ABD Seçim Günlüğü: Sanatçılar Harris’i destekliyor da teknoloji dünyası ne diyor?
ABD, Güney Kore ve Japonya arasında Camp David'de gerçekleştirilen görüşmeler sonucunda Çin ve Kuzey Kore'ye karşı caydırıcı olacağı düşünülen bir savunma anlaşması imzalandı. Bazı analistler bu zirveyi, 'soğuk savaşın girizgahı' olarak görüyor.
Çin, Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline sebep olarak gösterilen ve savaştan bu yana da birbirine daha sıkı bağlanan NATO benzeri bir oluşumun Asya’da kurulmaması konusunda uyarıyor. ABD Başkanı Joe Biden, cuma günü Japonya ve Güney Kore liderleriyle Camp David’de gerçekleştirdiği zirve, Çin’in bu endişelerini güçlendirmiş olabilir. Zira görüşmede Japonya ve Güney Kore, tarihi düşmanlıklarını bir kenara bırakarak ABD ile Çin ve Kuzey Kore’ye karşı caydırıcı olacağı düşünülen bir savunma anlaşması imzaladı.
Japonya Başbakanı Kişida Fumio ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol ile bir araya gelen Biden, daha sonra düzenlediği basın toplantısında görüşmenin ‘Çin karşıtı’ olmadığını vurgulamaya çalıştı. Ancak Beijing Biden’un bu açıklamasını ikna edici bulmuyor. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, ABD’yi ‘Çin’i her taraftan çevreleme, kuşatma ve bastırma’ konusunda Batılı ülkelere liderlik etmekle suçladı. Liaoning Sosyal Bilimler Akademisi’nde Kore konusunda uzman olan Lu Chao, cuma günü Global Times’a verdiği demeçte, “Camp David zirvesinin muhtemelen yeni bir soğuk savaşa girizgah olduğunu söylemek yerinde olur” dedi.
Camp David anlaşması ABD, Japonya ve Güney Kore’nin her yıl bir araya gelerek görüşmesini, ortak askeri tatbikatlarını artırmasını ve kriz iletişimi için üç yönlü bir hat kurmasını kapsıyor. Ayrıca üç ülke de Çin’in Güney Çin Denizi’ndeki ‘tehlikeli ve saldırgan davranışlarını’ eleştirerek, ‘Tayvan Boğazı’nda barış ve istikrarın önemini’ bir kez daha vurguladı.
Beijing’e Tayvan’ı güç kullanarak ele geçirmeye çalışmaması yönünde bir uyarı olarak okunabilecek Tayvan maddesi; şimdiye kadar ABD, Çin ve Tayvan ile sınırlı kalan anlaşmazlığa Japonya ve Güney Kore’yi de dahil etmesi açısından Çinli liderleri kızdırabilir. Çin Savunma Bakanı Li Shangfu daha bu hafta Moskova’yı ziyareti sırasında Tayvan söz konusu olduğunda ‘ateşle oynanmaması’ uyarısında bulunmuştu. Li, “Çin’i kontrol altına almak için Tayvan’ı kullanmanın amaçlandığı her türlü çaba kesinlikle başarısızlıkla sonuçlanacaktır” demişti.
Biden yönetiminin Çin’in gelişmiş çip teknolojisine erişiminin kısıtlanması, Avustralya ve İngiltere ile üçlü güvenlik anlaşması; ABD, Hindistan, Avustralya ve Japonya’dan oluşan dörtlü grubun ilişkilerinin güçlendirilmesi ve Filipinler’deki Amerikan askeri varlığının artırılması gibi Çin tarafından ‘düşmanca’ olarak görülen adımların ardından Camp David anlaşmasının gelmesi de dikkat çekici bulunuyor.
ABD, Japonya ve Güney Kore yakınlaştıkça Çin de Washington ve müttefiklerini endişelendirecek adımlar atmaya başladı. Bunlar arasında Japonya’nın yanı başında ve Alaska yakınlarında Rusya ile ortak askeri tatbikatlar düzenlemesi de var. Ayrıca Güney Çin Denizi de son günlerde Filipinler’e ait bir tekneye püskürtülen tazyikli su ile çalkalanıyor.
Bölgede gerilimin daha da yükselebileceğinin başka bir işareti olarak Japonya cuma günü yaptığı açıklamada Rusya ve Çin’in deniz tatbikatı yaptığı Japon Denizi ile Doğu Çin Denizi arasında uçan iki Rus devriye uçağını takip etmek üzere savaş uçaklarını havalandırdığını duyurdu. Ondan bir gün önce aralarında destroyerlerin de yer aldığı Çin ve Rusya’ya ait 11 donanma gemisinin, Japonya’nın Okinava Eyaleti’nin güney adaları arasında seyrederken görüldüğü bildirildi.
Lee Kuan Yew Kamu Politikası Okulu’nda araştırma görevlisi ve ABD Savunma Bakanlığı’nın Çin konusundaki eski çalışanlarından olan Drew Thompson NYT’ye yaptığı açıklamada, “Okinava yakınlarında Rusya ile ortak devriyeye 11 gemi göndermek ya Camp David anlaşmasına bir yanıttır ya da Tokyo ve Seul’ün neden kendi savunma kabiliyetlerini ve ittifaklarını güçlendirdiklerinin bir açıklamasıdır” yorumunda bulundu.