‘Kuma getirme’ cinayeti: İş insanının ‘meşru müdafaa’ beraati onandı
Karaman'da üç yaşındaki Müslüme'nin ölümüne ilişkin davada yargılanan dede Hasan Yağal cinayetten beraat etti. Ancak gelinine tecavüz etmekten, ondan doğan öz kızına da sarkıntılık etmekten toplam 33 yıl yedi ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı.
Karaman’da 10 Kasım 2021 yılında 7 çocuklu Yağal ailesi kışı geçirmek için Gülnar ilçesinin Yanışlı Mahallesi’ne geldi. Burada çadırda kalan ailenin altıncı çocuğu Müslüme bir anda ortadan kayboldu. Akşam saatlerinde kaybolduğu fark edilen üç yaşındaki çocuğu bulamayan ailesi yetkililere haber verdi. Sonrası Türkiye’nin unutamayacağı bir olayın duyulmasını sağladı.
Bölgeye gelen jandarma itfaiye, AFAD, AKUT ve sağlık ekipleri arama çalışmalarının 10’uncu gününde küçük çocuğun cansız bedenini ailesinin çadır kurduğu yerden yedi kilometre uzaklıktaki Karaağaç mevkisinde, çalılıkların arasında buldu. Otopsi yapıldı, ancak Müslüme’nin ölüm sebebi tespit edilemedi ve çocuğun cenazesi memleketi Karaman’da toprağa verildi.
Bunlar olurken ekipler de soruşturmayı derinleştirdi. Cesedin bulunduğu gün jandarma ekipleri anne Selvi, baba Mehmet, dede Hasan Yağal, anneanne, babaanne, kardeşler ve halanın da aralarında olduğu Müslüme’nin dokuz yakınını gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında oklar dede Hasan Yağal’ı işaret ediyordu. Nitekim mahkeme de Hasan Yağal’ın tutuklu yargılanmasına karar verdi ve 72 yaşındaki Hasan Yağal cezaevine gönderildi, diğerleri serbest bırakıldı.
Yargılama sürecinde Hasan Yağal’ın Müslüme’nin annesi Selvi Yağal’a tecavüz ettiği ortaya çıktı. Hatta Selvi Yağal’ın kızı A.Y. de Hasan Yağal’ın kızıydı. Selvi Yağal DNA raporları bunu doğrulasa da “Kayınpederimin suçu yok. Bana tecavüz etmedi. Bana bir şey yapmadı. DNA raporunu kabul etmiyorum” dedi. Daha sonra ise kadın Hasan Yağal’ın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu söyledi.
Hakkında ‘Kendini savunamayacak yakın akrabayı bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak amacıyla kasten öldürme, çocuğun nitelikli cinsel istismarı, nitelikli cinsel saldırı, cinsel amaçla cebir, tehdit veya hile kullanarak çocuğu hürriyetinden yoksun kılma, suçluyu kayırma suçuna azmettirme’ suçlarından dava açılan Hasan Yağal dün sekizinci defa hakim karşısına çıktı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile savunmasını yapan ve Müslüme’nin ölümünde bir numaralı şüpheli olan hakkında yeterli delil olmadığı gerekçesiyle cinayet suçlamasından beraat etti. Ancak son söz olarak “Söyleyeceğim ne olabilir. Benim hiçbir suçum yok” diyen Hasan Yağal’a gelinine cinsel saldırı suçundan 28 yıl, bu nedenle dünyaya gelen ve torunu olarak bilinirken yargılama sırasında biyolojik kızı olduğu ortaya çıkan A.Y.’ye yönelik ‘sarkıntılık’ suçundan ise 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. Cezada indirim maddeleri uygulanmadı.
Adil Tıp Kurumu raporlarına dayanarak Müslüme’nin kesin ölüm nedeninin belirlenemediğini açıklayan heyet küçük kızın cansız bedeninin bulunduğu bölgeye tek başına çıkamayacağı göz önünde bulundurup doğal şekilde ölmediğine kanaat getirdi ve henüz meçhul olan failin bulunması için de suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti.