Ekonomik yavaşlamanın göstergesi mi: Haziranda 363 bin kişi işini kaybetti
Türkiye İstatistik Kurumu dün Haziran ayına ait iş gücü göstergelerini yayınladı. Kim bu göstergelerle ne kadar ilgili bilmiyorum ama dün açıklanan rakamlar, seçim öncesinde bir hayli ‘hormonlu’ olan Türk ekonomisinde bu hormonların etkisinin geçtiğine işaret ediyor olsa gerek. Çünkü Türkiye oldukça uzun bir aradan sonra ilk kez bir ayda 363 bin kişilik istihdam kaybı yaşadı. Adeta büyük bir kriz gibi.
Tayyip Erdoğan’a seçim kazandıran en önemli iki unsurdan biri, işsizliğin görece azalmış olmasıydı. Türkiye’de 2020’deki salgın sırasında 3,5 milyondan fazla insan işsiz kaldı. Ama ardından, özellikle de 2022 başından itibaren Türkiye bu kayıpları telafi ettiği gibi öne de geçti, ekonomi ciddi miktarda istihdam yarattı.
Evet, son 6-8 aydır bu istihdamı yaratan ekonomik büyümenin sağlığı aksıyor, dolayısıyla istihdam cephesinde de hep dalgalı bir seyir izliyorduk ama Haziran ayında yaşanan istihdam kaybı çok ciddi.
Eğer bu kayıp Temmuzda da devam ediyorsa, yani Haziran ayında kur artışları ve ardı ardı gelen zamlarla başlayan ekonomik kriz hali şirketleri bu ölçüde vurduysa ve Temmuzda da ciddi bir istihdam kaybı yaşandıysa, Tayyip Erdoğan iktidarı tam da gücünün doruğunda en zor günlerini yeniden yaşamaya başlayabilir.
İstihdamın yavaşlamasından değil düpedüz gerilemesinden, işsizliğin artmasından söz ediyoruz. TÜİK bu vahim istihdam kaybının manşet işsizlik adı verilen ama aslında ülkemizde pek anlam ifade etmeyen rakama yansımasını önlemek için hemen en iyi bildiği şeyi yapmış, haziran ayında iş gücüne katılım rakamlarını da ciddi miktarda azaltmış. Öyle olunca da kağıt üzerinde işsizlik artmamış oldu. Oysa söylüyorum, Haziran ayında 363 bin kişi daha az istihdam ediliyor Türkiye’de.
Bu sert ekonomik yavaşlama, Mehmet Şimşek’in uygulamak istediği politikaların uygulama ömrüyle ilgili herkesin kafasının arkasındaki şüpheyi de besler nitelikte.
Öyle ya, Tayyip Erdoğan ekonominin yavaşlamasına izin vermek istemez ve bundan sorumlu tuttuğu Mehmet Şimşek’i görevden alabilir. Zaten ona yeterli hareket alanı vermediğini artık sağır sultan bile duymuş durumda.
Fakat tabii bilinmeyen şey şu: Yarın Tayyip Erdoğan çok istese bile yeniden bir ekonomik canlanma yaratabilir mi? Türkiye’nin bunu yapacak kaynağının kalmadığını hepimiz biliyoruz.