24. Gün
12 Ağustos 2023
Cumhuriyet'e 100 Gün
Lozan Antlaşmasından 29 Ekim’e günbegün yaşananlar
Sadece muhalefetin değil rejimi tartışmanın da yasaklandığı seçim

Seçimlerin yenilenmesine karar veren 1. Meclis’in son işi ‘Hıyaneti Vataniye’ kanununda değişiklik yapıp TBMM’nin meşruluğunu sorgulamayı cezası idam olan ‘vatana ihanet suçu’ kapsamına almak oldu.

Sadece muhalefetin değil rejimi tartışmanın da yasaklandığı seçim

Türkiye 15 yılı bulan bir savaştan yorgun, harap, bitab ve çok fakir olarak çıkmış. Savaş bitmiş belki ama hala barış gelmemiş. İstanbul hala düşman işgali altında.

Bu şartlar altında yapılan bir seçimi, bugünün demokratik standartlarıyla yargılamak doğru olmaz elbette. Zaten o sırada Türkiye’nin pek bir demokrasi tecrübesi de yok.

Ama buna rağmen, işte Meclis’te Mustafa Kemal’i ‘Tek adam’ olmaya çalışmakla suçlayan sesi gür bir muhalefet var. Mustafa Kemal’a göreyse bu muhalefet toptan saltanatçı ve hilafetçi, zaten ‘Egemenlik ulusundur’ prensibine karşı bir grup insan.

Haziran 1923 seçimine gidilirken Mustafa Kemal’in bu muhalefetten kurtulmak için önce Halk Partisi’ni kurduğunu, bu partinin milletvekili adaylarını da tek tek eliyle seçtiğini dün anlattık. Halk Partisi listelerini delebilen tek muhalif isim Gümüşhane’den Zeki Kadirbeyoğlu olmuştu. O da bağımsız vekil olarak seçilmişti.

Bu şartlarda seçime gidilirken, 1. Meclis’in kendini kapatıp tatile gitmezden önce yaptığı son iş, ‘Hıyaneti Vataniye’ kanununu değiştirmek olmuştu. Kanunun birinci maddesi şöyle olmuştu:

Saltanatın ilgasına ve hâ­kimiyet ve hükümranlık haklarının gayri kabili terk ve tecezzi ve ferağ olmak üzere Türkiye halkının hakikî mümesili olan Büyük Millet Meclisinin mânavî şahsiyetinde mündemiçdir. 1 Teşrinisani 1920 tarihli karar hilâfına veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin meşruluğuna isyanı mutazammın kavlen ve tahriren veya fiilen ankasdin muhalefet veya ifsadat ve neşri­yatta bulunanlar vatan haini sayılır.

Rauf Orbay’a göre bu yasa değişikliğiyle birlikte pek çok şey değişmişti. Şöyle diyor hatıralarında:

(Yasa değişikliği sonrası) …seçim mücadelesi denen şey oldukça gürültüsüz, patırtısız geçmişti. Zaten mücadele, ancak şahıslar arasında olabilirdi. Rejim meselesini kimse ağzına almayı dahi artık hatırına ge­tiremezdi. Buna rağmen, İkinci gurup mensuplarının şurada burada Mustafa Kemal Paşa aleyhine konuştukları duyuluyor­du. Fakat netice yine bütün milletin O’nun etrafında toplandı­ğını gösterdi. Bu arada ben de İstanbuldan seçilmiştim. Bu ne­ tice üzerine birbirimizi tebrik ederken, ben yine, ‘Paşam bu iş de hayırlısıyla oldu bitti… Bundan sonra…’ derken, o gülümseyerek: ‘Düşüneceğiz Rauf, düşüneceğiz’ de­mişti.

İşte bu şartlarda seçilen Meclis artık açılmaya hazırdı.

24