Teksas değil Esenyurt: Otomatik tüfekle çatıştılar
Esenyurt'ta iki kişinin öldüğü tekel bayisindeki silahlı saldırının altından ‘kan parası’ kavgası çıktı, saldırgan Murat Özer adliyeye sevk edildi. 10Haber’e konuşan avukat Koçoğlu, ‘Yeni infaz düzenlemesiyle bu tip suçlular ıslah olmadan aramıza karışacak’ uyarısında bulundu.
İstanbul’un adını asayiş olaylarıyla duymaya alıştığımız ilçesi Esenyurt’ta önceki gece Güzelyurt Mahallesi, Mehmet Akif Ersoy Caddesi üzerinde bulunan Goldpark Tekel Bayi’nde iki kişi infaz edildi. Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülere göre hepsi silahlı dört kişi girdikleri tekel bayisinde kasada duran bayi çalışanını sıkıştırıp tehdit ederek dövdü, kafasında şişeler kırarak işkence etti. Görüntülere göre, bu sırada bayi çalışanı kasada bulunan silahı alarak, saldırganlardan birinin ayaklarına ateş etti. Ardından saldırganlardan biri hem kasada duran çalışana hem de bayi içindeki diğer iki kişiye kurşun yağdırdı.
Saldırıda 20 yaşındaki Batuhan Bayındır ile 24 yaşındaki Yunus Emre Erzen yaşamını yitirirken 21 yaşındaki Yusuf Erzen de yaralandı. Saldırganlar olay yerinden geldikleri ciple uzaklaştı. Aynı tekel bayisine iki ay önce de benzer bir silahlı saldırın yapıldığı öğrenildi.
Esenyurt Tekel Baskınının yeni görüntüleri!
Sadece @isthavadis34 sayfamızda! #esenyurt #gencecik #eskiya #kasadaki #korkunc pic.twitter.com/HCoWxyACnw— İstanbul'da Havadis (@isthavadis34) July 30, 2023
Polis ekiplerinin çalışması sonucunda saldırganlardan birinin kimliği Murat Özer olarak belirlendi ve dün Esenyurt’ta yakalanarak gözaltına alındı. Öte yandan Esenyurt İlçe Asayiş Büro Amirliği’nde işlemleri tamamlanan zanlı Özer, adliyeye gönderildi. Olayla ilgili soruşturma kapsamında kimlikleri belirlenen diğer 3 zanlının A.Ö, T.Ö ve S.Ö olduğu ve yakalanmaları için çalışmaların devam ettiği bildirildi.
Esenyurt’ta meydana gelen ve iki kişinin hayatını kaybettiği olayla ilgili basın açıklamamız: pic.twitter.com/NjuCfj4bUi
— TC İstanbul Valiliği (@TC_istanbul) July 30, 2023
Dün tüm Türkiye bu olayı konuştu. Saldırganların rahat tavırları dikkat çekti. Sosyal medyada olayın görüntülerine tepki yağdı. Esenyurt’taki silahlı çatışmanın altından ‘kan parası’ kavgası çıktı.
Duvar’dan Can Bursalı’nın haberine göre Erzen ailesi ile saldırganlar arasında alacak verecek meselesi nedeniyle husumet vardı.
Yunus Emre Erzen’in abisi Mehmet Erzen, görüntülerde silahlı saldırıyı düzenleyen beyaz gömlekli kişinin akrabasıyla tartıştı. Tartışmanın nedeni ise, tekel bayinin sahiplerinin 600 bin liralık alacağını tahsil etmek istemesiydi. Borç ödenmeyince, Yunus Emre Erzen’in abisi Mehmet Erzen, alacaklı olduğu kişiyi bacağından vurdu ve tutuklandı.
Bu olay üzerine, Malatyalı olan Erzen Ailesi ile, Ağrılı olan Özer Ailesi barışmak için bir araya geldi. Erzen Ailesi, Özer Ailesi’ne 1 milyon 500 bin lira ‘kan parası’ ödemeyi kabul etti, ancak bu paranın bir kısmı ödenmedi. Özer Ailesi, kalan alacağı için icra takibi başlattı.
Saldırıda hayatını kaybeden Yunus Emre Erzen’in babası Cantürk Erzen, önceki gün WhatsApp’taki durum kısmında, icra takibi nedeniyle küfürlü bir paylaşımda bulundu. Bunun üzerine saldırganlar gece yarısı Esenyurt ilçesinde bulunan Goldpark Tekel Bayi’ne gitti.
Saldırganlar, Yunus Emre Erzen’den babası Cantürk Erzen’i çağırmasını istediği sırada arbede çıktı. Murat Özer’in Yunus Emre Erzen’e saldırdığı sırada silahlar çekildi. Olayda, Yunus Emre Erzen ile mahalleden arkadaşı olan Batuhan Bayındır hayatını kaybetti. Yunus Emre Erzen’in amcasının oğlu olan Yusuf Erzen ise yaralı kurtuldu.
Öldürülen Yunus Emre Erzen’in babası ve aynı zamanda baskın yapılan büfenin de sahibi olan Cantürk Erzen Halk TV’ye konuştu.
Baba Erzen, baskına gelen kişileri uzun yıllardır tanıdığını kaydederek “20 yıldır bir birimiz tanırız. Neredeyse aynı mahallenin insanlarıyız. Onlar da inşaat işleri yapıyor. Biz de inşaat işi ile uğraşıyoruz. Bir süre önce, oğlum Mehmet ile, baskına gelenlerden, Samet olarak bildiğimiz Murat arasında bir gerginlik olmuştu. Benim de olduğum bir anda o olay olmuştu. Murat Özer ayağından yaralanmıştı. Ancak daha sonra bu olay kapandı” diye konuştu.
Olay akşama saldırganların kendisini birkaç kez aradığını belirten Erzen “Onlardan biri ile konuştum da. Ancak büfeye gidip çocuğumu ve arkadaşını öldürecekleri aklımın ucundan geçmezdi. O gün, bana ve çocuklarıma yönelik bir icra takibi yazısı ulaştı bana. Ben de duruma tepki gösterdim. Verdiğim tepkide de küfür veya hakaret yoktu. Biz borçtan kaçan insanlar değiliz demiştim” dedi.
Baba Erzen, aldığı inşaat demiri nedeni ile Murat Özer’e 500-600 bin liralık bir borcunun olduğunu kaydederek “Kimin kime borcu yok bugün. Her esnaf sıkıntıya girer. Bu çocukların öldürülmesi mi gerekiyordu” dedi.
Erzen sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bakın bu olaydan bir gün önce Beylikdüzü’ndeki bir cafede ben Tarık Özer’le karşılaştım. Birbirimiz ile konuşmadık ama gördüm. Ve bu kişi o gece çocuğumu ve arkadaşını öldürüyor. Yine, dün Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne gittiğimde orada Murat Özer’le karşılaştım. Bana, ‘nasıl böyle bir şey oldu’ dedi. Yani olaydan hiç haberi yokmuş gibi davrandı. Daha sonra polisler tekrar bu kişiyi çağırdı.”
Olayın ardından sosyal medyada bir yandan ‘idam’ sesleri yükseldi. Diğer yandan yeni infaz düzenlemesiyle bu tip suçlar işleyip hüküm giyen kişilerin topluma karışacağını söyleyenler yeni düzenlemeye ateş püskürdü. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, şüphelinin fotoğrafını paylaşarak ‘idam’ çağrısı yaptı.
Bu namussuz için ve onlara ortaklık eden alçaklar için yaşasın İDÂM..!Kısasta Hayat vardır aksi halde ailelerin yüreği soğumaz. pic.twitter.com/L2z87hGwYE
— Oktay SARAL (@oktay_saral) July 30, 2023
10Haber’ konuşan avukat Yiğit Gökçehan Koçoğlu ise idamın caydırıcı olmadığını söyledi, saldırganların infaz kanunundan cesaret aldığını vurguladı. Koçoğlu, “Bir iki yıl yatar çıkarım” diye düşünüyorlar dedi.
Ak Parti ve MHP’nin hazırladığı yeni infaz düzenlemesini 14 Temmuz’da TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanarak 15 Temmuz’da Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Düzenlemeyle 31 Temmuz’a kadar cezaevinde bulunan bazı hükümlülere, kapalı cezaevinden açık cezaevine üç yıl erken geçme ve buradan da tahliye imkânı getirildi. Yasaya göre; bu hükümlüler arasında insan öldürme, yaralama, cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, dolandırıcılık, hırsızlık, yağma, rüşvet ve uyuşturucu suçlarından hüküm giyenler başta olmak üzere onlarca suçtan mahkûm olanlar yer alıyor. Düzenlemeden Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve örgüt faaliyeti kapsamında işlenen suçları hariç tutuldu.
Avukat Koçoğlu, 2020 ve 20223 yıllarında yapılan iki infaz düzenlemesiyle bu tip suçlar işleyen neredeyse herkesin tahliye olacağını belirtti. Koçoğlu, bu düzenlemeden 31 Temmuz’a kadar hüküm giymiş ve cezaevinde bulunan kişilerin yararlanacağını vurguladı. Yeni suç işleyen kişiler düzenlemeden faydalanamayacak.
Koçoğlu şunları söyledi:
“İnfaz dediğiniz şey rehabilitedir aslında. İnfazın amaçlarından biri de kişiyi topluma tekrardan adapte etmektir. İnfazın bir amacı toplumdaki cezasızlık algısını ortadan kaldırmak, diğeri de kişiyi ıslah etmek. İdam ile kimseyi ıslah edemezsiniz. Her zaman her karar doğru değildir. İdam cezası aldıktan yıllar sonra suçsuzluğu ortaya konan birçok örnek var. Sorun bizim ceza kanunumuzda değil. Ceza kanunumuz gayet iyi ama infaz kanunumuz kötü. İnsanlar suç işlerken 1-2 yıl yatar çıkarım diye düşünüyor. Yeni infaz düzenlemesiyle insan öldürme, cinsel istismar, dolandırıcılık, yağma gibi suçları işleyen ve ortalama 20 yıl ceza alıp 2-3 yıl kapalı cezaevinde kalanlar tahliye olacak. Cezaevleri inanılmaz şekilde boşalacak ve daha ıslah edilmemiş suçlular topluma karışacak. Bu bakımdan bizi çok kötü bir dönem bekliyor.”
Tekel bayisindeki infazla birlikte 2 haftada toplumda infial yaratan 3 şiddet olayına sahne olan Esenyurt’ta Emniyet adeta teyakkuza geçti.
Dün gece ilçedeki 102 ayrı noktada toplam 2 bin 112 personelin katıldığı genel asayiş uygulaması yapılmaya başlandı.
Esenyurt İlçe Emniyet Müdürlüğü koordinesinde yapılan uygulamalara Özel Harekat, Narkotik Suçlarla Mücadele, Önleyici Hizmetler, Çevik Kuvvet, Güven Timleri Şube Müdürlükleri ve ilgili birimlerin personeli katılıyor.
Sürücü ve yolcuların kimliklerinin kontrol edildiği uygulamada toplam 612 ekip görev alıyor.