Kronik hastalığı olanlar dikkat! Toz taşınımı yolda
Yeşil Nobel olarak adlandırılan Goldman Çevre Ödülü ilk kez Türkiye'den bir isme verildi. Akdeniz Koruma Derneği Başkanı Zafer Kızılkaya, başta Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi olmak üzere kaçak avlanmaya karşı mücadelesi, ekosistemin korunması ve izlenmesine dair çabalarıyla ödüle layık görüldü.
‘Yeşil Nobel’ olarak adlandırılan ‘Goldman Çevre Ödülü’nü ilk kez Türkiye’den bir isim kazandı. Her yıl dünyanın 6 bölgesinden çevrenin korunması için çalışmalar yürüten isimlere verilen ödülün bu yılki sahiplerinden olan Zafer Kızılkaya, “Bunun bir fırsat olarak kullanılıp Türkiye’nin deniz koruma alanlarında Avrupa lideri olmaması için hiçbir sebep yok” dedi.
Akdeniz Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Kızılkaya, başta Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi olmak üzere özel çevre koruma bölgelerindeki koruculuk sistemi ile denizde kaçak avlanmaya karşı verdiği mücadele, ekosistemin korunması ve izlenmesine dair çabalarıyla ödül aldı.
Kızılkaya, Goldman Çevre Ödülü’nün, biyolojik çeşitlilikten iklime, gıda güvenliğinden yerel toplulukların gelirlerinin güvence altına alınmasına kadar birçok konuyu bir araya getiren ve fark yaratmış projelere verilen, çok seçici bir ödül olduğunu söyledi: “Bu ödülü Türkiye olarak alıyoruz. Demek ki bugüne kadar sivil toplum kuruluşu olarak yanımızda duran diğer paydaşlar ve devlet kurumlarıyla güzel bir iş ortaya çıkarmışız, başkalarından daha ileriye gitmişiz. Bu başarının daha katlanarak gitmemesi için hiçbir sebep yok, aslında ödülün bizim için en büyük anlamı bu. Bunun bir fırsat olarak kullanılıp Türkiye’nin deniz koruma alanlarında Avrupa lideri olmaması için hiçbir sebep yok, zaten çok iyi gidiyoruz, küçük şeyler yapmamız gerekiyor.”
Koruculuk sistemi sayesinde yasa dışı avcılığı yüzde 90’ın üzerinde engellediklerini dile getiren Kızılkaya, “Gökova’da balıkçılık 2008’de çökmüşken, şimdi gelirler inanılmaz hızla artmaya başladı. Demek ki 3 yıl koruyunca oluyor. Korucularımızı, avlanmak istemeyen balıkçılardan seçtik. Bu modeli yaratmak çok önemliydi, başarılı oldu” derken, sadece koruma çalışmaları yürütmediklerini, 2015’ten bu yana her yıl su sıcaklıklarını düzenli olarak izlediklerini de anlattı.