Almanya’da Hansi Flick dönemi sona erdi
Almanya'da aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin üye sayısının bir yılda yüzde 37 artması ve anketlerde önde çıkması ülke siyasetinde şok etkisi yarattı. Partinin kapatılması için Sosyal Demokratların (SPD) baskısı sürüyor.
Aşırı sağ ideolojiler tüm Avrupa’da olduğu gibi Almanya’da da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra iktidara hiç olmadığı kadar yakın. Eylül ayında ülkenin doğusundaki üç eyalette (Saksonya, Türingiya ve Brandenburg) yerel seçimler yapılacak. Almanya için Alternatif (AfD) partisi her üç eyalette de anketlerde önde ve geleneksel partiler adeta dehşete düşmüş durumda.
Almanya’daki pek çok eleştirmen AfD’yi ülkeyi İkinci Dünya Savaşı’na sokan ve Holokost gerçekleştiren Nazi partisine benzetiyor. Ancak AfD “Alman siyasetinin statükosundan bıkmış bir halkın endişelerini yansıtan demokratik bir parti” olduğunu söylüyor. Parti aynı zamanda dünyadaki diğer pek çok popülist parti gibi göç korkusundan da faydalanıyor.
Germany’s far-right AfD party says its membership has risen sharply.https://t.co/OObIideAUu
— dpa news agency (@dpa_intl) January 2, 2024
Parti üye sayısının şu an 40 bin 131 olduğunu ve 2022 yılı sonuna kıyasla yaklaşık yüzde 37 arttığını açıkladı. O dönem partinin 29 bin 296 üyesi vardı ve Federal Meclis’te temsil edilen diğer partilerin üye sayısı çok daha fazlaydı.
Kamuoyu yoklamaları bugün federal seçimler yapılırsa Almanların yüzde 23’ünün AfD’ye oy vereceğini gösteriyor. Bu da partiyi mevcut muhafazakar muhalefetin ardından ilk kez en güçlü ikinci parti haline getirecek. Muhafazakarlar Hıristiyan Demokrat Birliği (CDU) ve kardeş partisi Bavyera Hıristiyan Sosyal Birliği (CSU) partilerinden oluşuyor.
Saksonya eyalet seçimleri için yapılan güncel bir kamuoyu yoklamasında AfD, CDU’nun önüne geçti. Kamuoyu araştırma enstitüsü Civey ve Saksonya gazetesi Sächsische Zeitung tarafından yapılan ankete göre AfD yüzde 37, CDU ise yüzde 33 oy oranına sahip. Bir ay önce iki parti başa baş durumdaydı.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un Sosyal Demokrat Parti’si (SPD) ise şu an sadece yüzde 3’te ve Saksonya eyalet parlamentosuna girememe tehlikesiyle karşı karşıya. Parlamentoya girebilmek için oyların en az yüzde 5’ini alması gerekiyor.
Federal hükümetin koalisyonunda da yer alan iş dünyası yanlısı Hür Demokrat Parti (FDP) ise aynı ankette yüzde 1’de kaldı. En büyük şehirleri Leipzig ve Dresden olan eyalette iktidardaki federal koalisyonda da yer alan Yeşiller yüzde 7, Sol Parti ise yüzde 8’de kaldı.
Dokuz aydan kısa bir süre içinde değişen bu sonuçlarla Saksonya’da hükümet kurmak son derece zor olacak. Diğer tüm partiler AfD ile koalisyonu reddediyor. CDU, Yeşiller ve Sol Parti arasında ittifak hâlâ mümkün, ancak CDU da Sol Parti ile ittifaka yanaşmıyor.
Bu seçim atmosferinde seçmenlere “Önümüzdeki Pazar günü Saksonya’da eyalet seçimleri yapılsa kime oy verirsiniz?” sorusunu yönelten anketin üç bin katılımcıyla online yapıldığı belirtildi. Anket 18 Aralık ve 1 Ocak tarihleri arasında online olarak gerçekleştirildi ve sonuçların yüzde 2.9 hata payı olduğu söylendi.
AfD’nin Türingiya ve Brandenburg eyaletlerinde de yükselişe geçmesiyle birlikte eyaletlerden en az birinde mutlak çoğunluğu kazanması ve eyalet başbakanını atayabilmesi ihtimal dışı değil. Bu Nazi geçmişinden sıyrılarak dünyanın saygın demokrasilerinden biri ve ekonomik güç merkezi haline gelmeyi başaran Almanya’da önemli bir siyasi gelişme olacak.
Doğu Almanya’yı oluşturan eyaletlerin birçoğu 1990’daki birleşmeden bu yana geçen 33 yıl içinde aşırı solcu sosyalist yönetimden aşırı sağcı bir partiye desteğe yöneldi. Doğu’nun hâlâ Batı’dan daha az müreffeh olması sebebiyle geleneksel partilerle ilgili hayal kırıklığı yaşadığı düşünülüyor.
Ancak Almanya’nın iç istihbarat kurumu Federal Anayasayı Koruma Dairesi AfD’yi “şüpheli aşırı sağcı parti” olarak sınıflandırıyor. Partinin Saksonya, Türingiya ve Saksonya-Anhalt eyaletlerindeki dernekleri ise halihazırda teyit edilmiş aşırı sağcı olarak kategorize edilmiş durumda.
AfD’nin güçlü oy oranına rağmen partinin yasaklanması Almanya’nın merkez sol partisi SPD’nin lideri ve partinin eş başkanı Saskia Esken için seçenek olmaya devam ediyor.
“Böyle bir parti yasağı haklı olarak yüksek engellere tabii. Ancak ben bunu gözden geçirmeye devam etmemiz gerektiğine inanıyorum” diyen Esken dpa’ya verdiği demeçte “AfD’nin yasaklanmasını konuşmamız ve seçmenlerin sarsılması önemli” dedi.
Scholz’un partisinin başkanı Esken AfD’nin aşırı sağcı bir ağın parçası olduğunu, partiyi eleştiren gazetecilerin listesini tuttuğunu ve partiyi eleştiren öğretmenler için haber portalları kurduğunu öne sürüyor ve şöyle diyor: “İnsanları kışkırtmak için her şeyi kullanıyor. Benim için açıkça anti-demokratik bir durum.”
Öte yandan federal düzeydeki diğer tüm büyük partiler AfD ile koalisyona girmeyeceklerini açıkladı. Ülkede bir sonraki genel seçim Ekim 2025’te.