileniz mi? Bütün bunlar arasında hassas bir denge kurmalısınız. Ancak unutmayın, geri dönüşü olmayan tek şey, sevdiklerinizle geçiremediğiniz zamandır.

2.Kırıklıkları Onarın: Hayatta istemeden de olsa sevdiklerinizi kırmış olabilirsiniz. Şimdi tam zamanı. Bir özür dileyin, bir gönül alın, bir sarılma kadar basit bir adımla bu kırıkları onarın.

3.Hayallerinizi Ertelemeyin: Hep yapmak istediğiniz bir şey mi var? Hep aramak istediğiniz biri mi? Hep gitmek istediğiniz bir yer mi? Hayat beklemek için fazla kısa. Bugün bir adım atın. Küçük ya da büyük, fark etmez; yeter ki başlayın.

4.Anda Yaşayın: Geçmişin pişmanlıkları ve geleceğin kaygıları arasında boğulmak yerine, şu anın tadını çıkarın. Sevdiklerinize daha dikkatle bakın, seslerini duyun, varlıklarına şükredin.

5.Kendinize İyi Bakın: Sağlık yalnızca bedenin değil, ruhun da gücüdür. Kendinizi sevin, ihmal etmeyin. Çünkü kendinizi ihmal ederek başkalarına da yetemezsiniz. Kilo verin, güzel giyinin, seyahat edin, kötü alışkanlıklardan arının, gençlere yol gösterin, yeniden aşık olun, doğanın kucağına kaçın sık sık.

Ertelemeyin, Harekete Geçin

Hayatta en büyük pişmanlıklarımız, yapmadığımız şeylerdir. Oysa hiçbir şey için geç değil. Belki özür dilemek için geç kaldığınızı düşündüğünüz o kişi hâlâ bir telefon uzaklığındadır. Belki hayalini kurduğunuz o yolculuk için bir bilet almaya vaktiniz vardır. Belki de en çok sevdiğiniz insanlara sımsıkı sarılmak için şu an doğru andır.

Unutmayın, hayat ertelenmeyecek kadar kısa, ama doğru yaşandığında pişmanlık bırakmayacak kadar değerlidir. Hata yapmaktan korkmayın, çünkü hatalar sizi insan yapıyor, aynı hatayı bir daha tekrarlamayın yeter. Ama yapmanız gerekenleri, kalbinizin en derin köşesinde sizi çağıran adımları asla ertelemeyin.

Gelecek, şimdi başlıyor. Ve hayatın gerçek güzelliği, sevdiklerinizle birlikte, sağlıklı ve huzurlu bir yaşamda gizli. Öyle yaşayın ki hiçbir şey için “geç kaldım” demeyin.