‘Coğrafya kaderdir’ lafı sıkça siyasi şöylemler bağlamında kullanılır. Belki öyle olduğu da kabul edilebilir ama global düşünmek zorunda olan sanatçılar açısından coğrafya ne anlama gelir? Bir Orta Doğu ülkesi olmamızın sanatçının bilinçaltına yükledikleri nedir? onlar coğrafyayı kader olarak görüyor mu? sanatla ilgili konulara ayırmaya özen gösterdiğim pazar günlerinde bugün bu konuyu irdelemeye çalışacağım.
Sanatçı gibi düşünmem zor olduğuna göre bu soruya direkt cevap vermek yerine buna performanslarıyla cevap veren sanatçılara bırakacağım sözü. Ayşegül Sönmez ‘Çağdaş Sanat Var mı? kitabında bu konuyu çok güzel ele alıyor (s 82-83).
Şener Özmen ’Sanatçı Aslında Ne İster’ adlı 2012 tarihli 2 dakika 19 saniyelik videosunda taştan başka bir şey olmayan bomboş kırsal bir arazide dört tarafa dönerek ’sizce bulunduğum noktadan dünya sanatını etkilemem mümkün mü’ sorusunu yüksek sesle soruyordu.
ancak döne döne tekrarladığı bu cümleyi kendisi bile duyamıyordu. Çünkü Şener Özmen’in bulunduğu yer Diyarbakır havaalanına yakındı. ve bölgede yapılan operasyonlar bağlamında sıkça uçan savaş uçaklarının çıkardığı ses yüzünden sanatçı kendi cümlesini bile net duyamıyordu.
sanatçının bu performansına göre coğrafya sanatçının kaderiydi ve kendisinin bile duyamadığı sesini dünyaya duyurabilmesi zordu.
Ama durun, sanatçının 10 yıl sonra yaptığı başka bir video da var, onu da incelemeliyiz kesin bir sonuca varmak için.
Şener Özmen ile Cengiz Tekin’in ortak yapımı olan 2022 tarihli bu filmin adı ‘Road to Tate Modern’di.
filmde takım elbiseli iki sanatçıyı görüyoruz. Biri at, diğer de eşek üstünde boş bir arazide vadiye doğru gidiyor.
bir süre sonra yolda bir köylüyle karşılaşıyorlar. Ona ‘Biz Tate Modern’i arıyoruz, yolu tarif eder misin? diye soruyorlar. köylü kolunu uzatıp ‘şu dağların arkasında’ diye cevap veriyor. onlar da bunun üzerine ‘Peki ulaşır mıyız oraya’ diye sorunca da köylü ‘gidin büyük olasılıkla ulaşırsınız’ cevabını veriyor. film iki sanatçının yolculuğunun nerede bittiğini göstermeden sona eriyor.
beni son derece etkileyen bu film dünyanın neredeyse bütün müzelerinde sergilendiğinden ve ikilinin Avrupa’da en çok sergilenen işlerinden biri olduğuna göre coğrafya sanatçı için bir kader midir sorusuna hayır değildir diye cevap verebiliriz, hatta o coğrafyayı iyi bir sanatçı kendi lehine daha güzel anlatımlar için bile kullanabilir diyebiliriz.