Eşinin boğazını, karnını ve yüzünü defalarca bıçakladı: Çok seviyordum, özür dilerim
İzmir'de yaşayan Aysel Aydemir, 5 sene önce boşandığı Ferhat B.'nin şiddetinden yıllardır kurtulamıyor. Bu şiddetin son halkası ise bir sabah koruma kararına rağmen kurşunlanmak oldu.
İzmir Çiğli’de yaşayan Aysel Aydemir 5 yıl önce Ferhat B.’den boşanmış ve biri 7 diğeri 17 yaşında olan iki çocuğuyla beraber yaşıyordu. 19 Haziran sabahı çalıştığı belediyeye gitmek için evden çıkan Aysel Aydemir, hakkında koruma kararı aldırdığı Ferhat B. ile karşılaştı. Elindeki pompalı tüfekle kadının yanına gelen Ferhat B. iddiaya göre; “Demek beni şikayet edersin” sözlerinin ardından ateş etmeye başladı. Pompalı tüfekten çıkan kurşunlar eski eşine isabet etmeyince Ferhat B. bu kez de belindeki tabancasına sarıldı ve kadını bacaklarından vurup kaçtı. Olayı görenler durumu sağlık ekiplerine bildirdi ve kadın hastaneye kaldırıldı. Öte yandan kaşan Ferhat B. de polis tarafından yakalanarak gözaltına alındı, çıkarıldığı adliyede de tutuklandı. Hastanede tedavi gören kadının ise artık sağ bacağından kalçasına kadar platin var.
Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede ise Ferhat B.’nin hakkında ‘Boşandığı eşe karşı kasten yaralama’, ‘Silahla tehdit’ ve ‘6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna Muhalefet’ suçlarından toplam 12,5 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Olayda yaralanarak bacağındaki platinle hayatına devam eden Aydemir, adalet isteğini söyledi. Aydemir, “Basit yaralamadan yargılanmaması gerekiyor. Her türlü şiddetine maruz kaldım. Bir insan bir insana neden bu kadar zulmeder ki? Bir insanın canını almak bu kadar basit mi?” diyor.
Aydemir’in anlatımına göre bu şiddet evliliğin ilk günlerine kadar uzanıyor. Evlendiği hafta kayınvalidesinin “Bizde boşanmak yok öldürmek var ona göre” dediğini aktaran kadın, o anda bunu anlamadığını ama kayınvalidesinin kendi aile yapılanı bildiği için bunu söylediğini sonra fark ettiğini anlatıyor. Eşiyle arasında sorunların hiçbir zaman bitmediğini, eşinin içki içip kendisini dövdüğünü belirten Aysel Aydemir, “Ben bunu ailesine açıkladığım zaman ‘Kolun, bacağın mı kırıldı? Evinde dön’ diyorlardı. Ailem de sahip çıkmıyordu. Bir şekilde boyun eğiyorsunuz. Allah da o sabrı veriyor. İşler çığırından çıktı ve katlanılamaz hale geldi. Bana hep ‘Senin kelleni gövdenden ayırırım, bir kadın cinayetine de sen kurban gidersin, ‘Aileni katlederim’ diyordu. Boşanma kararı almadan önce yine çok kötü şiddete uğradım. O şiddetten sonra üstümde kıyafetlerimle evden çıktım ve bir daha da geri dönmedim” diyor.
Boşandıktan sonra koruma kararı aldırdığını vurgulayan Aysel Aydemir, buna rağmen eski eşinin tehditlerine maruz kaldı. Ferhat B. kendisine her ulaştığında şikayetçi olsa da eski eş kadına ulaşmaya devam etti. “Bir gün benim fotoğrafımı alıp, gece lambası hazırlatmış. O gece lambasını bana gönderirken yanına da bıçak koymuş. Bunu götürerek şikayetçi oldum ama kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi” diyen kadın, olayın basite alındığını söylüyor ve Aydemir’in yaşadıkları bunlarla da sınırlı kalmıyor.
İki defa silahla alıkonulan ancak kamerada silah görünmediği için yine kovuşturmaya yer yok kararıyla karşılaşan kadın Haziran ayında yaşadıklarının da bu sürecin son halkası olduğunu belirtiyor. Aydemir, “Şikayetçi olduğum zamanlarda elektronik kelepçe takılsaydı bu olay başıma gelmeyecekti, bana yaklaştığında haberim olacaktı. Ben de evden çıkmayacaktım. Bu olayı da yaşamayacaktım” diyor. Olay anında ise çocukları olduğu için ve koruma kararına da güvenen kadın kendisine Ferhat B.’nin zarar vermeyeceğini düşündüğünü ancak sonucun böyle olmadığını ifade ediyor: “Aracın kapısını açtı ve elinde pompalı tüfeği gördüm. Bana doğru yürüdüğünde yüzündeki ifade çok korkunçtu. Öldürmek istediği belliydi. ‘Sakin ol’ dedim. ‘Demek beni şikayet edersin’ dedi ve ateş etti. Kendimi kollarımla koruyarak refleksle kaçmaya çalıştım. Mermi nereye gitti bilmiyorum. İkinci defa yüzüme sıkmaya çalıştı. Bastı, bastı ama tetik patlamadı. Uğraşıyor ama patlamıyordu. Ben bunu fark edince kaçmak istedim. Kaçarken düştüm. Düşünce belinden silahını çıkardı. Hazırlıklı gelmiş. Barışmaya gelen insan hem tüfek hem silahla mı gelir? Ben yere düştüğümde bana ateş etti. Mermiler dizlerime isabet etti. Sürünerek kurtulmaya çalıştım, sürekli ateş etti. En son boş tetik sesini duydum. Merminin bittiğini anladığımda avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım. O da panikleyip kaçtı. Şu anda bacağımdan kalça kemiğime kadar platin var.”
Ferhat B. 1 Eylül’de ilk kez hakim karşısına çıkacak ve ifadesi ise tanıdık: “Erkekliğime laf etti.” Aydemir ise “Elinde pompalı tüfekle gördüğümde yüzüne tükürecek cesaretim olur mu?” diye soruyor ve bu ifadenin ceza indirimi almak için söylendiğini belirtiyor. Ne karar verileceğini bilmediğini belirten kadın sözlerini şöyle noktalıyor:
“12,5 yıldan basit yaralamayla başlatıyorlar. Çok komik ve çok az. Ben öldükten sonra ona ceza verilse ne olur, verilmese ne olur? Neden beni öldürmeye çalışıyor? Namussuzluk yapmıyorum. Alnımın teriyle çoluk çocuğuma bakmaya çalışıyorum. Nafakasına tenezzül etmiyorum.”