Türkiye-Portekiz maçına Alman hakem: Felix Zwayer
Türkiye ve Suriye, son aylarda savunma bakanları, dışişleri bakan yardımcıları ve dışişleri bakanları düzeyinde bir dizi zirveler gerçekleştirdi. Her iki taraf da kendi açılarından açıklamalar yapmaya devam etti. Normalleşme yönünde olumlu adımlar atılsa da birbirlerine zıt açıklamalar devam ediyor.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Suriye’nin büyük bir kısmında kontrolü ele geçirmesi Arap ülkelerini ve Türkiye’yi Esad ile normalleşme adımları atmaya itti. Bu Arap dünyasında Esad’ın yeniden Arap Birliği’ne kabulü şeklinde kendini gösterirken, Türkiye’nin normalleşme adımları o kadar kolay ilerlemiyor.
İlk olarak geçen yıl savunma bakanları ve istihbarat şefleri düzeyinde Rusya’nın başkenti Moskova’da Türkiye, Suriye ve Rusya arasında başlayan üçlü görüşmeler daha sonra dışişleri bakanları düzeyinde İran’ın da katılımıyla düzenlenen dörtlü zirveye evrildi. Bu zirvelerin her birinde aslında birbirinden çok da farklı olmayan şeyler tekrarlandı. Suriye, normalleşmenin koşulu olarak Türkiye’nin Suriye topraklarındaki varlığını tamamen çekmesini isterken, Türkiye ise her seferinde bölgedeki terör varlığını gerekçe göstererek, bu tehlikeyi tamamen kaldırana kadar askerlerini geri çekmeyeceğini vurguluyordu.
Son olarak seçimlerden dört gün önce 10 Mayıs’ta gerçekleşen zirvede normalleşme adına önemli bir adım atıldı. Bu adıma göre uzman kişilerce iki ülkenin normalleşmesi için bir yol haritasının çıkarılmasında karar kılındı. Ancak o zirvede bile herkes kendi açısından konuşmaya, adeta diğerinin sözlerini duymuyormuşçasına söylemler dile getirmeye devam etti.
Suriye Dışişleri Bakanı Faysal Mikdad görüşmede Suriye’nin asıl hedefinin ‘ülkedeki Türk kuvvetleri de dahil olmak üzere her türlü yasa dışı askeri varlığı sona erdirmek olduğunu’ tekrarladı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise hem zirve öncesi hem de zirve sonrası açıklamalarında terörle mücadele vurgusu yaparak Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinden henüz çekilmek gibi bir planı olmadığının altını çizdi. İşin ilginç tarafı ise birbirine zıt şeyler söylemelerine rağmen zirvenin olumlu geçtiğini dile getirmeleriydi.
Bugüne geldiğimizde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CNN’e yaptığı açıklamalarda normalleşme yönünde adımlar atılmaya devam edeceğini söylemekle beraber Suriye’de terörle mücadele faaliyetlerinin devam edeceğinin altını çizdi.
Dün Rus basını Russia Today’e konuşan Mikdad ise, “Normalleşme ancak Türk kuvvetlerinin Suriye’den çekilmesinden sonra mümkün olabilir” dedi. Mikdad, Erdoğan ve Esad’ın görüşmesinin de yine Türk askerinin Suriye’den çekilmesine bağlı olduğunu söyledi.
Mikdad konuşmasında, “Rus dostlarımızın gösterdiği çabayı çok takdir ediyoruz ve İran’ın güvenlik, askeri ve siyasi düzeylerde gerçekleşen görüşmelere katılmasını da takdir ediyoruz. İşgalin, Suriye topraklarında son bulması konusunda her zaman netiz; Bu ister kuzeybatıda, ister kuzeydoğuda ve isterse Tanf’ta olsun…” sözlerini dile getirdi.